BÖLÜM 5 -Hain!-

1.5K 131 4
                                    


"

Ölümün kraliçenin elinden olacak.."

_____________________


"Leydi Catherina!"

Arkamdan bağıran Falcon ile duraksayıp ona döndüm, bana yetişmiş karşımda duruyordu.

"Sizi gördüğüme çok sevindim Leydi Catherina." dediğinde ona reverans selamı verirken konuştum.

"Aynısını sizin için söyleyemeyeceğim Lord Falcon." dediğimde kaşlarını bir an çatsa da gülümsedi.

"Çok samimisiniz. Vaktiniz varsa sizinle çay içmek isterim." dediğinde ona sana hiçbir zaman vaktim yok demek istesem de kibarca konuştum.

"Lord Falcon, bugün yapmam gereken bir sürü iş birikti. Umarım mazur görürsünüz." dediğimde bozuldu ama gülümsemeye devam ederek konuştu.

"Sizi görmek bile kâfi gelir bana. Sizi meşgul etmeyeyim." dedikten sonra bana selam verip yanımdan ayrıldı.

Derin bir nefes vererek büyük adımlarla saray ilerledim. Babam ve ben farklı saraylarda kalıyorduk ama buluştuğumuz oda iki sarayın da birleştiği tek odaydı.

Odama girdiğimde hızla üzerimi değiştirip yıkanması için kovaya koydum ve üzerime daha rahat bir elbise giydim. Bu saatlerde çoğu leydi dikiş dikme konusunda ders alıyor veya yürüyüş biçimlerini düzeltmek için ders alıyordu.

Üzerimi değiştirdikten sonra kirlilerin olduğu kovayı alıp odamdan çıktım ve odamı kilitledim. Yanıma Ida gelince elimdeki kovayı ona verip konuştum.

"Ida, elbiseler bugün yıkansın ve kurusun hava kararıncaya kadar hallet." dediğimde hızlıca beni kafasıyla onaylayıp kovayla birlikte dışarı çıktı.

Şimdi yapmam gereken şey hain olan kişiyi bulmaktı. Plan için tek çözüm olan savunma şekli Riya karallığının iki gününü almıştır eminim. Bu da demek oluyor ki biz planı şövalyelere açıkladıktan sonra biri hemen onlara söylemiş. Sarayın dışına doğru adımlar iken düşündüm. Kral Elrod yani babam ilk önce 5 rütbeli şövalyeye söylemişti planı. Rütbeli şövalyelerin ismini hatırlamaya çalışırken masalar konulmuş olan saray bahçesine geçip çimlerin üstüne oturdum.

1- Lowell
2-Stewart
3-Robert
4-Kalen (erkek kuzen, kral olmak isteyen)
5-Louis

Aklıma gelen isimlerle kafam daha çok karışmıştı. Louis den şüphem yoktu ancak güvenmek zordu. Louisi kontrol etmeyi en sona bırakarak Lowellden başlamaya karar verdim. Şövalyeler her yerde dağılmış bir şekilde tetikte nöbet tutar iken rütbeli olanlar babamın onlar için yaptırdığı bir odadan oluşan bir yapı vardı, rütbeli olanlar orda planları yapar sonra Krala sunardı tabi şövalyelere de oradan emir verirlerdi. Oraya gitmeye karar verip belimde her zaman duran hançeri kontrol ettim. Hançerin sırtımda olduğunu anlayınca elimi sırtımdan çekip ormana yürüdüm. Eğer hepsi aynı yerde ise haini bulmak daha basit olacaktı. Elimde Riya krallığının mührüne benzettiğim bir mühür olan mektup vardı. Mektup boştu, ancak mektubu gören kişi arkadaşları ile paylaşmazsa o kişiyi öldürecektim çünkü normal bir zamanda o mektup herkese gösterilmeliydi.

Ben ormanın derinliklerine ilerledikçe sesler geliyordu bir kavgaya dair. Ses çıkarabilecek dallara basmadan kalın bir ağaca ilerleyip oraya saklandım ve yaklaştığım sesleri dinlemeye başladım.

"Artık sana ihtiyacımız kalmadı!" diyen tanımadığım biriydi.

"Neden ki? Size yardım ettim ben!" Diyerek bağıran ise hain Lowell dan başkası değildi.

KAYIP PRENSES /TAMAMLANDI/Opowieści tętniące życiem. Odkryj je teraz