BÖLÜM 28 "HALDUN KESKİNER"

149K 10.1K 12.3K
                                    

Merhaba, oy verip yorum yaparsanız beni çok mutlu edersiniz, satır içi yorumlarınızı büyük bir merakla bekliyorum <3

Instagram: hikayelerindeyasar

Twitter:lalmaglup

BÖLÜM 28 "HALDUN KESKİNER"

İnsanın geçmişine ait yaralar varsa, kolay kolay silinmiyor, her gece başını yastığa koyduğunda kendini hatırlatıyor, uyuyamıyorsun, neye sahip olursan ol hep orada o kanayan yarayı hissediyorsun, bazı yaralar zamanla kabuk bağlamıyor.

Geçmiş içimde hiç kabuk bağlamayan bir yaraydı. Annesinin sevmediği, babasının hiç umursamadığı çocuk. Evet, benim Ceylin Aksu.

Gözümün kenarındaki gözyaşlarını bastırmaya çalışıp başarısız olurken  içimdeki kabuk bağlamayan yaraya iyi gelen tek insana çevirdim gözlerimi. Ailemin hiçbir zaman olmadığı kadar yanımdaydı.

"Sana çok aşığım Ali..."

Hislerimin yoğunluğuyla sonunda içimdekileri ona itiraf ederken Ali'nin hüzünle bana bakan gözleri parladı. "Sen?" Durdu, elini ayağını nereye koyacağını bilemiyormuş gibi bana baktı. Sertçe yutkunurken onu ilk defa böyle gördüğümü fark ettim. "Bir daha söylesene ya," dedi tekrar.

Şaşkın şaşkın ona baktım. İçinde olduğum tüm hüzne rağmen yanaklarımın kızarmasını engelleyemedim. "Ali!"

"Aman aman sen itiraf mı ettin sonunda?" Ali'nin muzip gözleri benden hiç ayrılmazken, dudağı yana kıvrıldı. Utanarak bakışlarımı kaçırdım. "Valla bir an yine sadece arkadaşız diyeceksin zannettim, yüreğime iniyordu."

Ali eğildi ve yüzümü iki eliyle kavradı, ona doğru dönerken acımı bastıran utancıma engel olamadım. Eğildi başını başına yasladı. "Benim ceylanım."

"Ali..."

Göğüs kafesimden taşan duyguya engel olamazken Ali eğildi ve tekrar öptü beni. Dudakları tüm yaralarımı geçirmek ister gibi ilerlerken ellerimi boynunda birleştirdim. Yine de ona dair tüm hissettiklerimi yaşadığım acı geçerken, bir damla gözyaşımın düşüp Ali'nin dudaklarına değmesine ve ağladığımı hissetmesine engel olamadım.

Ali hızla koptu benden. "Ceylin!"

Ellerimi boynundan çekip belinde birleştirdim, başımı göğsüne koyarken hiçbir şeyi düşünemeyecek kadar kötü hissediyordum. "Gidelim Ali buradan, lütfen." Hıçkırıklarım hızla boğazıma dizilirken zorlukla konuştum.

"Beni dinle," dedi Ali sertçe, başımı onun göğsünden çekip gözlerinin içine bakmak zorunda kaldım. Gözlerimden akan yaşlara engel olamıyordum. Ali yüzümü kavradı. Ardından belimi tuttu ve kendine çekti. "Senin bir damla gözyaşına bu dünyayı yakarım."

Titreyen kirpiklerimle onun gözlerinden gözlerimi çekemedim. "Ağlama artık," dedi Ali uzanıp gözyaşlarımı tek tek silerken, beni sımsıkı kollarının arasında tutmaya devam etti. Hiç bırakmayacağını sanki fiziksel olarak da göstermek istiyordu.

"Ne o ailene, ne de başka herhangi birine ihtiyacın var. Ben buradayım, seninleyim. Senin için gerekirse dünyayı yakarım. Kimseye ihtiyacın yok." Eğildi ve dudakları alnıma değdi.

Acıyı soludum, Ali tüm acılarımdan öptü. "Senin tek ailen benim bundan sonra."

"Gidelim," dedim gözyaşlarıyla. "Gidelim Ali buradan."

Ali beni hızla kucağına aldı. Ben şaşkınlıkla ona bakarken "Yarın gideriz," dedi. "Bu gece çok yoruldun, dinlenmen lazım."

Beni kucağında taşırken "Ben yürürüm," dedim. "Bırak beni."

MAĞLUPHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin