56

1.8K 172 62
                                    

1 Hafta Sonra

Iris sıkkın bir nefes verip Sam'in peşinden ilerlemeye devam etti. Yaklaşık üç saat önce Sam onu apar topar kuleden çıkartmış, alışveriş merkezine getirmişti. Aniden gelen fikir karşısında bunun nedenini sormuştu ama aldığı tek cevap 'Clint turşularını benimle paylaşmıyor. Seninle turşu almak istiyorum' olmuştu. Halbuki ilk turşu almak için markete gideceklerdi ama Sam aniden yön değiştirerek alışveriş merkezine sürmüştü. Cevabı da 'biraz vakit geçirelim' olmuştu bu sefer. 

Iris bir şey demeden saatlerce Sam'in kendisini sürüklediği mağazalara giriyordu ve artık girmedikleri mağaza kalmamıştı. 

"Sam yeter artık! Almadığımız şey, girmediğimiz mağaza kalmadı! Gidelim artık" dedi isyan edercesine Iris. Sam onun durakmasıyla kendiside durdu ve kolundaki saate baktı. "Bitmiştir herhalde işleri artık" diye mırıldandı saate bakarak. Iris kaşlarını çattı. Ne dediğini anlamamıştı. "Ne dedin?" 

Sam bakışlarını ona çevirerek ifadesini düzeltti ve gülümsedi. "Saat geç olmuş diyorum. Bencede dönebiliriz artık" 

"Saat akşam yedi. Anca mı aklına geldi?"  dedi Iris bayık gözlerle. "Gezmiş olduk küçük cadı. Merak etme baban kızmaz sana. Bana emanet etti seni" dedi göğsünü şişirerek Sam. Iris ona göz devirdi ve arkasını dönerek elindeki poşetlerle arabaya doğru ilerledi. "Hadi Sam!" 

"Çatlama geldim!" 

Ultron'u yenmelerinden üzere tam bir hafta geçmişti. Iris ilk beş gün kötüydü. Bu sefer odasına kapanmasına Tony izin vermemişti. Kızıyla beraber yas tutmuş, moralini geri getirmeye çalışmıştı ve başarmıştı da. 

Ona bir sözü vardı. Yaralarına ilaç olacaktı. 

Kendi açtığı yaralara da...

Son iki gündür Iris daha iyiydi. Tony'nin sözünden etkilenmişti ve kendini toparlamıştı. 'Brayn seni böyle görmek istemezdi. Artık o huzurlu. Kardeşine ve ailesine kavuştu. Bu yüzden senin de mutlu olmanı isteyecektir' aynen böyle demişti babası. 

Haklıydı da.

Brayn şu an aileisnin yanında mutluydu. Kötü şeyler yapmış olabilirdi ama sonuç olarak kahraman olarak gitmişti bu dünyadan. Bu yüzden artık daha iyi, içi daha rahattı. 

"Geldik küçük cadı. İn bakalım" 

Iris daldığı düşüncelerden sıyrılıp arabadan indi. Bagaja yönelecekken Sam onu durdurdu. "Sonra alırız poşetleri. Yorulduk şimdi" 

Hiç itiraz edecek havada değildi bu yüzden bir şey demeden kafasını salladı ve Sam ile birlikte kuleye girdiler. Asansöre bindiklerinde ilk odasına çıkmayı düşündü ama babasına ve diğerlerine selam verebilirdi. 

Asansör durduğunda indiler ama her taraf karanlıktı ve sessizdi. "Herkes nerede? Dışarıya mı çıktılar? Sana demiştim Sam bizi beklemezler diye. Hepsi senin yüzünden.." Iris bir yandan söylenirken bir yandan da ışıkları arıyordu. "..Hayır, anlamadım. Nereden çıktı bu alışveriş merakı? Seni geçtim birde üstüne üstlük kıyafetim yokmuş gibi bir sürü şey aldırdın bana.  Onu da geçtim parasını sen ödeseydin bari. Bana ödettirdin..yine! Sen ne kadar-" ışıkları bulup açmasıyla birden herkes doğum günü şarkısı söylemeye başladı. Aniden çıkan yüksek sesle sıçradı ve şaşkın bakışlarla kalabalık insanlarda gözünü gezdirdi. 

Bir çok kişi buradaydı. Avengers, Shield ekibi, Peter, May, Nathaniel, Barton ailesi ve daha bir çok kişi.

Natasha'nın gelip sarılmasıyla kendine geldi ve o da kollarını annesine doladı. "İyiki doğdun bebeğim. Nice mutlu yıllara" Iris dolu gözlerini kırpıştırarak "teşekkür ederim" diye fısıldadı. Herkes sırayla doğum günü dileklerini iletirken sona Tony ve Bucky kalmıştı. İlk Tony gelerek sarıldı kızına sıkıca. "İyi ki varsın ay parçam. İyi ki doğdun" Tony bu sözleri o kadar içten söyledi ki Iris'in orada hüngür hüngür ağlayası geldi. 

"Sende iyi ki varsın baba" 

İlk defa babasıyla doğum gününü kutlayacaktı. Bu yüzden de çok heyecanlıydı. Tony geri çekildiğinde kızınının yanında kalacaktı fakat Natasha'nın 'çok önemli bir şey göstereceğim sana' diyerek kolundan çekiştirmesiyle Bucky ve Iris yalnız kaldı. 

Iris kurumuş dudaklarını ıslatarak merakla Bucky'e baktı. Sarılacaklar mıydı? Yoksa sadece tokalaşacaklar mıydı? 

Iris bunu merak ediyordu. O sırada içinden bir ses fısıldadı ona. 

Öpüşen insanlar neden tokalaşsın? 

Beklemediği bir an Bucky Iris'i kendine çekerek sıkıca sarıldı ve burnunu Iris'in açık saçlarına daldırdı. Iris bu hareket karşısında afalladı ve kaskatı kesildi. Bucky Iris kendisine sarılmak istemediğini sanmış olacakki gerri çekilirken Iris'in ellerini boynuna dolamasıyla durdu. 

"İyi ki doğdun kiraz çiçeği. İyi ki varsın"

Iris yüzündeki gülümsemeyle geri çekildi. "Kiraz çiçeği?" 

Sanırım bazı şeyleri itiraf etmenin sırası gelmişti. 

"Benimle gel" Bucky sevdiği kızın elinden tutarak o kattaki terasa çıktı. Karşısına geçip bu sefer iki elini birden tuttu Iris'in. "Tam dört yıl önce seninle karşılaştığımız o günü hatırlıyor musun?" 

"Evet. Berbat bir gündü benim için" O günü hatırlamak istemiyordu ama unutamıyordu işte. Çünkü o gün aklından hiç çıkartamadığı, hayranı olduğu mavi gözlerin sahibiyle ilk karşılaşmalarıydı. "Üstüme alınmıyorum. Her neyse o gün tebessümünü ve kokunu unutamadım Camelia. Seni unutamadım..Kiraz çiçeği dememin sebebi de kokunu ona benzetmem. Çok eşsiz bir kokun var"

Bucky ellerini çekip sertçe yüzünü sıvazladı. "Bir işi beceremiyorum anasına satayım" 

Ellerini yüzünden çekti. "Direk söylüyorum aşırı heyecanlandım şu an ve güzel cümleler kuramıyorum" 

Iris şaşkın bakışlarla Bucky'i izlerken bir anda söylediği cümleyle hızlı atan kalbi daha hızlı atmaya, düzenli nefes alış verişleri düzensizleşti. "Seni seviyorum Camelia. Çok seviyorum. İlk görüşte aşk mı bu bilmiyorum ama..sana aşık olduğum kesin" 

Bucky donup kalan Iris'i görünce omuzlarını düşürdüm. "İçimde daha fazla tutamadım. Eğer sen  yaş farkını soru-" 

"Bende seni seviyorum James. İlk görüşte aşk mı bilmiyorum ama..sana aşık olduğum kesin" dedi Iris Bucky'e yaklaşarak. 

Bucky'nin ve ıris'in yüzünde kocaman gülümseme oluşurken yakın olan yüzleri sayesinde  dudakları hızla buluşmuştu ama gelen sesler yüzünden yine anı yaşayamamışlardı. Bu sefer gelen kişi tek değildi. 

Üç kişi birden basmıştı onları. 

"Tanrım! Yine mi!?" 

"Bu sefer bende şahit oldum! Ve sanırım kusmaya gidiyorum!"

"Öküzlüğün bu kadarı Bucky. Bari bir iki güzel söz söyliyeydin"

Nasıldıııı? 

Yine basıldı yavrucaklarım ahdjahdjh

Sizce gelen kişiler kimler?

Iris artık reşit olduğuna göre Bucky ile aralarında pek bir yasak kalmıyor. Tabi Tony'i saymazsak

Vote sınırı: 50 oy

Vote sınırı: 50 oy

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Kiraz Çiçeği | Stark DaughterWhere stories live. Discover now