final

12K 393 97
                                    

satır aralarına bol bol yorumlarınızı bekliyorum aşklarım🥰🤍

[kaan]

"Sakın girme bak odaya! Düğünden önce gelini görmek uğursuzluk getiriyormuş. Girme, tamam mı?"

Oflayıp önümdeki büyük engel olan kapıya umutsuz bir bakış attım. Ardından belki ikna ederim diye "Birkaç dakika göreyim bari, böyle ucundan, çok azından?" diye mırıldandığımda içeriden annemin itiraz seslerini duymamla tüm umutlarım sona ermişti.

"Aman sanki biz de çok meraklıydık geline."

Hemen arkamda dikilen Yiğit'e sinirli bir bakış atıp adımlarımı koridorun sonundaki merdivenlere çevirdim.

Eninde sonunda görecektim zaten. Ne gerek vardı böyle saçma şeylere anlamıyordum.

Koridorun sonuna ulaştığımda dakikalardır alışkanlık olarak yaptığım şey olan telefonumu görüş açıma çıkarıp saati kontrol ettim. Düğünün başlamasına neredeyse bir saat vardı ve ben o bir saati nasıl geçireceğimi gerçekten bilemiyordum.

Söylene söylene merdivenleri inip dışarıya adımladım. Erkenden gelen birkaç konuğun iyi dileklerine gülümseyerek karşılık verip çocuklar için olan oyun parkının olduğu kısma ilerledim.

İkizlerle ilgilenme görevi şimdilik Selen ile Pamir'in olduğu için onları orada bulacağımı düşünmüştüm. Oyun parkının olduğu yere yaklaştıkça da tahminimde yanılmadığımı fark ettim. İkizleri parkta oyalıyorlardı.

Toprak'la Çiçek beni uzaktan görür görmez heyecanla yerlerinde kıpırdayıp bana uzanmak istercesine kollarını ileriye doğru uzatırlarken yüzümde geniş bir gülümseme oluşmasına engel olamadım.

"Ay şükür geldin kuzi. Ne yaparsak yapalım bir türlü beğendiremiyoruz bu cimcimeye."

Babasının kızı değil mi, yapar.

"Toprak bugün evleneceğinizi biliyor herhalde. Normalde hiç böyle sakin sakin durmazdı."

Onların söylediklerini umursamadan Çiçek'i, sağ kolumla, Toprak'ı da sol kolumla kucakladım. Ardından dünkü konuşmayı çocuklarıma hatırlatmak amacıyla konuştum.

"Oturdum dün gece anlattım durumu. Dedim bak yarın biz annenizle evleniyoruz, sakın yaramazlık yapmayın diye. Değil mi aslanlarım?"

Çiçek çoktan omzumda uyku moduna geçmişken Toprak da takım elbisemin yakasıyla oynuyor, beni umursamadığını her şekilde belli etmekten gocunmuyordu.

"Aynen, baya etkili bir konuşma olmuş."

Onları umursamadan o an aklıma gelen şeyi "Aksa'nın babası nerdeyse bulup ilgilenin. Adam zaten dilimizi anlamıyor, yalnız yalnız oturmasın," diye dile getirdim.

"Yiğit en son nerede olduğunu arıyordu. Ararım birazdan ben de."

Başımla onayladım.

"Selen sen de çocuklara dikkat et. Önlerine bakmazlar gölete falan düşerler. Başımıza iş açmasınlar."

"Emriniz olur patron."

floral // baby ✓Where stories live. Discover now