15. bölüm (düzenlendi)

4.3K 122 5
                                    

Sabah ipeğin sesiyle uyandım "minnoş kalk kahvaltıya" demesiyle gözlerimi açtım, yataktan kalktıp esnemeye başladım gözüm saate gitti saat tam dokuz olmuştu "elimi yüzümü yıkayıp geliyorum!" dedim odada bulunan banyoya ilerledim, elimi yüzümü yıkadım ve aynaya bakıp derin bir nefes aldım ve yüzümü silip ipeğin yanına ilerledim "günaydın" dedi ipek güler bir yüzle bende aynı şekilde "günaydın" dedim "hadi kahvaltı edelim de enerjimiz yerine gelsin" dedi, bende sandalyeye oturdum "beni niye uyandırmadın beraber hazırlardık" dedim bana baktı "bugünlük böyle olsun, sen yorgunsundur dedim bende kıyamazdım sana canım" dedi güler bir güzle, "niye böylesin sen ya" dedim "nasılmışım be" dedi gülerek "keşke her kes senin gibi iyi olsa" dedim gülmeye başladı bir anda "kimse ben olamaz bende kimse olamam gülüm" dedi ikimizde gülmeye başladık enerjisi o kadar güzel ki ilk tanıtığımızda bile bu kadar enerjik birisiydi "neyse hadi kahvaltı edelim" dedi.

Gülüyorum ama aklım hala evdeydi Hazar ne yapıyordu acaba umarım kimsenin canını yakmaz beni bulacak diye.

Kahvaltı yapmıştık bulaşıklar yıkayıp salona geçmiştik, oturuyorduk. Lavaboya gidecektim ayağa kalktım ilerledim ama bir anda başım dönünce durakladım "Zümrüt iyimisin" dedi ipek ayağa kalkıp kolumdan tutarak "gel otur, gel" dedi "iyim, iyim sadece başım döndü o kadar" ilerledim ipek'te benim kolumdan tutuyordu ama başım hala hafiften dönüyordu dün yaşananlar yüzünden olmalı lavaboya girdim "ben burdayım tamam" dedi ipek "sen gidebilirsin ben hallederim" dedim "hayır burdayım ben" dedi inat etmek istemedim. İşimi bitirip ayağa kalktım elimi yüzümü yıkayıp, kapıyı açtım bir anda midem bulandı krozetin kapağını açıp kusmaya başladım ipek bana yaklaşıp belimi okşadı "Zümrüt, tamam sakin ol" dedi ben kusmaya devam ediyordum "noldu sana böyle soğuk'mu aldın sen" dedi kusmam durunca krozeti çektim ve ayağa kalmaya çalıştım ipek kolumdan tutuyordu telaşlanmıştı, yüzünde korku vardı "tamam iyiyim sakin ol sende" dedim "tamam elini yüzünü yıka doktora gidelim hadi" dedi elimi yüzümü yıkamak için suyu açtım. Elimi ve yüzümü yıkadım ipek elime havluyu verdi, elimi yüzümü sildim ve geri yerine koydum "hadi gel üzerini giyin, doktora gidelim hadi" dedi ama gerek yoktu doktora gitmek istemiyordum "gerek yok gerçekten boş ver" dememe rağmen ısrar ediyordu "yok olmaz itiraz istemiyorum!" Dedi onunla inatlaşmak cidden istemiyordum "tamam ipek, tamam" dedim lavabodan çıktık. İpek dolaptan bana kazak ve pantolon çıkardı "sen bunları giy, bende çantamı hazırlayayım tamam canım?" dedi kafamı salladım, odadan çıkıp kapıyı kapattı, bende üzerimdekileri indirip İpeğin bana verdiklerini giydim, aynaya baktım başım ağrıyordu kendimi kötü hisediyordum annemin başına gelenler geldi aklıma gözümden yaş aktı, kapı açıldı ipek girdi " hadi gel-" dedi yanıma yaklaştı "sen ağlıyor musun?" diye sordu "hayır yok hadi gidelim" diye cevap verdim " annen aklına geldi dimi" dedi ona bakıp, kafamı salladım "gel buraya kuzum benim üzülme ya" dedi ama elimde olan bir şey değildi "tamam hadi gidelim" dedim ona bakarak. Önden çıktım kapıyı açtım ve botlarımı giydim, İpek'te giyinmek için eğildi. "Hadi gidelim."

Aşağı doğru indik kapıyı açıp arabaya bindik ipek sürücü koltuğuna binip sürmeye başladı.

...

Hastaneye gelmiştik arabayı park edip içeri girdik İpeğin tanıdığı bir doktor vardı oraya doğru ilerledik asansöre bindik ve 3. kata çıktık.

Doktorun odasına ilerledik kapıyı çaldı İpek gel komutu gelince içeri girdik, "merhaba ipek hoş geldiniz" dedi karşımızda oturan kadın doktor "hoş bulduk Selma doktor" dedi ipek "ee hangi rüzgar attı seni buraya" dedi doktor Selma "arkadaşımın biraz rahatsızlığı var midesi bulandı sabah başı falan döndü" dedi ipek bana bakarak "tamam o zaman kan versin tahliller çıkınca ben sana postayla gönderirim yarın" dedi doktor Selma, İpek bana bakıp daha sonra doktora döndü ve "tamam o zaman biz kan verelim ama ilaç falan" dedi ipek "hayır kafaya göre ilaç yazamam bu tehlikeli" dedi doktor "tamamdır biz gidelim teşekürler" dedi ipek odadan çıktık kan verme bölümüne gittik, kan verip çıktık.

Arabaya doğru ilerledik arabaya bindik "rota evimiz" dedi ipek gülerek. Arabayı sürdü ve evin yolunu tutuk. Hazar durmadan aklıma geliyordu içimde kötü bir his vardı ama kafamı ağrıtmak istemiyordum. Kafamı cama yasladım ve dışarıyı izlemeye başladım.

Eve gelmiştik içeri girdik kapıyı açıp botumu indirdim "sen gir" dedi ayakabısını indiren ipek montumuda astım salona ilerlerledim ve salonun kapısını açtım, karşımda koltukta oturan kişiyle gözlerim fal taşı gibi açıldı bana bakan gözlerde özlem, hasret, korku ve tabi öfke vardı ayağa kalkıp bana yaklaştı bana sarılacaktı elimle ona durmasını işaret ettim ve durdu geri çekildi ellerini göğsünde birleştirdi içeri İpek girdi ve beni arkasına aldı "senin ne işin var burada lan sen nasıl girdin benim evime!" dedi ipek sinirli bir ses tonuyla "karımı almaya geldim" dedi Hazar heyet sakin bir ses tonuyla "ben seninle hiç bir yere gelmiyorum duydun mu ben?!" dedim ona, onunla gitmek istemiyordum onun babası benim annemin katiliydi "ne demek gelmiyorum!" Dedi öfkeyle, İpek atladı bir anda "senin baban bu kızın annesinin katili, sen hala benimle gel diyorsun" dedi ve devam etti "sen sordun mu hiç neden beni bırakıp gittin Zümrüt diye" Hazar ellerini indirdi yüzü buz kesmişti resmen dudaklarını yaladı yutkundu, konuşacağı sırada "sus açma ağzını" dedi ipek, yüzündeki damarlar ortaya çıkmıştı "Zümrüt yürü gidiyoruz!" bana yaklaşmaya çalıştı ama İpek izin vermedi Önümde duruyordu "sakın yaklaşma ona" dedi İpek "arkadan birisine işaret yaptı, bir adam İpeğin ağzına bez koydu ve onu bayılttı "naptın sen ya piskopat insan!" dedim ona bağırarak eğilim İpeği kontrol ettim bayğındı.

Ayağa kalktım "senden nefret ediyorum Hazar duydun mu beni nefret!" diye bağırdım öfkeyle, damarları yine belirmişti ellerini sıktı bana yaklaştı geri çekildim beni tutup kendine çekti iki elimi belimin arkasına koyup "benimle geliyorsun karım!"

Bu adam niye bu kadar yüzsüzdü böyle acaba. Babası benim annemi öldürmüş daha bana emir veriyor ve onu bundan haberi var "senin baban benim annemi öldürdü!" diye bağırdım yüzüne "kim söyledi sana bunu!" Dedi bağırarak "kimse ben kendi kulaklarımla duydum" dedim "nasıl-" " imdat-!" Diye bağırdım ama ağzımı kapattı bir adam geldi ve Hazar'ın eline bezi verdi burnuma doğru tuttu sadece karanlık ve derin uyku bastırdı. Beni kolları arasına almıştı yüzümü okşandığını hissettim. Gözlerim tamamen kapanmıştı.

...

Gözlerimi açtığımda saat yedi'ydi, burası neresiydi bilmiyorum. Bu bizim yatak odamız değildi başka bir yere getirmiş olmalı beni, yataktan kalkmaya çalıştım ama yine başım döndü ve yatağa oturdum. Hadi ama şimdi olmaz Zümrüt, ayağa kalktım kapıya ilerleyip açtım ve merdivenlerden inmeye başladım salon mutfağa bağlıydı arkadan bir ses geldi arkamı döndüm "günaydın bebeğim" dedi Hazar bana bakarak "sen nasıl bir insansın ya, sen beni nasıl kaçırırsın!" diye bağırdım, başım döndü gözlerim karardı ve elim başıma gitti okşamaya başladım, Hazar yanıma geldi beni kucağına aldı "ne oldu sana neden başın döndü güzelim" dedi teleşlı sesiyle merdivenlerden çıkarken "senin yüzünden senden nefret bile etmek istemiyorum" dedim ağrayan başımla "tamam Zümrüt sen ne dersen o olsun ama sus şimdilik" dedi.

...

______________________________________

Düzenlendi ve evettt yazı hataları var.

Oy verir misiniz teşekkürler
Öpüldünüz aşkolar!

Mafya bey (18+) (Yeniden Yazılıyor)Where stories live. Discover now