Hello Stranger |Minsung|

7

Sabah uyandıklarında büyük bir kaos onları bekliyordu.

———————————————

Minho yavaş yavaş gözlerini açmaya başladığında burnuna dolan kokuyla tatlı bir şekilde mırıldandı. Burnunu beyaz boyuna iyice bastırıp kokuyu daha derine çekerken bir anda kendine gelip gözlerini açtı. Açar açmaz kollarının arasındaki küçük bedenle karşılaştı. O kadar panikledi ki bir anda kollarının arasındaki bedeni itip yere düşmesini sağladı.

"Siktir, ne oluyor?" Diyerek acıyla inleyen Jisung poposunun üzerine düşmüştü. Gözlerini zar zor açıp poposunu okşarken Minho ona ceset görmüş gibi bakıyordu.

"Senin benim kollarımda, bir dakika ben çıplak mıyım? Ben-"
Minho panikle konuşurken Jisung sonunda kendine gelebilmişti. Kendine gelir gelmez gözleri hınzır bir ifadeyle Minho'nun çıplak bedeninde gezindi.

"Ben, hayır. Hayır yapmış olamam. Hayır, rüya olmalı. Yanlış hatırlıyorum. Hepsi bir rüya olmalı." Diyerek başını iki yana sallayan Minho onun arsız bakışlarını fark ederek hızlıca elleriyle bedenini gizlemeye çalıştı.

"Lanet olası sapık!" Diye tısladı.

Jisung ise göz devirerek ayağa kalktı ve acıyan poposunu okşayarak kıyafetlerini aradı.

"Beni kollarına hapseden sensin ama sapık olan benim."

"Sen, dün bana ne yaptın? Sen dün benim-" Minho aklına gelen görüntülerle gözünü büyüterek hızlıca yerinden kalktı ve iç çamaşırını aramaya başladı. Jisung çoktan kıyafetlerini üzerine geçirmiş, onu izliyordu.

Minho ise kıyafetlerini hızlıca bulup giymeye başladı.

"Hatırlamaman daha iyi olurdu sanırım." Diye mırıldandı Jisung alaycı bir ifadeyle.

Minho öldürücü bakışlarını ona gönderirken hızlıca telefonunu çıkarıp tıpkı dün geceki gibi bir taksi çağırdı.

"Buradan defolup gidiyoruz. Eve gidince her şeyi konuşacağız!" Diye sertçe konuşan Minho, hızlı adımlarla odadan çıktı. Jisung arkasından bıkkınca bakarak onu takip etti.

Taksi dakikalar içinde geldiğinde aynı anda dün kendisine sürtük diyen çocuk da dükkana giriş yapmıştı. İkisini de şaşkınca süzüp Jisung'un bakışlarından korkarak hiçbir şey söylemeden içeri geçti.

Minho eski sevgilisine hayretle bakakaldı. Jisung ise yanından geçerken Minho'ya omuz atıp dükkandan çıktı ve taksiye bindi. Minho da hemen arkasından gelip bindiğinde ikisi de eve gidene kadar konuşmadı. Taksici onları dakikalar sonra Minho'nun evine getirdiğinde hızlıca eve girdiler. Minho aceleyle tek kelime etmeden duşa girdi.

Jisung ise ona göz devirip mutfağa geçerek sandalyeye oturup onun çıkmasını beklemeye başladı. Minho çıktıktan sonra ise kendisi duşa girip hızlıca temizlendi.

Çıktığında üzerine kendi temiz kıyafetlerini giymişti. Açlıktan bayılacak gibiydi. Hava yeni yeni aydınlanmıştı ve Jisung uyumak istiyordu. Ancak ne yazık ki kendisini mutfakta bekleyen Minho onu bırakma niyetinde değildi.

Mutfağa girip Minho'nun hazırladığı kahvaltıyı inceledi. Minho tek kelime etmeden kahvaltısını yapıyordu. Jisung da ona katıldı. İkisi bitirene kadar hiç konuşmadılar.