Bölüm 18 - Bir Video Meselesi

32.5K 1.4K 30
                                    

'Biz hallederiz patron' diyerek ayağa kalkan Ece, Derya ve Eylül'ün kollarına yapışmıştı.

'Aşkım, anahtar' demesi ile Aras anahtarları kızın avcuna bırakıp göz devirdi kısaca. Hepsi topuklarını vurarak çıktığında erkeklerin bakışları da Vuslat'a dönmüştü yeniden.

'Abi iyi misin?'

'Hayal meselesi için söylüyorsan bu çok başka Aras. Ciddi anlamda bunu dile getirip sözcüklerle bağdaştırmak çok zor' diyerek Eymen'in içkisinide tepesine diktiğinde adamlar şaşkınlıkla barmene işaret vermişlerdi.

'Eyvallah abi de, azıcık yavaş mı gitsen?'

'Karışma Aras, ben akşam kıza ne derim diye düşünüyorum. Kafam güzel olursa daha rahat olurum'

'Abi akşam kızla Eylül'de toplanıyorlar ya' Eymen'in cümlesi ile Vuslat kaşlarını çatmıştı.

'Lan o zaman niye durdurmuyorsunuz, hadi ben unuttum, birinizde abi akşam yok evde diyin'

'Dedim ya abi'

'Beşinci kadehten sonra Eymen' adamlar sıkıntı ile iç çektiklerinde bu günün kolay kolay bitmeyeceğini fark etmişlerdi.

Ece, Derya ve Eylül uçar gibi arabadan indikten sonra hızlı adımlarla eve ilerlediler. Kapı açıldığında etraftaki temizlik kokusu burunlarına dolmuştu. Ayakkabıları çıkarıp parmak uçlarında içeri girdiklerinde şaşkınlıkla Buğlem'i izleyen Canan hanıma, ardından siyah şortu ve pembe atleti ile yer silen kıza bakmışlardı. Ece 'ne oluyor' der gibi Buğlem'i gösterdiğinde Canan hanım dudak büzmekle yetindi.

'Buğlem' Derya seslense de kız dönüp bakmamıştı bile.

'Buğlem...' Eylül'e de tepki vermeyince kızlar korku ile yaklaşmaya başladılar. Derya kızın omzuna dokunduğunda Buğlem çığlık atarak yerinden sıçramıştı.

'Aaaaa...' şaşkın bakışları kızların üzerinde gezerken kulaklıklarını çıkarıp çatık kaşlarla bakmaya devam etti.

'Siz ne arıyorsunuz burada ya, şirkete gitmediniz mi?'

'Kız resmen kovdu bizi. Allah aşkına tatlım şu tipine bak bi, seni bu halde bırakıp nasıl şirkete gideriz biz.'

'Ne varmış halimde?' Ece gözlerini devirdiğinde Buğlem'in kaşları havalanmıştı. Eylül ise işaret parmağını kıza doğru sallayarak bedenini işaret etmişti.

'Ne mi var, ne mi var? Buğlem, 250 gram Kakılmış, 250 gram temizlik şirketi, 250 gram spor salonu ve 250 gram Anadolu kadını kıvamındasın. Daha ne olsun' diyerek kızın elindeki vileda sopasını çekmiş, Ece ise kızı koltuğa oturtmak için yitiştirmişti.

'Canan abla aklı havada olan vatandaşa bir bardak su verir misin?' diyen Derya'dan sonra Buğlem gelen suyu içip şaşkınca bakmaya devam etmişti.

'Konuş' Ece'den gelen sözcük ile Buğlem derin bir nefes aldı.

'Ne konuşuyum'

'Vuslat ve sen' demesi ile kızın kalbi yine depar atmaya başlasa da Buğlem'in yüzü asılmıştı.

'Ne oldu anlat hadiii' Derya'nın elini tutup destek olma çabası ile saçlarını bileğindeki toka ile topuz yapıp bacaklarını koltuğa çekmişti.

'Aslında anlatacak bir şey yok, öptü ve gitti'

'Onu demiyoruz be kızım, ne hissediyorsun? Karşılık verdin sonuçta boru mu...'

'Ece bilmiyorum, kafam o kadar karışık ki. Bir şeyler yanlış gibi, yani ben bu evde misafirim, uzatmalıda olsa ve Vuslat bana kapısını açtığı halde ona yakınlaştım. Bilmiyorum resmen çöküşteyim' Buğlem'in cümlesi ile Ece çantasını açıp bir koca paket çikolatayı sehbaya boşaltmıştı.

Şafak Sökerken |Şafak Serisi 1 - 2|Where stories live. Discover now