28

961 35 7
                                    

Aslına İlayda ile çalışmam tamamen bahaneydi. Yarın ki sınava biraz çalışsam. İyi alırdım. Amerika'da da İngilizce dersim iyiydi zaten.

İlaydalarda gece boyu Ömer'in odasında filim seyrettik.

Dediğim gibi sınavım çok iyi geçmişti. Babam bugün yanıma gelicekti. Onu bekliyordum.

Uzaktan onu görünce ayağa kalkıp yanına gittim.

"Baba seni dinlerim ama bir şartla. Annem, sen ve Sergen amcam. Üçünüz beraber olucaksınız" dedim

"Zümra yapamayız. Daha neler?" dedi

"İyi o zaman ben kendime kalıcak yer bulayım bari." dedim

"Bugün eve gel yarın ayarlarız tamam" dedi

"Bu akşam" dedim

"Belki Sergenin nöbeti vardır. Hemen bu akşam nasıl yapalım?" dedi

"O kısmını da siz çözün." dedim

"Bir kere kolaylık tanısan öleceksin." dedi

"Ben biraz dolanıcağım. Sen akşama doğru buluşulcak yeri haber edersin" dedim

"Nerde dolaşıcaksın kızım?" dedi

"Doğdum şehri" dedim

"Zümra sen buraları bilmezsin" dedi

"Kaybolmam merak etme. Görüşürüz" dedim

Arkamdan bir sürü söylendi. Bense bundan memnun olarak gülümsedim.

Ömer beni arba ile almıştı. Eminömü, Galata Kulesi, İstiklal caddesi, Pera Müzesi ve birde bi Mevlevihaneyi gezmiştik. Buraları şimdiye kadar gezmediğim için çok pişman oldum. Daha çok gezilecek yer vardı. Akşam yemeğinide Kabataş'ta yemiştik. Eminönünden Kabataş'a gelrne kadar bir sürü konsolosluk gördük.

"Eve mi gidiceksin?" dedi Ömer

"Bilmiyorum. Babam hala mesaj atmadı." dedim

"Belki Tuğba ablaların işi vardır. Bugüne ayarlıyamıştır. Sende biraz esneklik göster" dedi

"19 yıl gösterdim o esnekliği" dedim

"Ama iyi olmuş üçü ile aynı anda yüzleşmen, onlarında birbiri ile yüzleşmesi." dedi

"En mantıklısı bu gelmişti. İnşallah güzel geçer."

"Sen gönlünü ferah tut. Nasıldı bugünki İstanbul gezimiz?" dedi

"Sabahtan akşama kadar gezmenin verdiği aşırı yorgunluk dışında herşey mükemmeldi." dedim

"Aynen. Artık evlenedebiliriz" dedi

"Nasıl? Ne alaka ben anlamadım" dedim

"Hani Galataya çıktık ya" dedi

"He tamam. Benim okulum olmasa ben Galataya çıkmayı mı bekliyceğim?" dedim

"Yani beklemeden hemen evlenirim diyorsun. Doğru mu analdım?" dedi

"En azından ait hissettiğim bir evim olur." dedim

"Vay be! Çabuk ikna oldun" dedi

"İkna edilmeme gerek yok. Doğru kişiyse karşındaki evlilik korkutucu bir şey değilmiş." dedim

"Tamam şimdi bitir yemeğini yoksa Beşiktaş evlendirme dairesine koşarak gidiceğim" dedi

"Orası uzak mı?" dedim

"Beni korkutmaya başlıyorsun. Ne yapıcaksın evlendirme dairesini şimdi" dedi

"Ya aşkım onu demiyorum. Beşiktaş yakın mı buraya?" dedim

"He Beşiktaş. Yakın orayı başka gün gezeriz" dedi

"Tamamdır ama ilk Kadıköy'ü gezelim" dedim

"Olur. Kadıköy'de güzel. Peki sen neden ilk oraya gitmek istiyorsun?" dedi

"Çünkü bir Fenerbahçeli olarak orayı görmek istiyorum. Boğada resim çekilmezsem ölecekmişim gibi... " dedim gülerek.

"Evet sevgilin Galatasaraylı olduğu için seni ilk Galataya getirdi zaten zaten en güzel fotoğrafımızda Galatasaray Lisesindeki ve Glatadaki" dedi

"Olsun buralarıda çok güzeldi." dedim

"Ya seni arada sinir ediyim diyorum ama olmuyorsun. Bu daha da sinir bozucu." dedi

"Ömer iyi ki varsın!" diyip öptüm onu

Biz sohpet ederken telefonum titredi. Merakla hemen baktım

Babişkooolata

Saat 9'da Muratların sitesinin karşısındaki çay bahçesinde olucağız.

Ben

Tamamdır ama ben biraz geç kalabilirim.

Babişkoolata

Oldu canım. Birde senin keyfini bekliyceğiz

Ben

Uzaktayım biraz yoksa geç kalmazdım. Hadi byy

"Ömer sizin sitenin orda bir çay bahçesi varmış. Saat 9'da orda olacakalarmış." dedim

"Hadi çabuk bitir yemeğini geç kalıyoruz." dedi

"Bir şey olmaz beklerler" dedim

Yemeğim bitince kalktık. İçimi çok değişik duygular aynı anda doldurdu.

"Stres yapma" dedi Ömer.

"Söylemesi kolay" dedim

"Birşey olursa diye ben Dışarıda araba ile bekliyor olacağım seni." dedi

"Sağol" dedim

Dedikleri yere gelince ben iyice bir sıcaklık bastı.

"Sakin ol canım" diyip yanağımı öptü Ömer.

"Seni çok seviyorum" diyip indim arabadan.

Besmele çekip içeri girdim. En köşe masada üçü oturuyordu. Garip olan baya muhabette dalmışlardı. Bir anda üçünden kahkaha sesi geldi. Bildiğiniz güle oynaya konuşuyorlardı. Bu manzara beni şaşırmıştı.

Haydi Zümra git yanlarına. Sakın ağlama. Sinirlenince istediğini söyle. Gözlerin dolmasın.

Yüzleşme vakti başlıyor

Zümra -BAŞLANGIÇ Where stories live. Discover now