27.bölüm

1.3K 47 2
                                    

Sabah saçımın okşanmasıyla ve öpücüklerle uyandım gözümü açtığımda beni izleyen Hazar'a baktım ve gülümsedim "günaydın bebeğim benim" dedi ona baktım uykulu gözlerle "günaydın" dedim ve doğrulmak istedim ama izin vermedi "Hazar kalkalım saate baksana" dedi karşıdaki duvar sattini göstererek.

Bana baktı parlayan gözler'le ona baktım yüzünü inceleyerek konuştum "kalkalım'mı Hazar bey" dedim dudağıma yaklaştı ve öptü, geri çekilip "kalkalım Zümrüt hanım" dedi beni bıraktı doğruldum ve ayağa kalkar kalkmaz kapının zili çaldı  Hazar'a baktım oda bana baktı "Sinan dır" dedi kafamı salladım ve kapıyı açıp, merdivenlerden ilerledim, villanın kapısını açınca karşımda Sinan ve iki korumam vardı "Zümrüt hanım beyfendi Hazar beyin isteklerini getirdiğini söylüyor" "evet sen ver Sinan onu bana" dedim Sinan'ın elindeki poşeti elinden alarak yüzüne bakıp gülümsedim "sen gidebilirsin"  "tabi Zümrüt hanım" dedi tebessüm ederek, kapıyı kapatıp odama doğru ilerledim.

Kapıyı açtım Hazar ayaklanmıştı "geldi senin elbiseler" dedi gülerek "ver bakalım Zümrüt'üm" elimdekileri ona uzatım elimi karnıma atıp ovalama'ya başladım Hazar'ın gözü karnıma gitti "iyi'misin bebeğim" "iyiyim, iyim sadece biraz ağrıdı o kadar" dedim, elindeki poşeti indirdi, kollarını açıp bana sarıldı gözlerimi kapatım ve derin bir nefes aldım.

Gözlerine baktı ve alnım'dan öpüp ayrıldı "beraberim gidicez yoksa" "ha hayır ipeğin düğünü için ben mağazaya gidicem elbise alıcam" dedim bana bakıp sırıttı "düğün ne zaman" "düğün tam tarih bilmiyorum İpek tarihi değiştirmiş" dedim "tamam, bizim düğün ne zaman" demesiyle gözlerimle onu gözlerine kitledim "bizim... düğün" "evet bizim düğün" dedi "tamam bakarız sonra" dedim gülerek "ciddiyim ben" dedi ciddi'iyileşip "tamam bende ciddiyim" dedim onun bu cümlesine karşı, bana tekrar sırıtarak bakarken gözlerimle poşeti işaret ettim.

Eyilip yerdeki poşeti aldı içindekiler yatağa koydu bende kendi dolabıma yönelip kendime elbise çıkardım.

Siyah salaş pontolon ve dar beyaz kazağımı giyinmeye başladım.

Üstümüzü giyinmiştik Hazar bana bakıp elini uzattı bende onun eline bakıp elini tutum "şimdi güzel bir kahvaltı yapalım sonrada işimize bakalım" "güzel kahvaltı dediğin hazır tost dimi" dedim "yani olabilir" dedi gülümsedim ona karşı.

Odadan çıkıp merdivenlerden aşağı ilerledik, mutfağa doğru ilerledik.

"Ben tost'ları çıkarım" dedim Hazar'a, buz dolabını açtım ve iki tane tost çıkarıp tezgaha koydum ve tost makinasını çalıştırdım. O arada iki bardak meyve suyu hazırladım.

Tost'ları iki tabağa çıkarıp masaya koydum ve Hazar bakıp oturmasını istedim, sandalyeye oturup ona neyse suyunu uzatım bende kendi sandalyeme oturup önümdeki tost'tan yemeye başladım sucuklu ve kaşarlıydı.

Kabanımı alıp giyindim Hazar'a bakıp "ben mağazaya gidiyorum" dedim "tamam bir tanem bende şirkete gidicem ordanda depoya uğrarım" dedi Hazar dudağıma yaklaşıp buse kondurdu ona bakıp gülümsedim.

Kendi arabama doğru ilerledim Hazar için başka bir araba ayarlamıştım, İlyas'ın şaşkın bakışları, bir Hazar bir bana bakıyordu "İlyas... günaydın" dedim "ha evet günaydın Zümrüt hanım" dedi arabanın kapısını açtı ve bende arabaya bindim İlyas sürücü koltuğuna geçti ve aynadan bana bakıp "Zümrüt hanım üstüme değil beni ilgilendirmez tabi ama Hazar bey" dedi ve sustu "Hazar bey bende kalması gerekiyordu İlyas bu aralar Hazar beye ihtiyacımız var" dedim "ha anladım Zümrüt hanım" dedi İlyas arabayı çalıştırarak "nereye peki Zümrüt hanım" "bizim mağaza sür İlyas".

Elime telefonumu alıp ipeği aradım açması uzun sürmemişti "efendim Zümrüt" diyerek başladı "düğün tarihiniz ne zaman" diye cevap verdim "5 gün sonra" dedi "iyimiş tamam" "ne oldu bir şeymi oldu" dedi ona karşı "daha olmadı" dedim pencereden dışarıya göz gezdirerek "Zümrüt seni anlamak zor, her neyse hadi görüşürüz" dedi "görüşmek üzere" dedim ve telefonumu kapatım.

Hayat bazen acımasız olabiliyor sende hayat gibi acımasız olmak zorunda kalabiliyorsun, bazen hayata ayak uydurmak zorunda kalıyoruz. Onu gibi acımasız oluyoruz. İnsan en sevdiğinder yermiş darbeyi bu doğru bir şey düşman senin en yakınındır ama dost aslında senin en büyük düşmanın'dır.

Mağazaya girmiştim elbisemi elime alıp İlyas'a verdim İlyas elindekini elbiseyi arabaya koydu bende karşımdaki kadına bakıp "tam istediğim gibi çok güzel" dedim ve kredi kartımı ona uzatım "burdan çekin" dedim şifremi tıkladıktan sonra kartımı geri aldım ve çantama koydum "iyi günler Zümrüt hanım" dedi "iyi günler" dedim ve mağazadan çıktım arabaya doğru ilerleyip bindim ve ipeğin evine doğru sürmesini söyledim.

~~°~~

İpeğin evine gelmiştim salonda elimde telefonla ilgileniyordum içerden ipek geldi ve konuştu "Zümrüt Hazar...nerde" dedi ona bakıp "şirkete" dedim telefonuma bakmaya başladım "ha yani Hazar'la beraberdiniz" dedi "aynen aynen" dedim geçiştirme başlayarak koltuğa geçip oturdu ve "eee Zümrüt hanım" dedi ona baktım konuşmaya devam etti "Hazar diyorum ee diyorum sonuç ne diyorum" "sonuç yok İpek, şuan bunu konuşmak istemiyorum" dedim önümdeki kahveyi alıp içmeye başladım "sen bilirsin sonuç yoksa yok" dedi ayağa kalktı ve salondan çıktı bende telefonumla ilgilenmeye devam ettim.

İpek gitmişti bende kendi evime gitmek istedim ve ayağa kalkıp ipeğin evinden çıktım.

İlyas arabadaydı arabaya ilerleyip arabanın kapısını açıp bindim, İlyas bana bakıp "Zümrüt hanım?" Dedi "evet İlyas eve sür" dedim.

Kendi evime gitmek isteği gelmişti bir anda yonca teyze'de gelmiştir diye düşündüm bugün gelecekti.

~~°~~

Evimde salonda oturuyordum yonca teyze'de yanımda oturuyordu ipeğin düğünü için konuşuyorduk "sen aldın'mı elbiseni" dedi Yonca teyze "aldım" dedim televizyonu izleyerek "çok güzeldir kesin" dedi ve ayağa kalktı "hadi ben yatmaya gidiyorum sende yat" dedi "tamamdır sultanım" dedim ayağa kalktım güler bir yüzle yonca teyzeye yaklaşıp sarıldım bana karşılık verdi saçımı öpüp yüzüme baktı "sen her şeyin en iyisini hak ediyorsun benim güçlü kızım" dedi "öyle sence ben her şeyin en iyisinimi hak ediyorum sence" "tabikide sen her şeyin en iyisini hak ediyorsun" demesiyle ona tekrar sarıldım bana sıkıca sarıldı ve "sen iyimisin benim güzel kızım" "iyiyim, iyim ben" dedim ve ondan uzaklaşıp "hadi ben yatmaya gidiyorum sanada iyi geceler" dedim merdivenlere doğru giderek "sanada iyi geceler" dedi arkamdan yonca teyze.

Odama girdim ve kapıyı kapatım kendimi yatağa attım, yorganı üzerime çekip tavanimi izlemeye başladım hazarın babası...onun eceli olmak istiyordum annemi öldürdürdüğü gibi ölsün istiyordum, ama Hazar'ım onun üzülmesi benim benim üzülmem demektir. Onun hiç bir suçu yok onu kaybedersem geriye hiç bir şeyim kalmaz.

Gözlerimin yavaş yavaş kapanmasıyla kendimi uykunun kollarına verdim.

______________________________________

Yeni bölümde neler olucak? Düşünceleriniz?

 

Mafya bey (18+) (Yeniden Yazılıyor)Where stories live. Discover now