VİRAHA (FİNAL)

Her Gidiş

Selamun aleyküm 🍂🍂

Keyifli okumalar...🍭🍭

Bornozuma sarılarak banyodan çıktım. Odama geçerek hazırladığım kıyafetleri giyerek başımı bağlayıp küçük sırt çantamı aldım.

Bugün Kayseri 'ye gidiyordum. Oğlumu görmeye gidecektim. Yarın bir yıl olacaktı. Koca bir yıl geçmişti oğlumu kaybedeli.

-Ahu hadi.

-Geldim.

Buket 'in sesi ile telefonumu da alıp evimden çıktım.

Ağabeyim ile konuştuktan sonra amcamlarla da konuşmuştum. Zor da olsa onları ikna etmiştim çatı katında yaşamaya.

Onlar da onay verdikten sonra çatı katında ufak bir tadilat başlamıştı. Normalde bankadaki param ile masrafları üstlenmek istesem de ağabeyimi ikna edememiştim, bütün tadilat masrafları ile kendi ilgilenmişti.

İki hafta önce de tadilat bitmiş nihayet evime geçmiştim. Yatak odam dışında oturma odası vardı. Mutfak ve oturma odası birdi. Amerikan mutfak tarzındaydı. Tuvalet ve banyo da birdi zaten.

Küçük ama güzel bir evim vardı. Ama benimdi.

Kimseye yük değildim. Eskisi gibi kendi ayaklarımın üstünde duruyordum.

Evim tadilata girdiği gibi Ali beyin yanına iş görüşmesine gitmiştim. Büro da avukat eksikliği olmadığı için beni arkadaşının yanına yönlendirmişti.

Birkaç görüşme sonrasında avukat olarak işimin başına dönmüştüm.

Araya neredeyse iki yıl girdiği için şimdilik asliye davalarına bakıyordum. Zaten avukatlık umrumda değildi. Hep aklımda savcı olmak vardı. Evlenip Kayseri 'ye gidince sekteye uğramıştı ama artık gecikmeli de olsa savcılık hayalimi gerçekleştirecektim.

Savcılık için sınava hazırlanırken kendi paramı kazanıyordum. Kira derdim yoktu ama bu saatten sonra ağabeyimden bir şey istemeyecektim.

Kapıyı kilitleyip Buket ile en alt kata amcamlar indik. Yengemlerle vedalaşıp çevirdiğimiz taksiye bindik.

Buket yıllık izinde olduğu için benimle gelecekti ve birkaç gün kalıp geri dönecektik.

İşlemlerimizi halledip uçağa binmiştik. Oğlumun yanına gideceğim için heyecanlıydım. Daha önce dört defa oğlumu görmeye gitmiştim.

......

-Ahu?

-Hı?

-Hadi uçak iniş yaptı.

Buket 'in dediği ile doğruldum. Oğlumu düşünürken uyuya kalmıştım demek ki.

Havaalanının önündeki taksilerden birine binerek önceden rezervasyon yaptığımız otelin adresini verdik.

Otele geldiğimiz de direkt pijamalarımı giyinerek yatağa geçtim. Direkt oğlumun yanına gitmek istesem de saat dokuza geldiği için mecburen otele gelmiştik.

Buket ışığı söndürüp yandaki yatağa geçince gözlerimi kapattım. Bir an önce sabah olsun ve oğlumun yanına gitmek istiyordum.

Buket ile sabah namazlarımızı kılarak otelden ayrılıp oğlumun yanına gitmek için yola koyulmuştuk.

Mezarlığın önünde taksi durunca inerek oğlumun yanına adımladım.

Oğlumun küçük kabrinin önüne geldiğinde durdum. Onun burada olduğuna sanırım mecburen alışmıştım. İçim kan ağlasa da artık buraya geldiğim de sinir krizi geçirmiyordum.