1.3

300 41 8
                                    

"Bay Lee!!"

Minho ona seslenen öğrencisi ile gülümsedi ve arkasını döndü.

"Hm?"

öğrencisi ellerini dizleri üzerine koyup soluklanırken elindeki kağıdı öne uzattı.

"Bay Hwang bunu size vermemi istedi. Bugün yaptığı test. Çıktısını almalarını söyledim. Teneffüs bitimine kalmadan getirirler."

Kağıdı elinden aldı ve boşta kalan elini öğrecinin omzuna koydu.

"Sen Yoonjin olmalısın."

çocuk yavaşça doğruluken kafasını sallamıştı.

"Memnun oldum. Bay Hwang seni çok fazla övüyor."

Çocuk samimi bir gülümseme ile teşekkür etmiş ve konuşmadan önce bir kaç adım daha yaklaşmıştı.

"Çünkü övülecek hareketler yapıyorum."

İkiside güldüğünde Bay Lee saygıyla eğildi.

"Görüşürüz kıdemli Yoonjin."

Yoonjin Bay Lee'nin bu hareketine karşı koridora sessiz bir gülüş bırakmış ardından oyuna uyup elini rastgele savurmuştu.

"Görüşürüz, görüşürüz."

Minho sırıtıp arkasını dönmüş ve öğretmenler odasına doğru yürümeye başlamıştı.

Yoonjin Bay Lee'nin öğrencisi olmasa da bazen çalışma saatinde nöbetçi öğretmen Bay Lee oluyordu. Bu sayede Yoonjin Bay Lee'yi tanıyabilmişti. Birçok öğrenci onun için samimi değil, sıkıcı gibi tabirler kullanıyordu. Yoonjin bunları duydukça Bay Lee ile tanışma istediği daha çok artıyordu. Bir insanın, başkalarının hisleri ve düşünceleri ile değil de kendi ait olanla kafasında bir yer edinmesini isterdi.

Daha önce onunla hiç konuşmadığı hâlde onun nazik ve diğerlerinin dediği gibi biri olmadığını hissetmişti. Şimdi ki konuşmaları da bunu doğrular nitelikteydi. Yoonjin arkasını dönüp sınıfının olduğu kata çıkarken öğrencilerin Bay Lee hakkında dediklerinin sadece önyargıdan ibaret olduğuna kendi kendine kanaat getirmişti.

--------------

biri bozacak Minho'nun kafasını.... ;)

but i loved it firstWhere stories live. Discover now