Bölüm 54 - Part 2

59 4 2
                                    

Bölüm 54 - Part 2 

"Herkes burada olduğuna göre kendimi tanıtayım, Ortopedist Barış Kılıç adım. Batıhan Bey'in ameliyatlık bir durumu yok kaval kemiği kırıldığı için bir süre bacağı alçıda kalacak, bu süre boyunca güzelce dinlenmeli ve kendine iyi bakmalı. Kemik iyileşmeleri genellikle altı ile on iki hafta arasında olur, kemik kırıldıktan iki hafta sonra kemik kendini iyileştirmeye başlar. Bu dönemde beslenmesine oldukça dikkat etmeli, bol protein ve kalsiyum almalı, aynı zamanda kollajen içeren besinler tüketmeli.Kelle paça gibi, E vitamini, C vitamini, D vitamini bol bol tüketsin. Yoğurt, süt, peynir gibi besinlerde sürece destek olacak besinler, balık yağı, havuç ve domateste bulunan likopen, maydanoz, yaban mersini, siyah çay, kakao ve yer fıstığında bulunan flavonoidlerin tüketilmesinin kırıkların iyileşmesinde önemli role sahip oluyor. Kemik sertleşmeye başladığında iyileştiği anlamına gelecek, iki haftada bir ya da üç haftada bir kontrole gelirse çok iyi olur, geçmiş olsun.Hastanızın taburcu işlemlerini başlatabiliriz." dedikten sonra selam verip yanımızdan ayrıldı. 

"Ben taburcu işlemlerini yapayım o zaman." diyerek yanımızdan ayrıldı sevdiğim, o yanımızdan gidince "Bizde Batıhan'a bakalım." diyerek doktorun odasına ilerledi Elvan annem.

Onun ardından biz de odaya ilerledik ilk önce Elvan anne açıp kapıyı içeri girdi ardından da bizi davet etti, Batıhan ağabeyin müsait olup olmadığını kontrol ettiği anladığım kadarıyla. Telaştan açıkçası benim aklıma gelmemişti müsait olamayabileceği, neyse ki Elvan annenin aklına gelmiş.

"Oğlum, dur yardım edeyim." diyerek atıldı Elvan annem Batıhan ağabeyi uzandığı sedyeden kaldırmak için.

"Dur Elvan teyze ben sana yardım edeyim." diyerek araya girdi Tibet, Elvan annem Tibet'in yardım teklifinden sonra biraz kenara çekilip Tibet'in kendisine yardım etmesini bekledi. 

Tibet, Batıhan ağabeyin bir koluna girerek kalkmasına yardım etti, Elvan annem diğer koluna girse de Batıhan ağabeyimin ağırlığı Tibet'in üzerindeydi. Yavaş adımlarla odanın kapısına ilerlediklerinde kapının ağzını kapatıp geçişe izin vermediğimizi fark ettim ve hemen arkamda dikilen kızlara döndüm.

"Kızlar açılalım da Batıhan ağabeyim rahat çıksın." dedim. Benim uyarım sonrasında kızlar hızla kenara çekildi, bende onların arkasından odadan çıkıp kenara çekildim. 

"Gel oğlum şurada otur." diyerek az önce bizim oturduğumuz hastane banklarına oturttular Batıhan ağabeyi. 

"Duhâ gelsin, gideriz birazdan." diyerek açıklama yaptı Batıhan ağabeye.

"Batıhan ağabey geçmiş olsun, daha iyisindir inşallah." dedim karşısına geçip.

"Sağ  ol ağabeycim iyiyim, geldi başımıza bir kaza." dedi yarı şaka yarı ciddi bir tonda. 

"Geçmiş olsun Batıhan ağabey, kaza nasıl oldu sorması ayıp?" diyerek araya girdi Akçın. 

"Trafikte ilerliyorduk, yolda bir kedi yavrusu gördüm tele takılmış onu kurtarayım derken arka taraftan gelen bir motosiklet beni görmemiş işte çarpı öyle oldu." diyerek açıkladığın da gülümsedim. 

Bu ailenin hayvanları sevmesine ve onlara yardım etmelerine hayranım, ne yazık ki çoğu insan hayvanları sevmemekle birlikte onlara yardım dahi etmiyorlar sanki hayvanlar iğrenç bir varlıkmış gibi davrananlarda mevcut elbette. Halbuki dilsiz hayvanların kimseye zararı yok, onlara bir tutam sevgi versen karşılığını vermek için deliriyorlar, yemek yedikleri kapıya nankörlük etmiyorlar, sahipleri üzgün olduğunda onlara moral vermeye çalışıyorlar.Verdikleri pozitif enerji ile insanları mutlu ediyorlar, özellikle hayvan sahiplenen insanların daha uzun yaşadıkları da araştırmalara konu olmuş. Ah, Coco'mu özledim ben de bir an önce düzelse de onu veterinerden alsam, henüz daha düzelmediği için veterinerde kalmaya devam ediyor. Aslında bir arasam veterineri iyi olacak nişan telaşı, düğün telaşı, toplantı o, bu, derken aksattım resmen çocuğumu, ne biçim anne olacaksam!

DUHÂWhere stories live. Discover now