but i loved it first

3.4

"Jisung!"

Jisung adını duyması ile kaşlarını çatarak kafasını çevirdi. Minho'nun ona doğru geldiğini görünce konuşan öğrenciyi durdurdu.

"Buyrun Bay Lee."

Minho öğrencileri aldırış etmeden konuşmaya devam etti.

"Öğle yemeğini birlikte yiyelim."

"Çocukların antrenmanları var."

"Hocam ben idare ed-"

"Yakında maçınız var. Diğer hocanız gelene kadar sizinle güzelce ilgilenmeliyim."

Yoonjin kafa sallayıp Minho'ya döndü. Jisung'un bakışlarından ne yapması gerektiğini anlamıştı.

"İyi günler Bay Lee!"

İki hocasının da arasından çekilip arkadaşlarının yanına gittiğinde Jisung Minho'ya döndü. Uzun süre sonra gözleri içine bakmak Jisung'un yine kalbinin hızlanmasına sebep olmuştu. Minho'ya bakmayı bile özlemişti.

Birkaç adım yaklaştı, hafif eğildi. Minho'nun kulağına sessizce fısıldadı.

"Çıkışta otoparkın kapısının orada beni bekle."

Minho gülümsedi. Buraya gelirken ümidi yoktu, çünkü Jisung cidden yüzüne bile bakmıyordu. Belki de bakamıyordu.

"O hâlde görüşürüz Jisung."

"Bay Han demek istiyorsunuz herhâlde?"

"Oh evet, Bay Han."

Jisung Minho'ya daha fazla bakmayıp arkasını döndü ve çocukların yanına ilerledi, kalbindeki kıpırtıları durdurmaya çalışırken.