Take Me For A Ride /MewGulf

3.bölüm - Karar

Mew'in kendisi ve Gulf ile yüzleşmesinin üstünden günler geçmişti. Gulf hayatına normal devam ederken içinde hep bir sıkıntı vardı. Çünkü Mew o günden sonra bir daha hiç gelmemişti.

Gulf çiçeklerle ilgilenerek kafasını dağıtmaya çalışıyordu. Mew'in aklının çelişkilerle dolu olduğunu biliyordu ve daha ağır basan tarafına kapılıp Gulf'tan temelli uzaklaşmış olabileceğinden korkuyordu.

Gulf her gün caddenin karşısına bakıyor ve tanıdık bir yüz görme umuduyla yanıp tutuşuyordu. Her geçen gün suratı daha çok asılıyordu. Artık çiçekler bile onu teselli edemiyordu. Çünkü hangisine baksa asi motorcunun başka bir yansımasını görüyordu.

Derken bir gün akşam üzeri Gulf eve gitmeden önce dükkanın kapısını kilitlerken aniden kulaklarına ulaşan erkeksi bir sesle olduğu yerde sıçradı. Elindeki anahtarı yere düşürdü. Hızla kafasını çevirdiğinde yanındaki adamın varlığını fark etti.

"Kör olmanın yanında bir de sakarsın. Yanında dikilen dağ gibi adamı görmüyorsun. Sesimi çıkarmasam geçip gidersin."

Gulf şaşkınlıktan ne diyeceğini bilemez haldeydi. Dolgun dudakları aralıktı. Çekik gözleri şimdi yuvalarından çıkacak gibi kocaman açılmıştı. Kendini Mew'in geri dönmeyeceği gerçeğine o kadar alıştırmıştı ki şimdi karşısında görmek onu şoka uğratmıştı.

Mew'in kaşları hafif çatık yüzünde küçümseyici bir ifade vardı. Konuşmadan önce alaycılıkla burnunu kırıştırıp dudaklarını büzdü.

"Hayalet görmüşe döndün. O kadar mı korkuncum senin gözünde?"

Gulf silkelenip kendine gelmeye çalıştı. Ama konuştuğunda kekelemesine engel olamadı.

"Sen... Ben bir daha gelmezsin sandım. O günden sonra... Yani iyi gözükmüyordun."

"Benim de kendi hayatımda meşgul olduğum konular var. Beni yeniden gördüğüne bu kadar üzüldüysen bir daha gelmem ben de."

Mew yüzünü buruşturup gitmek için arkasını döndü. Gulf telaşla ileri atılıp adamın kolundan yakaladı.

"Hayır! Bekle!"

Gulf'ın heyecanlı ve paniklemiş suratına karşın Mew'in suratı sinsi bir sırıtışla aydınlanmıştı. Ama arkası dönük olduğu için Gulf bunu göremiyordu. Mew yüzündeki sırıtışı silip yeniden kaşlarını çatarak Gulf'a doğru döndü.

"Ne var? Gidiyorum işte istediğin bu değil mi?"

"Hayır gitmeni istemiyorum. Ben günlerce seni bekledim. Tam umut etmeyi bırakmıştım ki seni birden karşımda görünce şaşırdım."

Mew'in sert ifadesi biraz yumuşar gibi oldu. Boynundan aşağı sıcak bir his tüm göğsüne yayıldı.

"Benim birkaç işim vardı. Hem de düşünmek için biraz uzak kalmam gerekiyordu."

Gulf'ın yuvarlak suratı minik ve umut dolu bir gülümsemeyle aydınlandı. "Yani şimdi daha iyi misin? Ne yapmaya karar verdin?"

Mew yere düşen anahtarı alıp Gulf'ın avcunun içine koydu. Elini geri çekmeden önce bir süre yumuşak derinin tadını çıkardı. Bakışları Gulf'a çevrildiğinde çocuğun hızlanan nefeslerini ve gümbürdeyen kalbini duyabiliyordu.

"Sanırım bir kez olsun kalbimi dinlemekten zarar gelmez."

Gulf bir an düşüp bayılacağını sandı. Adamın kendisine bu kadar yakın duruşu ve elini okşayan ince parmakları ile kanı daha hızlı pompalanıyordu. Sonrasında ağzından dökülen fısıltılı eskeksi mırıltı aklını kaybetmesine neden olacaktı.