Zindan Adası • OgNis

13

Oy ve yorum hatırlatıcısı 🔔❤️

Bundan sonra herhangi bir problem olmazsa bölümleri tam 16.00'da atacağım. Belirli bir saatin olması herkes için daha iyi olur diye düşündüm. Haberiniz olsun... 🙏🏻

-

Anıl, Ogeday, Berkan ve ben ormanın içinde bir yerlerde oturmuş oyun öncesi sohbetimizi yapıyorduk. Artık bu ekibin toplanması klasik haline gelmişti.

"Sonunda iletişim ödülü var bugün." dedi Anıl derin bir nefes alarak.

"Kavuşuyor muyuz be sonunda?" dedi Berkan da hemen.

O sırada ben de boş boş durmaktan sıkıldığım için Ogeday'a yaklaşarak sırtımı göğsüne yasladım. Ogeday gülümseyerek kollarını etrafıma sardı. Ellerimi avcunun içine aldı ve parmaklarımla oynamaya başladı.

"İşte biz de burda sevgililerimizi falan özlüyoruz ama bazılarımızın tuzu kuru tabi." Anıl bize bakarak.

"O ne demek?" dedim sadece Ogeday'ın duyabileceği bir şekilde.

"Sizin endişelenecek bir şeyiniz yok diyor." Ogeday gülümseyerek açıkladı.

"Kendi aralarında konuşup bizi takmıyorlar bir de Anıl, görüyor musun?" dedi Berkan Anıl'a doğru.

"Ay hiç sorma Beko! Unutulduk iyice. Hayalet Casper muamelesi görüyoruz."

"Bizim neden tuzumuz kuru olsun oğlum? Tamam sevgilimiz yanımızda olabilir ama buraya gelirken arkamızda biz de insan bıraktık." dedi Ogeday parmaklarımla oynamaya devam ederken.

"Bu adam karşımda sevgilisiyle sarılırken ben dediklerine hak veremiyorum. Sen hak verebiliyor musun?" dedi Berkan yine Anıl'a.

"Ciddiye dahi alamıyorum." diyerek göz devirdi Anıl.

"Oğlum nazarınız falan değerse kaçın benden. Gözünüzün yaşına bakmam." dedi Ogeday gülerek. Ben de güldüm.

"Ben Ufuk'la konuşmak istiyorum artık ya. Çok özledim onu." dedim konuya ilk kez girerek.

"Ufuk?" dedi Ogeday ciddileşerek. Parmaklarımla oynamayı durdurmuştu.

"Ufuk... Toplantı sonrası mesajlarını görmüştün. Hatırlıyor musun bilmiyorum tabi." diye açıkladım.

"Hatırlamaz olur muyum? Hatırladım." dedi Ogeday da.

"Arkadaşın mı?" diye sordu Anıl.

"Çok yakın arkadaşı. Ama çok yakın." dedi Ogeday benim yerime.

Kaşlarımı hafifçe çattım. Bu neydi şimdi?

"Senin en yakın arkadaşın Makbule değil miydi?" dedi Berkan.

"İkisi de aslında. Ama şu an Makbule ile konuşursak oturur ağlarız. O yüzden Ufuk'u tercih ederim. Olan biteni 2 dakikada özetler bana." Birkaç saniye boş boş baktım. Aklıma Ufuk'la olan anılarımız gelmişti. "Canım benim ya.." diye devam ettim.

"Kanka Ogeday birazdan bana yumruk atacak gibi bakıyor. Napmış olabilirim?" Anıl sessiz olduğunu düşünerek sorusunu Berkan'a sordu.

"Onun seninle alakası olduğunu zannetmiyorum Anıl." dedi Berkan gülerek.

Ortalıkta ne döndüğünü anlamaya çalışıyordum. O sırada Ardahan buraya doğru geldi. "Oyuna gidiyoruz."

Hepimiz ayağa kalkarak aracın olduğu yere doğru ilerledik. Sude geç kalmış gibi tempolu adımlarla arkamızdan geliyordu. Tam Ogeday'ın yanından geçerken "Ayyy!" diye çığlık atarak Ogeday'ın koluna tutundu. Ardından resmen kendini Ogeday'ın üzerine doğru attı.