39: ❝Où tout a Commencé❞

3K 235 316
                                    

🎼 |Jeon Jungkook - Nothing Like Us|

■■■■■■■■

Yolun sonundayız.

Son kez, sahiden son kez hoş geldin.

Eğer hazırsan,

Bitirelim.

.......

"Taehyung... Taehyung güzelim uyan. Hadi bir'tanem uyan."

"Hayır, hayır, hayır. Jungkook gitme. Gitme, bırakma beni hayır."

Gözümü hızla araladığımda solumda gördüğüm sevgilimden başkası değildi. Tüm göğsüm terden sırılsıklam kesilecek kadar sancı çekmiş olmalıydı.

Gördüğüm korkunç rüya mahvetmişti beni.

"Bebeğim, kâbus mu gördün yoksa, çok mu korktun? Buraya gel..."

Sırtımdan tutup beni kendine çektiğinde deliler gibi bir ağlama tutmuştu içimi.

Jeon Jungkook'u kaybediyordum.

"B-ben s-seni..." Hıçkırıklarım cümle kurmamı dahi engellerken zoraki devam ettim. "Jungkook ölmüştün. Nefret ediyordun benden, unutmuştun beni. Korkunçtu, n-nefes alamıyorum."

Başımı göğsüne kapayıp hıçkıra hıçkıra ağlarken, güzel sevgilim okşadı saçlarımı. Onsuz yaşamanın rüyası, hayali bile mahvetmişti beni.

"Buradayım, geçti buradayım. Sadece aptal bir rüya, öyle bir şey olmayacak. Hiçbir yere gitmeyeceğim, ağlama artık lütfen." Gözlerimi silip dudaklarıma ufacık bir öpücük kondurarak kalktığında, "Hadi." dedi sevgilim. "Kahvaltı hazırladım, sonra da sana bir sürprizim var."

Üstümden atamadığım o korkunç hisle boğuşurken yavaşça onaylamış ve gülümsemeye çalışmıştım.

Sahiden mahvetmişti beni.

"Hadi ama güzelim. Geçti gitti ne olur üzme güzel yüreğini. Yapma, benim senden başka kimsem yok, nereye gideceğim söyle bana."

Haklıydı, bizim birbirimizden başka kimimiz vardı.

"İyiyim, sen geç geleceğim bende."

Alnımı tekrar öpüp çekildiğinde odadan çıkmıştı. Arkasına bende kalktığımda, hala atamamıştım üzerimdeki o berbat hissi. Banyoya girip kapıyı kilitlediğimde, yere çöktüğüm gibi tekrar almıştı içimi ağlama hissi. 26 yıllık ömrümde böylesine bir kâbusu ilk defa görüyordum. Sanki tüm o acıları yaşadım, sanki sahiden oluk oluk kanadım.

Dayanılacak gibi değildi.

Ağladığım için bana kızacak olma ihtimalini önemsemeden hızla çıkmış, mutfağa gidip kendimi onun kollarına atmıştım.

"Jungkook, çok korktum atlatamıyorum sarılalım ne olur."

Boynuna yüzümü gömüp cennet kokusunu nefeslendiğimde, eli belimi bulup öpmüştü omzumdan. Sessizce, dakikalarca, iyileştiğime emin olana dek bıkmadan usanmadan, öylece öpüp koklamıştı beni.

Jeon Jungkook benim tek ilacımdı.

"İyi misin, aşkım?"

"İyiyim," dedim pürüzlü sesimle. "Birazcık daha iyiyim."

Geri çekilip yüzümü avuç içine alarak yanaştığında öptü gözkapaklarımdan.

"O gördüğün ancak rüyalarında olur, Kim. Benim ne ölmeye, ne de seni bırakmaya niyetim yok, inan bana." Kıkırdayarak dudaklarıma kapandığında, narince öptü beni. Geri çekilip enfes tadından mahrum bıraktığında beni, "Hadi." dedi. "Deli gibi açım, biraz daha yemezsek seni yiyeceğim ve bunu şu an asla istemezsin çünkü enerjiye ihtiyacın var."

Epistle | TaekookWhere stories live. Discover now