33.Bölüm: Ciddi bir konuşma

31.5K 1.8K 221
                                    

Selammm! Bayadır görüşemedik umarım iyisinizdir.

Bölüm baya gecikti farkındayımmm ama gerçekten anca vakit ayırabildim. Umarım bu yüzden oy ve yorumları eksik etmezsiniz.

Keyifli okumalarr💖

*

"Benimle birlikte Isparta'ya gelemezsin."

"Neden?" diye sordu. "Ailenle tanışmam güzel olur. Sen benim ablamla tanıştın, ablamı düşünürsek seni anlatmaya başlamıştır bile." dedi kendi kendine konuşur gibi.

"Bence bende senin ailenle tanışabilirim. İstemez misin?"

Konu yanlış yere gitti!

"Konu istememek değil." diyerek hızla karşı çıktım. "Sadece ben senden anneme hiç bahsetmedim. Şimdi aylar sonra bir anda karşısına çıkıp ben geldim bu da sevgilim diyemem. Kalp krizi geçirir üstüne de bizi döver yani."

"Annenin beni dövmesi pek korkutucu değil." dedi gülerek.

Kara, benimle Isparta'ya gelemezdi. İstemediğimden değil. Olmazdı. Kesinlikle olmazdı!

Stresle başımı karşıya çevirdim ve alt dudağımı dişleyerek yolu izlemeye başladım. Üst üste gelemezsin demeye devam edersem kalbinin istemeden saçma bir konu yüzünden kıracağımdan korkuyordum. O yüzden kendi içimde hızlıca bir karar aldım. Şimdilik bu konu hakkında daha fazla bir şey söylemeyecektim. Bugün ya da yarın daha rahat ve güzel bir ortamda düşüncelerimi iyice düzenleyerek bu konuyu tekrar açacak ve netleştirecektik. Şimdilik sadece susmam daha doğru olacaktı.

*

Ve sonunda gitmeye karar vermiştim.

Uzun uzun düşündüğüm yemek konusunda en sonunda gitmeye karar vermiştim.

Fakat gidip-gitmeme konusunda kararsızlık yaşadığım o birkaç saat içinde Kara'yı tabii ki rahat bırakmamaştım. Yaklaşık dört kez onu aramış ve her defasında da hızlı olmaya çalışarak bir soru sorup telefonu kapatmıştım. Telefonu kapattıktan kısa bir süre sonra aklıma başka bir nokta takılıyordu ve onu aramak için telefonumu yeniden elime alıyordum. Biri beni bu kadar üst üste arasa çok sinirlendim ve büyük ihtimalle telefonu açmazdım. Ama Kara sağ olsun telefonları açmış ve soruları cevaplamıştı.

Cevapladığı sorularım sayesinde de şu anda kendimi, Kemal ve nişanlısı ile yemek yemek için oldukça hazır hissediyordum.

Yemek Kemal'in kendi 'küçük' evinde akşam saat sekiz gibi gerçekleşecekti. -Bunu ilk arayışım da sormuştum.- Sonrasında Fatmanur hakkında kısa bir konuşma gerçekleştirmiştik. Bana rahat olmamı söylemişti. Hatta Fatmanur ile çok iyi anlaşacağımıza emin olduğunu belirten şeyler söylemişti. Pek öyle olacağını hissetmesemde, 'Anlaşırız anlaşırız' diyerek onu geçiştirdim.

Aynadan kendimi süzerken, "Ay çoraplarımı değiştirmeyi unuttum." dedim ve çekmeceye yönelip ayaklarımdaki çoraplarımı temiz beyaz çoraplar ile değiştirdim.

Yine Kara ile yaptığım bir konuşmanın diğer konusu ise ne giymem gerektiğiydi. Kara yeniden rahat olmamı söyleyemiş, kendisinin pantolon kazak giyeceğini söylemişti. Bu yemeğin sade bir akşam yemeği olacağını ama istersem gitmek zorunda olmadığımızı söylemişti. Fakat gitmeye karar vermiştim.

Onun bana dediklerini dikkate alarak, dolabımdan rahat ve sade bir kombin ayarlamaya çalıştım. Ardından kısa bir duş aldıktan sonra saçlarımın kabarmaması için kremini sürdüm. Kendimi şaşırtacak bir şey yaparak saçlarımın hafif doğal dalgasını beğendim ve saçlarımı düzleştirmedim. Belki de beğenmemin sebebi saç kremini uzun bir aradan sonra yeniden kullanmış olmamdı. Kıyafetlerimi giyindikten ve kendimi hazır hissettikten sonra elime şu an okuduğum tarihi kurgu bir romanı alarak koltuğuma geçtim ve Kara'nın beni aramasını bekledim.

Sevgili Komşum (Tamamlandı)Where stories live. Discover now