dos

752 121 126
                                    

"Daha işimiz yoksa çıkıyorum ben." dedi Sugawara. Bugün Akaashi ile bulaşacaktı. Iwaizumi'nin projeye nasıl baktığını merak ediyordu.

"Çık çık. Taksi çağırayım mı?" dedi Oikawa içerden yemek yaparken.

"Yok, gerek yok. Hadi gittim ben." dedi Sugawara ve cevabı beklemeden hızlıca evden çıktı.

Akaashi'nin attığı konuma baktı, buraya çok da uzak değildi. Nasıl yapacağı hala kafasını karıştırıyordu. Iwaizumi ve Oikawa her ne kadar birbirinden haz etmese de iki menajer hiç aralarındaki bağı koparmamışlardı.

Hatta birçok kez onları aynı ortama sokup barıştırmak da istemiştiler. Hepsi başarısızlıkla sonuçlanmıştı. Iwaizumi, Oikawa'ya göre daha yumuşaktı bu olaya. Onun için pek aynı ortamda olup olmamaları bir şey ifade etmiyordu ama Oikawa onunla aynı otobüse dahi binmezdi.

Akaashi'nin attığı adrese geldiğinde derince bir nefes aldı. Bu işi cidden çözmek istiyordu artık.

Akaashi bir masada oturmuş Sugawara'yı bekliyordu. Büyük ihtimalle yeni proje için Iwaizumi'yi vazgeçirmesini isteyecekti ama yine de kibarlığına konuşmaya gelmişti.

İkisi de birbirinin görüş alanına girince kibarca gülümsediler. Sugawara sandalyesini çekip karşısında oturduğunda Akaashi'nin onu dikkatlice izlediğini gördü.

Aslında bu iki menajer arasında da büyük bir çekişme vardı. İkisi de alanlarında çok övülen iki menajerdi. Solo olarak tek bir oyuncuyla çalışıyorlardı bu yüzden talipleri hep başka yerlerde kendilerini buluyordu. Bu bilinmesine rağmen herkes şansını deniyordu.

Yine de hiç birbirlerine düşmanlık beslememişlerdi. Tatlı bir hırs vardı sadece aralarında.

"Ne konuşmak istemiştin?" dedi Akaashi ellerini önünde birleştirerek.

Sugawara boğazını temizledi.

"Yeni proje hakkında. Bir şey söylemeden önce hayır Iwaizumi olumlu bakıyorsa da vazgeçsin istemiyorum." dedi.

"Iwaizumi haftaya sözleşmesini yapmayı düşünüyor."

"Oh. Eşcinsel bir filmde oynayacağını düşünmezdim." dedi Sugawara.

"Neden? O da her oyuncu gibi deneyebileyeceği tüm karakterleri denemek istiyor. Oikawa ne düşünüyor?"

"Daha tekliften haberi yok. Biliyorsun, kabul ederse cidden kariyeri için müthiş olacak."

Akaashi kafasını salladı.

"Iwaizumi Oikawa ile oynamaya sıcak bakıyor yani?"

"Oh, diğer başrolün Oikawa'ya gittiğini bilmiyor. Öğrense de zaten kendisi daha önce davranmış olacağından oynamayacağını biliyor. Bizim açımızdan rahat en azından." dedi.

"Ben Oikawa oynasın istiyorum. Iwaizumi ile birlikte. Çok büyük dalga getirir." dedi ve Akaashi'nin yüzüne baktı.

"Oikawa'yı ikna etmekte başarılar. Bana kalsa ikisinin aynı projede başrol paylaşacak olmaları harika olur. Iwaizumi belki biraz isteksiz olur ama Oikawa kadar sorun çıkarmayacak."

"Haklısın. Sana ihtiyacım var aslında bunun için."

"Eğer Iwa'nın Oikawa ile konuşacağını düşünüyorsan, yanılıyorsun Suga."

Sugawara, Akaashi'nin sert ve dobra mizacını seviyordu. Söyleyeceklerini sakınmadan söyleyebiliyordu.

"Aslında hayır. İkisi de diğer başrolü bilmeden başlasa. Sözleşme sonrasında iptal edemeyecek hale getirsek ve oynamak zorunda kalsalar?" dedi.

Akaashi, Sugawara'nın ilk defa sınırları zorladığını görüyordu. Normalde böyle bir durumda Sugawara onlara daha iyi bir iş teklifi sunacağını söyleyip vazgeçirmeye çalışırdı. Ya da gizlice projeyi öğrenip Oikawa'yı seçmelere soktururdu.

"Onu nasıl yapacağız? Yönetmenle konuşurken illa ortaya çıkacak. Sete kadar yüz yüze gelmemeli imkansız. Oyuncu kadrosu yayınlanacak vesaire hem."

Haklıydı. Yine de Sugawara sınırları zorlamayı istiyordu.

"Menajeriz biz. İmkansız denilen işleri ayarlamamız gerekiyor. Yapımcı ile konuşalım, başrolleri eğer bir arada oynatmak istiyorsa gizlilik sözleşmesi imzalatalım. Basına, hatta diğer oyunculara bile başrolleri söylemesin. Sadece menajer ve yapımcı arasında kalsın. Basına da böyle sunarsa başroller için çok merak toplayacağını söyleyebiliriz."

Akaashi'ye cidden mantıklı gelmişti bu.

"Sugawara... Bu işi cidden istiyorsun değil mi? O halde şunu da yaptırabiliriz, kontratı işi bırakma halinde 2 yıl başka projede yer alamaz şeklinde ayarlattıralım, tabii ki blöf olsun bu. Sonrasında da sette birbirlerini gördüklerinde sorun çıkaramazsınlar. Biliyorsun ne kadar inatçı da olsalar kompleksi oyuncu değiller."

"Bunu yapabilirsek, hem basının ilgisini düşünebiliyor musun? Düşman iki oyuncu sevgili rolünde! Beklenen başroller açıklandı... Hem de ikisinin barışması için iyi bir fırsat."

"Bunu sadece Oikawa'ya yardım etmek için yapmıyorum, ikisinin oynadığı bir proje gişeleri yerle bir edecek. Sosyal medyada ikisinin konusu çok dönüyor."

Sugawara gülerek kafasını salladı. Akaashi'nin onun tarafında oluşu onu rahatlatmıştı. Onun da kendi çıkarları vardı ama yine de ikisi birlikte bunu yaparsa daha kolay olacağını biliyordu.

"Yapımcıyı nasıl ikna edeceğiz?" diye sordu Sugawara. Teorik olarak akla yatan planları pratik olarak işe yarayacak mıydı?

"Ah, yapımcı Bokuto Kōtarō. Liseden arkadaştık, seninle gidersek ve konuşursak bizi kırmayacağını düşünüyorum."

"Bu süper cidden."

İkisi de rahatlamış bir şekilde arkalarına yaslandı. Bu planı işe yarasa bile en zor şey ilk set günü olacaktı ve ikisi de bunu biliyordu. Birbirlerini gördüklerinde yüzlerinin alacağı ifadeyi düşünemiyorlardı bile.

Yine de ikisi bunu Iwaizumi ve Oikawa'nın iyiliği için yaptıklarından gönülleri rahattı.



bu kurguyu çok seviyorum ve çok yükseliyorum..

ve ilk bölümden bile çok şirin bir ilginiz vardı çok teşekkür ederim 🥺💖

starlights [iwaoi] -tamamlandı-Nơi câu chuyện tồn tại. Hãy khám phá bây giờ