37.bölüm (ipuçları)

521 28 2
                                    

(yazardan)

İnsan ne zaman ne olacağını bilemez, çok değer verdiğimiz, çok sevdiğimiz insanlar bazen bizim bu hayatta en büyük düşmanımız olabilir derler ya hani, düşmanını uzaklarda arama diye bu çok doğru bir cümle.

Hazar'ın elindeki silaha bakıyordu, kafasını kaldırıp ilyas'a baktı "hazır'mı?" Dedi "hazırmış Hazar bey" dedi İlyas "o Rus Mafyasını bana bir bulsun..." Hazar'ın derin derin, sinirli sinirli nefes alışları hissediliyor ve duyuluyordu Hazar'ın babası Hazar'a bakıp "oğlum sakin olurmusun" dedi Hazar kafasını kaldırıp babasına baktı, nasıl sakin kalabilirdiki sevdiği kadın kaçırılmıştı şuan ne halde olduğunu bilmiyor onun için endişe duyması sinirlenmesi normaldi "baba nasıl sakin olabilirim sende Zümrüt'üm o adamın elinde ne yapar ona?" "Hiç bir fikrim yok, ama o adamı bir elime geçirim, onun ölümü benim elimden olucak!" dedi sinirli bir şekilde babası önüne döndü.

Kapının açılmasıyla herkes kafasına kapıya doğru çevirdi Hazar ayağa kalktı, gelen kişi İpek'ti, Hazar İpeğe bir adım attı İpek ona bakıp "benim kardeşim kaçırılıyor, benim bundan haberim olmuyor...ne bu Hazar ne bu!" Diye bağırdı Hazar kafasını indirip yere baktı, "İpek bak sen daha-" "ben daha yeni ne kardeşim canım benim o!" Bağırmasıyla yiğit içeri girdi "İpek sakin olur musun, sen yeni doğum yaptın lütfen" dedi Yiğit ipeğin koluna dokunmak istedi ama ipek izin vermedi "hayır Yiğit, hayır" kafasını Hazar'a çevirdi.

Ona bir adım attı "kaldır kafanı" dedi Hazar kafasını kaldırıp ipeğe baktı "... çökmüşsun Hazar Ateş!" Dedi "sevdiğin Kadın nerde Hazar Ateş, koskoca Mafya liderinin sevdiği kaçırılıyor kendisi burda ağlayacak duruma gelmiş!" Dedi Hazar ipeğin gözlerinin içine bakıyordu"mafya bey hazırlan senin karını, benim kardeşimi almaya gidiyoruz!" Dedi Hazar kafasını salladı, Yiğit'e bakıp "silahları tek tek adamlara verin hazırda beklesinler ani haberde gidiyoruz" dedi Yiğit kafasını salladı.

İpek "yer adres, varmı?" Dedi "hayır yok daha ama en kısa zamanda, yani bugün yada... bugün adres gelir elime" dedi geçip yerine oturdu.

İpek Hazar'ın yanına oturdu, Hazar kafasını İpeğe çevirdi "Berna bebek?" Dedi kafasını salladı sadece onu sen düşünme der gibi.

...

(Zümrüt'ten)

Gözlerimi açtım karanlıktı saat kaç bilmiyordum yattığım yerden doğrulup etrafa baktım sadece gece lambası vardı yanımda duvarda olan yandaki ışık düğmesine bastım ışıklar açıldı karşıda koltuktan oturan kişiyle korkudan sıçradım, beni korkutmuştu iyicene kafayı yemişti ben yatarken başımda bekliyormuş piskopat Rus mafyası "korkuttun beni!" Dedim elimi kalbime götürerek kalbim atmaya başlamıştı Hazar, ona çok özlemiştim şuan ne halde olduğunu bile bilmiyorum, benim için çok endişelenmiştir.

Bana baktı yüzünde ve elinde maske ve eldiven vardı "sen... Ne diye böyle siyahlara kapanıyorsun korkutuyorsun beni konuş'muyorsu da ayrıca!" Dedim ayağa kalktı bana doğru yaklaştı yerimden bir santim bile hareket etmedim "Hazar Ateş" dedi sadece "evet benim kocam" dedim "onu nerden tanıyorsun?" Dedim sorgulu bir şekilde"...onu herkes tanıyor" dedi arkasını dönüp kapıya doğru ilerledi kapıyı açtı kapıda bekleyen bir kadın vardı bu o kadındı bana diğerlerinden farklı bakan kadın elindeki tepsiye ona uzattı arkasını döndü kadın arkadan bana gözlerini yumdu ve kafasını salladı sonrada kapıyı kapattım çıktı.

Bu neydi şimdi o kadın beni tanıyor muydu yoksa kafanda o kadar delice sorular varki.

Elindeki tepsiyi bana uzattı ona baktım sonra uzattığı tepsiye, elindeki tepsiyi alıp bacaklarımın üzerine koydum "domuz eti yok dimi tosttun içinde" dedi önümdeki tosta ve ona bakarak "şahsen Müslümanım elhamdülillah" dedi etrafa bakıp göz devirdi, iç çekerek bana baktı bense ona çatık kaşlarımla karşılık veriyordum "hayır yok Rusya'dada müslümanlar var, orda yaşarlar hatta cami bile var biliyor musun?" Dedi imalı imalı öylece ona baktım şaşkındım, yoksa bu Rus mafyası Müslümanmı? Gerçi sorun yok beni hiç ilgilendirmiyor ama onda öyle bir tip göremiyordum. Yok olabilir yaptığım şey hiç güzel değildi bir insanın dış görünüşüyle yargılıyordum şuan, ona baktım "sen..." Dedi "insanların dinî seni hiç ilgilendirmiyor Zümrüt Kaya yada Ateş!" Dedi sinirli değildi ama bu yaptığım şeyin ayıp bir şey olduğunu ve bir insana hiç yakışmadığının farkındaydım "evet, evet haklısın üzgünüm" dedim, kendimi hiç kaçırılmış gibi hissetmiyordum, bu çok saçmaydı.

Ona baktım elime tostumu alıp yemeye başladım "sen beni kaçırdın mı tatilemi yetirdin bellisiz cidden" dedim ağzım doluyken bana baktı yüzündeki maskeden altan güldüğü belli oluyordu "ama beni bırak valaha bak kocam merak etmiştir" ağzıma tıkadığım tostla beraber bana bakıp arkadan bir masa kaptı be karşıma geçip oturdu ayak ayağa atı ve kollarını bir birine sarıp "sen kimsin biliyor musun... Aiylen kim biliyor musun?" Diye sordu ona baktım kafamı salladım ama biraz düşününce hayır diye sallıyorum "...tam emin degilim... Yani ben ben olmaya bilirim... Çünkü her şey bir birine girdi..." Dedim yere diktim gözlerimi düşünmeye başladım bu adam benim kim olduğumu biliyor ama ben bilmiyordum ondan her şeyi öğrene bilirdim tabi anlatırsa kafamı kaldırıp onun baktım oda bana bakıyordu "ben kimim?" Diye soru yöneltim ona doğru oda yere baktı daha sonra bana çevirdi kafasını "sen... Sen gizli silahsin yani... Senin normal bir hayatın yok sen Amirikada bulunan mafya kadını için önemliymişsin... O senin neyin oluyor?" Dedi ah bende bir bilsem bu kadın kim neyin nesi benle derdi ne, ben onun için neyim "ah bende bir bilsim Mafya, bende bir bilsim..." Ama sadece bunu bilemez benden ne istiyor peki bu Rus mafyası "peki sen... Sen benden ne istiyorsun?" Dedim ona bakarak sadece ona bakıyordum ondan gelecek cevabın ne olacağını merak ediyordum "o kadın benim Hollanda'da bulunan şirketimden tam olarak bir milyar dolara aldı "...almasının bir sebebi varmı?" Dedim yere baktı düşündü iç çekti ve bana baktı "evet var galiba... Onun Amerikada bulanan iki deposundan yeni üretim silahları çaldım ve... Bulunan adamlarını öldürdüm..." Dedi evet bende olsam aynısını yapardım "ve alacağım parada sensin o kadın ölünce onun yerine sen lider olucaksın... Ama o kadın senin neyin oluyor bilmiyorum" bu ne şimdi bence bu adam tam olarak bir bilgisi yok, yoksa ben ve çete lideri olmak, koskoca Amerika bu kim bilir kaç kişilik bu çete "o kadın... Çeteleri kendi bakmış... Yani çeteler sokakta büyümüş o kadında onlara bakmış kadın sevdiği adamla kaçmış burda her şeyini bırakıp gitmiş hatta..." Dedi ve durdu bana baktı yüzü pür dikkat bana bakıyordu sadece "hatta ne?" Diye sordum ona bakıyordum kaşlarımı çattım "ne... Dedim?" Ayağa kalktım "yok bir şey, hatta kadın oraya gittiğinde güçlü değilmiş o çete çocuklarıyla büyümüş, çete çocuklarıda ona anne diyormuş kadını bir öz çocuğu varmış..." Dedi ayağa kalktı "tek bildiğim bu... Seninde bir milyar dolar için burda tutuyorum "ben sana veririm... Bende var yeterki bırak beni, tamam iyi otel gibi tatil ettim sayende ama bu kadar tatil yeterli iş zamanı dimi" dedim gülerek vere bilirdim bende vardı ama yok belli oluyor Rus mafyası o kadından istiyordu parayı kapıya yöneldi kalıyı açıp çıktı bende aç olduğumdan hiç bir şey düşünmek istemiyordum açlığım bir gitsin öyle.

Aklımda delice sorular dönüyordu kim bu kadın, kim bu kadın diye sorup duruyordum kendi kendime, benle derdi neydi benden ne istiyordu çete lideri... Ben... Ama neden onla bir ilişkim mi vardı? 


______________________________________

Oy ve yorum yapın lütfen o zaman daha aktif olucam.

Bu bölüm böyle bitsin

Mafya bey (18+) (Yeniden Yazılıyor)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin