BELA (GAY)

3. BÖLÜM

Galibiyet ödülü olarak Sezin'in ona versiği saksonun keyfini çıkarması gerekirdi. Ama bir türlü sertleşmiyordu.

"Yorgunum, ondan." dedi Sezin'i kendisine çekerek. Kötü hissetmesini istemiyordu.

"Yalan söyleme." dedi Sezin, üzgün ifadesiyle. "Ordan yapmadığımız için tatmin edemiyorum değil mi seni?" Vajinal seksten bahsediyordu.

"Bebeğim, saçmalama. Çok yoruldum bugün, yoksa zıpkın gibiyim biliyorsun." Saçlarından öptü.

"Gerçekten sorun değil mi?"

"Hayır, değil. Kendini buna mecbur hissetme."

"Arkadan yapabiliriz." Sezin mahcup bir şekilde söylediğinde Utku gözlerini devirdi.

"Hayır, Sezin. Senden böyle bir beklentim yok. Düşünme şu şeyleri." Dudaklarından öpüp saçlarını okşadı. Sezin biraz da olsa rahatlamıştı. Utku'yu tatmin edemiyor olmaktan korkuyordu. "Ben seni seviyorum, bana neyi verip vermediğini değil. Kalk bakalım şimdi, bir kahve koy da içelim."

"Tamam." Sezin kucağından kalkıp mutfağa gittiğinde Utku bacak arasına bakıp küfür etti. Sezin mükemmeldi, kusursuzdu. Evet belki gerçek seks yapamıyorlardı ama dokunuşları çok güzeldi. Sadece... sadece fazla kibar ve zarifti. Teni yumuşacıktı. Utku ise yumuşak bir ten ya da zarif dokunuşlar istemiyordu.

Saçlarını çekiştirerek yataktan kalktı ve pantolonunu giydi tekrardan. Bir daha ki sefere viagra içse iyi olacaktı.

Mutfakta Türk kahvesi yapan sevgilisine arkadan sarılıp boynundan öptü uzun uzun. "Yaa, huylanıyorum!!" dedi Sezin kıkırdayarak.

"Bol koy kahveden, dinç olayım biraz."

"Emredersiniz paşam." diyerek göz devirdi.

"Ben senin için o kadar sayı attım bir kahve istedim diye suç mu oldu?"

"Hayır tabii ki sevgilim." cevabını aldığında geri çekildi ve masaya oturdu. Telefonunu eline alıp ona kahve yapan dolgun kalçalı kızın arkadan fotoğrafını çekti.

"Şu seksiliğe bak be." diye mırıldandığında Sezin anında ona dönmüştü. "Şu göte..."

"Yine hangi karıya diyorsun şerefsiz." diyerek kafasını ekrana uzattı. "Aa benmişim. Götüm çok güzel."

"Evet aşkım. Mükemmelsin." Sezin anında şımararak dudaklarını birleştirmişti.

Diğer taraftan Saffet'se can sıkıntısından ölmek üzereydi. Bugün tüm gününü evde geçirmişti. Dışarıya çıkmak istemiyordu ama evde de oturmak çok sıkıcıydı. Maçta instasını aldığı Rabia ise mesajına cevap vermemişti.

Aynadan kendine bakıp kusursuz olduğunu tekrar teyit ettikten sonra odasından çıktı. Kardeşine sarmak isteyerek onun odasına girdi ama çalışan kızı görünce vazgeçmişti.

"Bir şey mi oldu abi?" diye sordu Kevser odasına giren abisine dönerek.

"Napıyon?" dedi sırf sohbet olsun diye.

"Ders çalışıyordum. Sen?"

"İyi çalış." dedikten sonra girdiği odadan çıktı ve mutfağa geçti. Dolapta yemek var mı diye baksa da sebze meyve haricinde bir şey olmadığını gördü. Eline bir tane havuç alıp sandalyeye oturdu ve telefonunu çıkardı. Havucunu yerken gelen mesajları cevapladı.

Sonra dayanamayarak böyle zaman mı geçer amk diye düşünüp Cemal'i aradı.

"Hayırsız, niye arayıp sormuyon?" dedi telefon açıldığında.

"Beş kere aradım açmayan sensin şerro." dedi Cemal anında. Bugün cidden beş kez aramıştı ama Saffet ona dönmemişti hiç.

"Doğru. Çok haklısın kardeşim. Bizimkilere söyle de içmeye gidek."

"Valla herkes bir dağda reis. Toparlanamayız. Ben de nişanlımla buluşuyorum. Tek tabancasın bu gece."

"Hasiktir ya." Ensesindeki saçları karıştırdı. "Nişanı at."

"Yohamına."

"Aferin, iyi adam ol böyle karına."

"Sağ olasın. Kapatıyom şimdi ben. Allah'a emanet."

"Sen de." Demek bugün tek tabancaydı.

O zaman şu Utku'ya yazsa iyi olurdu. Çocuğun tükürdüğünü ne kadar sürede yalayacağını merak etmişti.

Saffet
Sa
Napıyon

Utku
?

Saffet
Almıyon mu selam sabah

Utku
Niye yazdın hayırdır

Saffet
Azdım

Utku
Napim

Saffet
Seni sikebilir miyim

Utku
Hayır

Saffet
Tamam
Hayırlı geceler

Utku
Sana da

Saffet bilerek bir süre yazmadı. Tekele girdi, bir paket sigara aldı kendine. Arabasına bindi ve izbe bir yere çekti. Sonra telefonunu tekrar eline aldı ve gülerek Utku'ya tekrar yazdı. Daha önce çektiği sikinin fotoğraflarından birini seçip yolladı.

Saffet
fotoğraf
Çok sertim şu an

Utku
İlgilenmiyorum
Rahatsız etmezsen sevinirim

Saffet
Tam azgınlık vaktim ama
Napabilirim

Utku
Ben napabilirim

Saffet
Seni yavaşça soyuyorum

Utku
Kes

Saffet
Öpüşürken götünü avuçluyorum
Siklerimiz birbirine sürtünüyo
Kıpkırmızı olmuş sızdırıyosun
Meme uçlarını ısırıp yalıyorum ve daha da zevk alıyosun

Saffet mesajlarının görüldü olduğunu görüyordu. Dalga geçmek için yazdığı mesajlardan kendisi de etkilenmişti. Bir elini erkekliğine atıp avuçladı.

Saffet
Devam ettir

Utku
Üstüne çıkıp seni yalamaya başlıyorum
Ama sen dayanamıyorsun ve boğazıma kadar girip çıkmaya başlıyorsun
İkimiz de deliler gibi inliyoruz

İki oğlan da bir elleri telefon ekranında geziniyorken diğer elleriyle kendilerini okşuyordu.

Saffet mesaj yazmaktan sıkılarak sağ üstteki sesli arama tuşuna bastı.

"Benim için kasılan deliğini yalamaya başlıyorum." dedi pantolonundan çıkardığı sikini aşağı yukarı okşarken. "Parmaklarını kendine sok, sokuyor musun?" diye sorarken sikini biraz daha sıkı kavradı.

"Ooh." diye inildeyen Utku'nun sesiyle kafasını geriye attı. Sokuyordu.

"İçine girip seni sertçe sikmeye başlıyorum. Ne kadar bağırırsan bağır durmuyorum."

"Saffet d-dur!"

"Deliğin çok sıkı, oohh çok güzel. Hiç durmadan sikiyorum seni."

"Evet. Seni altıma alıp üstünde zıplamaya başlıyorum. Aahhhh, boşalcam."

"Bekle, bekle." Bacaklarını biraz daha açıp hızlıca elini hareket ettirmeye başladı. "Ben de boşalcam."

Yüksek sesle inleyerek boşaldığında ikisi de gözlerini kapatmış soluklanıyordu.

"Sağ ol." diye mırıldandı Saffet.

"Bir daha olmayacak."

"Tamam."

"Tamam."

Bir dahası olacaktı.