0.6

10.4K 850 435
                                    

Esha

Sonunda, çıkış zili çaldığında derin bir nefes alıp, verdim. Sınıftakiler yavaş yavaş dağılırken Felix, Bay Lee'nin yanına gitmiş ve yine çok saçma ve kafa karıştırıcı sorularından birini soruyordu.

Irene ve Suzy, kendi aralarında konuşuyor, bir yandan da Felix'i bekliyorlardı. Üçü, hep beraber giderlerdi.

Jackson ve Sehun, sınıfa geri girerlerken, şaşırarak sordum.

"Neden geri geldiniz?"

"02'nin takımıyla maçımız var."

02, Taemin'den bahsediyordu.

"Taemin ile mi? Ne maçı bu?"

"Yaa bu 02 tutturdu, basketbolda senden daha iyiyim diye..."

Jackson konuşmaya başladığında, Sehun gülüşünü saklamak için kendini zorluyordu. Sonra Jackson devam etti. O sırada, hâlâ sırasında oturan Yoongi dikkatimi çekmişti.

Okuldan gitmek için can atan Yoongi, çıkış zamanı geldiğinde hâlâ sınıfta mı duruyordu?

Şaşırtıcı.

"İşte, ben de tabii ki 'Basketbolun Kralı' olarak buna itiraz ettim. Sonra da konu maç yapmaya geldi. Suho, Taemin ve Bangchan bir takım, ben ve Sehun da diğer takımız."

"Üçe, iki kişi mi?" dediğimde, göğsünü şişirterek yanıtladı.

"Biz iki kişi olarak, onları tabii ki de yeneriz!"

Sehun kahkaha attı.

"Ya kimse takımımıza gelmedi, demiyor da."

Kendimi tutamadığımda, kahkaha atmıştım.

"Hayır ya, Felix gelecekti ilkin ama sonra annesi aradı. Erken gitmesi gerekiyordu, diğerleri de oynamayı pek bilmiyor zaten."

Arka tarafımızda hocaya soru soran Felix'i gösterdim yavaşça.

"Cidden erken gitmesi gerekiyormuş."

"Hain Felix!" Jackson dudaklarını büzüp, kaşlarını çatarak sahte bir sinir sunmuştu.

"Ya Jackson, şimdiden pes mi etsek? Taemin neyse de, Suho basketbolda çok iyidir, biliyorsun."

"Hain Sehun! Ben daha iyiyim hem. Pes etmek benim sözlüğümde yok, tamam mı?!"

"İyi tamam, bir şey demiyorum ben!" Sehun, iki elini havaya kaldırmış, bir suçlu edasıyla konuşurken, Yoongi'nin yanına ilerledim.

"Yoongi?"

"Efendim?" dedi, son derecede ilgisiz bir tavırla.

"Neden hâlâ gitmedin eve?"

"Canım istemedi?" dedi, omuzlarını silkerken.

"Anlamıyorum seni, okuldan gitmek için can atarsın sen. Şimdi de okuldan gitmiyor musun?"

"Evet, bir sorun mu var? Neden her şeyi sorguluyorsun başkan?"

Tam cevap verecekken, geri sustum. O sırada Sehun ve Jackson yanımıza geldi.

"Yoongi, sınıfımızın en güleryüzlü, en iyi öğrencisi!"

"Yoongi'den bahsettiğine emin misin?" Yoongi'nin gözlerinin içine bakarak konuştuğumda, Jackson beni onayladı.

"Tabii ki! O kadar iyi ki, birazdan yapacağımız basketbol maçında, bizim takımımıza girmeyi kabul edecek!"

𝐂𝐚𝐟𝐮𝐧é「 MYG 」Where stories live. Discover now