Bölüm 10 -Herman-

1.3K 122 5
                                    

Yeni bölüümmm.
Ela gözlüyle tanışacaksınız..

"Siz annemi öldüreni biliyordunuz ve sustunuz!"
__________________________

Uzun araba yolculuğu neredeyse iki gün sürmüştü. At arabası Nestoy Krallığının merkez sarayında durunca ikimizde arabadan indik ve atlar dinlenmeye götürülürken ela gözlü adam önümde yürüyerek bana eşlik ediyordu. Biz içeriye doğru merdivenlerden çıkarken siyah giyinmiş ela gözlü adama garip bakışlar atan insanlar oluyordu. Uzun ve ihtişamlı koridorlar sonunda iki büyük kapının olduğu bir odanın önüne gelmiştik, tahminimce Kraliçe Bertildanın odasıydı. Ela gözlü adam kapıyı çaldıktan sonra açtı ve ben girdikten sonra içeriye girip arkamızda kalan kapıyı kapattı.

İhtişamlı bir tahtta oturan kadın Kraliçe Bertildaydı, bazı anlaşmalar için krallığımıza oğlu prens Herman ile geliyordu. Kraliçe beklediğimin aksine konuşmadan ayağa kalktı ve örgülü saçlarımı boynumdan çekerek doğum lekeme baktıktan sonra rahat bir nefes vererek gülümsedi.

"Ah, seni görmek çok güzel." diyerek bana sıkıca sarıldı, şaşırmıştım.

"Yanıkları var." diyen siyah giyinmiş adamdı.

Kraliçe Bertilda benden özür dileyerek ayrıldı ve siyahlar içinde olan adamın siyah maskesini bir anda çıkardı. Maskenin çıkmasıyla tanıdık yüzü gördüm, parlak kumral saçları ve beyaz teni tanıdıktı. Fazlasıyla tanıdık gelen adamı hatırlayamayınca kaşlarımı çatarak önüme döndüm. Bu halime gülümseyen Kraliçe Bertilda tekrar yerine oturdu ve karşısındaki tekli koltukları işaret etti. Gösterdiği yere oturduk. Konuşmaya ilk ben girdim.

"Majesteleri, sanırım bana yardım edebilecek tek kişisiniz. Annemin yay ve okları burada özel üretilip siz tarafından hediye edilmiş. Annem, yani Kraliçe Camella size ölmeden önce herhangi bir şey söyledi mi?" dedim

Kraliçe Bertilda kaşlarını çatarak konuştu.

"Camella harika bir insandı, yakın arkadaşımdı. Aslında sana anlatmam gereken onca şey var ki. Her şeyi sırasıyla anlatacağım sana Catherina, ancak bazı şeyleri zamanı gelince anlatmam gerekiyor." dediğinde kaşlarımı çattım.

"Her şeyi biliyorsunuz değil mi?" dedim üzgünce. Benden saklamıştı.

"Elbette, ancak her şeyin sırası vardır. Şimdi çoğu kısmı anlatacağım. Senin bebek iken seçim yaptığın gün annen öldü ve ölmeden önce bana bir mektup yolladı. " diyerek bana eskimiş ve bir kaç damla kurumuş göz yaşları olan kağıdı verdi. Derin bir nefes alarak okumaya başladım.

Sevgili dostum Bertilda.

Sana gönderdiğim kılıcı lütfen güzelce sakla olur mu? Bir gün kızım Catherina gelip o kılıcı alacaktır. Boynunda kılıç şeklinde doğum lekesi var ve iki gözünün rengi de farklı biri yeşil biri siyah, saçları ise benimki ile aynı. Sana güveniyorum Bertilda. Lütfen kızıma yardım et. Alice ve Giyan beni öldürmeye çalışıyorlar eğer bu mektup sana ulaştığında ölmüş isem bil ki sen tek umudumsun.

Kağıdın üzerinde kurumuş olan göz yaşlarına benimkiler ekleniyordu, annemi çaresizce kucağında ben var iken yaşamaya çalıştığını düşündükçe daha çok ağlıyordum. Elimdeki kağıt onun tek umudu ve güvendiği şeydi. Son anlarında bile benim için çabalamıştı. Titreyen ellerimle sararmış olan mektubu katlayıp güçsüz ayaklarıma inat ayağa kalktım. Göz yaşlarımı silmekle uğraşmadan Kraliçe Bertildaya döndüm.

KAYIP PRENSES /TAMAMLANDI/Dove le storie prendono vita. Scoprilo ora