33 - "Potter'lara hoş geldin Sirius!"

199 15 56
                                    

33

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

33. Bölüm - 'Potter'lara hoş geldin Sirius!'

Onlara son kez baktı ve sırıttı Sirius.

"O camdan atlayıp da kaçarsan, aileden sonsuza dek atılacaksın!" diye nefes nefese söylendi Walburga.

Sirius ise bunun üzerine sadece "Hepinizden tiksiniyorum," dedi annesinin gözlerinin içine bakarak.

Ve bu, son sözleri oldu o ailenin bir üyesi olarak sarf ettiği. Camdan atladı, özgürlüğüne doğru.

Bir tek panikle Regulus açık pencereye koşup da "AĞABEYYYY!" diye haykırırken geri kalan herkes ise eteklerini tutarak hışımla merdivenlerden inen Walburga'nın peşindeydi. Bellatrix'in artık insanı delirtecek boyuta ulaşacak kahkahaları eşliğinde soy ağaçlarının işlendiği duvara vardı Walburga ve eteğinin cebinden çıkardığı asasını hiddetle vurdu oğlunun üzerine.

Soy ağacında Andromeda'dan sonra bir diğer bireyin, Sirius'un portresinin yanışı ile birlikte aileden çıkarılışı ise, işte tam olarak böyle olmuştu.

Geriye ise eşyalarla dolu bir oda, Regulus'un ağlayışları, Walburga'nın çığlıkları ve duvardaki yanık kalmıştı.

Bir de paramparça bir aile...

~*~

Sirius'un evden kaçışından tam 1 hafta sonra....

"O'ndan haber alabildin mi?" diye sordu Remus, yatağında uzanıyordu. Bu esnada odaya giren annesi Hope Lupin, üzerinde dumanı tüten bir fincan kahveyi yatağın başındaki komidinr koyarken gülümsedi annesine minnettarca, lakin suali James'eydi.

İç çekti James ve "Maalesef," dedi. "O lanet playdog bu sefer bizi endişeden gebertecek adeta."

Remus, muggle annesinin odadan başı öne eğik ve utangaç çıkışını iç çekerek izledi, son bir hafta kelimenin tam anlamı ile kabus gibi geçmişti. Shirlie's'te gerçekleşen kaçışma, aksiyon ve yaralanmaya müteakip Alicent'ın bir tuhaf annesinin tedavisi eşliğinde bir - iki gün kadar baygın yatmıştı; bu süreçte James, Remus'un ebeveynlerine Remus'un Potter'larda kalacağı palavrasını savurarak endişelenmemeleri adına çabalasa da Lily'nin mektubu ile olaya Dumbledore dahil olmuş, iş çığırından çıkmıştı.

Neden?
Zira Dumbledore, gençleri cesaretlerinden ötürü takdir etse de işin ucu ölümlere dayanan bir aksiyona bu yaşta bulaşmalarını doğru bulmamıştı - bu olayı sır olarak örteceğini ve onlara yardımcı olacağını söylese de bir daha böylr bir olayın tekerrürü olursa, işi ebeveyn boyutuna taşıyacağını söylemiş, kibarca azarlamıştı.

Harika...
Oysaki onun da gençliğinde çeşitli aksiyonları bulunmuyor muydu?

Hem Remus hem de James, karşılıklı olarak derince iç çektiler. Dumbledore'un tepkisine anlam verememişlerdi, sanki arka planda gözden kaçırdıkları bir detay vardı da onun gazabına maruz kalmışlardı ama...

The Marauders In The Pensieve (Çapulcular Düşünselinde) |Harry Potter Fanfic|Where stories live. Discover now