~23~

2.2K 258 691
                                    



Şimdiden her şey için özür dilerim :)

:)

:)

:)

Felix

'Hapşu' burnumu silip peçeteyi yanımdaki çöp kovasına attım. Hyunjin bir kaç günlüğüne ailesinin yanına gitmişti. Gitmek zorunda kalmıştı. Havalar soğuduğu için evden çıkmamamı tembihlemiş fakat ben yağan kara dayanamayıp kendimi bahçeye atmıştım ve sonuç: hasta olmuştum.

Tek başıma durmak beni sıktığı için Yeosang ile birlikte kalıyorduk fakat bu gün dans dersi olduğu için bir iki saat önce yanımdan ayrılmıştı.

San hyung bu gün beni ziyarete gelecekti, Hyunjin'in tembihi üzerine. Tabi grip olduğumu söyleyemeyecektim çünkü öğrenirse Hyunjin koşarak buraya gelecekti.

Mutfağa girip çıkardığım un ve süt ile kurabiye hamuru hazırlamıştım. Masaya oturup kurabiye hamuruna elimle şekiller verip tepsiye dizmeye başlamıştım.

Kapının çalması ile son kurabiye hamurunu yerleştirip ellerimi yıkadım ve kapıya koştum.
"Hoş geldin-iz."

San hyungun dışında Wooyoung ve Mila ikilisini gördüğüm için üzgün hissediyordum ama önemsememeye çalıştım.

"Felix sen grip mi oldun?!" San hyung sinirle konuşurken dudağımı büzüp başımı iki yana salladım. "İyiyim hyung sadece biraz üşüttüm."

San hyung bana kızarken kapıdan çekildim. Mutfağa ilerleyip tepsiyi aldım ve fırına yerleştirip mutfaktan çıktım.

"Hyung ben duş alsam olur mu? Biraz iyi gelir?" San hyung başını sallayıp telefona döndüğünde salondan çıkıp banyoya girdim.

Sıcak bir duşun ardından odama girip üstüme kalın polar tulumumu giyinip saçlarımı havlu ile kuruladım.

Merdivenlerden inerken kapının açılması ile o tarafa baktım. Gördüğüm beden ile sevinç çığlığı atmış ve hızlanıp Hyunjin'in kucağına atlamıştım.

"Hyun-ah seni çok özledim!" Hyunjin benim bacaklarımı tutup havaya kaldırmış ve kucağına yerleşmemi sağladıktan sonra dudaklarımı öpmüştü.

"Bende seni çok özledim bebeğim."
Ona gülümsedim ve boynuna sarılıp güzel kokusunu içime çektim. İki gündür çektiğim huzursuzluk biraz olsun dinmişti.

"Neden geldin? Daha iki gün daha vardı?"
"İşlerimi hallettim, sizi yalnız bırakmak içime sinmiyordu zaten."

"Aşk kuşları yemek yiyelim hadi. Hyunjin sen üstünü değiştir gel." Hyunjin beni kucağından indirip alnımı öpmüş ve karnımı öpüp bebeğimizi okşamıştı.

"Güzel bebeğim nasıl? Ağrıların var mı bitanem?" "Hayır yok, ikimizde turp gibiyiz!"

"Yalancı bu burun ne böyle? Umarım ben yokken dışarıya çıkıp kar topu oynamamışsındır."

"Aslında yerde yuvarlanmış olabilirim..." elimle işaret ve baş parmağımı minik şekle getirip ona gösterdim. "Minicik şu kadarcık."

CatLix ~hyunlix~ ✓Where stories live. Discover now