4.9 | Final

2K 148 8
                                    

"Yiğit yemeğimi yemeyi keser misin?" diye konuştu Defne sahte bir sinirle. Kantinden kendi için aldığı yemeğin Yiğit tarafından yenilmesini istemiyor olmalıydı.

"Biraz paylaşımcı ol." diyerek Defne'nin tostundan bir ısırık aldı Yiğit. Defne bunu aniden yapmasını beklemediği için şok olmuş bir şekilde Yiğit'e bakmıştı.

"Biz burada neden yok sayılıyoruz?" diyen Asya'nın ufak isyanının sonucunda Yiğit ve Defne bizim varlığını hatırlamış olacaklardı ki  ikisi birden bize doğru dönmüştü.

"Siz de buradaydınız değil mi? Pardon, unutmuşum." diye konuştu Yiğit. Dalga geçtiği çok açıktı, sırıtarak konuşuyordu.

"Hayalet olduğumu düşünmüyordum oysa." dediğimde Defne inanmıyormuş gibi kaşlarını kaldırmıştı.

"Ne demek hayalet değilsin? Ben görmüyorum ama seni." dedi etrafta beni arıyormuş gibi yaparken.

"Şşt, Defne. Dalga geçme..." dedikten sonra Yiğit devam etti. "Hayaletlerle dalga geçersen seninle uğraşmaya başlar."

"Bir umut demiştim... bir an cidden beni savunacağını sanmıştım." dedim kırgın bir sesle.

"Ben ne savunacağım be seni? Kendin savun kendini."

"Yok eğlenceli oluyor böyle." dediğimde Defne'nin hafifçe kaşları çatılmıştı.

"Seninle dalga geçilmesi mi eğlenceli yani? Doğru anlamışım değil mi?"

"Siz eğleniyorsunuz sonuçta, zaten cidden dalga geçtiğiniz de yok. Ufak birkaç şakadan ne zarar gelebilir ki?"

"Duygulandım şerefsiz." dedi Yiğit olmayan gözyaşlarını elleriyle silerken.

"Asya sen niye çok sessizsin? Bir ara cidden varlığını unutacaktım." diyerek Defne, Asya ile konuşmaya başladı.

"Kerem ile dalga geçmenizi izlemek, buna katılmaktan daha eğlenceli çünkü." dediğinde bakışlarımı şaşkınlıkla Asya'ya çevirdim.

"Sevgilinle dalga geçiyorlar farkında mısın?" diye şaşkınlıkla konuştuğumda hafifçe gülmüştü.

"Az önce kendin demedin mi ufak birkaç şakadan zarar gelmez diye?"

"Yine de beni savunmanı beklerdim, yazıklar olsun." diyerek kafamı başka yere çevirmiştim. O da ciddi anlamda kırılmadığımı çok iyi biliyordu ama yine de ona kırgın olmama dayanamamış olmalıydı.

"Bazen cidden küçük bir bebek gibi oluyorsun Kerem." dedikten sonra kafasını omzuma koymuş ve elimi tutarak parmaklarımızı birbirine kenetlemişti.

"Şimdi de bunlar bizim burada olduğumuzu unuttu." diye aynı anda konuştu Defne ve Yiğit.

"Eşitlendik işte daha ne istiyorsunuz?" dediğimde hepimiz birden gülmüştük.

İşte sevdiğim ortam buydu.

~~~~~

Biliyorum hikaye bitene kadar sık sık ve uzun aralar verdim, bölümler yeterli uzunlukta değildi ve şimdi de bir anda final ile karşınıxa çıkıyorum ancak 0 yazma isteği ile bu hikayeyi daha fazla devam ettiremezdim, gelebileceği son nokta buydu.

Özel bölüm atmam ve yeni hikayeyle ne zaman dönerim bilmiyorum, döner miyim onu da tam olarak bilmiyorum. Beni buraya bağlayacak bir şey kalmamış gibi hissediyorum.

Eskiden yorumlar sayesinde bölüm yazabiliyordum ama şimdi benim de aşırı aralıklı bir şekildr bölüm atmam sayesindr yorum sayısı 1e kadar düştü.

Olur da buralara geri dönersem, bu okul açılıp kafamı biraz dağıttıktan sonra olur.

Şimdilik görüşmek üzere.

Ay tutuldu | TextingOn viuen les histories. Descobreix ara