17

4K 197 120
                                    


Gözlerimi açtığımda ikinci teneffüsteydik. Gereksiz olduğunu düşündüğüm derslerde yatardım ve yine yatmıştım. Bugün mutluydum çünkü yarın okul yoktu hem de iki gün boyunca! Bu benim için harika bir şeydi.

Büşra ve Pelin ise hala proje hakkında derinlemesine konuşuyolardı. Tepkilerine bakacak olursak işleri iyi gidiyordu.

Canım sıkılıyordu. Dün bir şey yememiştim bu nedenle şuan fazladan param vardı. Kantine gidip çikolatalı süt almak kötü bir fikir değildi. Bu fikri gerçekleştirmek için sınıftan çıktım ve bahçeye indim.

Kantinde çok fazla kişi yoktu, ki bunun nedeni Arda ve arkadaşlarının orada olmasıydı. Arda yine suspus oturuyordu sohbetlerinin sonu olmayan arkadaşlarının yanında. Kantin sahibesi Deren abladan fısıltıyla çikolatalı sütümü istedim. Beni duyanların alay etmesi söz konusu olduğu için fısıltıyla istemiştim.

Deren abla çikolatalı sütümü verdi ve içerideki sandalyesinde geri oturdu. Bense tam gidecektim ki önüme biri beliriverdi. Bu kişi Emre'ydi.
"Çikolatalı süt ha? Bebek misin sen?" dedi alayla. Yanındaki arkadaşları dediği şeye güldüler.

Ona bir karşılık vermeden gitmek istedim ama buna izin vermedi "Noldu annene mi gidiyorsun, bebek?" diyince sinirlenmiştim ama yapabileceğim hiçbir şey yoktu. Güçlü zayıfı eziyordu ve zayıf bir şey yapamıyordu.

Tam köşeye sıkıştırıldığımı hissediyordum ki Arda "Emre, buraya gel bakayım." dedi. Emre'nin arkadaşları o an yok oldular. Emre ise anında Arda'nın yanına ışıklandı. "Buyur abim benim" dediğinde anırmamak için çok çaba sarf ettim.
"Senin şu sevgilin var ya... Adı neydi..." dedi Arda.
"Selin mi?"
"Heh Selin. Bana dün ne attı biliyor musun?"
Emre yutkundu ve "Ne attı?" diye sordu.
"'Altında olmak istiyorum' diye bir ses kaydı..." kısık sesle dediği bu şeyin ardından Emre çılgına döndü.

"Ne? Ne saçmalıyorsun amın koyim? Selin öyle bir şey yapmaz."
"Sevgilin- pardon eski sevgilinden fazla eminsin." dedi Arda gülerek. Yanındakiler de ona katıldı.
"Ne diyorsun oğlum sen?" diye bağırdı Emre.
"Doğruları söylüyorum. N'apacaksın dövecek misin beni? Çok pardon, 'dövebilecek misin' diyecektim." dedi Arda, Emre'yi iyice deli ederek.

Emre bir şey demedi ve bir hışımla terk etti kantini. Emre gittiğinde Arda'ya baktım ve onun da bana baktığını fark ettim. Bende kantinden çıkıp ilerledim. Kolumdaki saate baktığımda zilin çalmasına birkaç dakika kaldığını gördüm.

Koridorda nedense kimse yoktu. Ben ilerlerken biri kolumdan tutup beni duvara fırlattı. Elimdeki çikolatalı sütte benim gibi yere yapıştı. Kafamı kaldırıp bunun kimin yaptığına baktığımda tahmin ettiğim gibi Arda çıktı. Kafamı geri indirdim.

"Emre'nin bile dövebileceği kadar ezik birisin. Birde Cihangir'e mi baş kaldırıp duruyorsun? Gerçekten bir şey yapabileceğini düşünüyor musun?" dedi.

Ona "Neden Cihangir'i bu kadar koruyorsun ki? Ayrıca bir şey yapabileceğimi düşünmüyorum tamam mı? Bir şey yapabilseydim şuan bu durumda olmazdım." dedim.

O güldü, benim ise kalbime bir bıçak saplandı.

"Çünkü Cihangir benim kardeşim. Ben kardeşlerimi korurum." bana yaklaşıp diz çöktü ve bakışlarımızı buluşturdu "Senin gibi hamam böceklerini ise ezer geçerim." dedi. Ellerimi sıktım ve asla yapmamam gereken bir şeyi yine yapmıştım. Onu geriye savuracak kadar sert bir tokat attım ve çikolatalı sütümü de onu da orada bırakıp sadece koştum.

ㅤㅤㅤ

ㅤㅤㅤ
ㅤㅤㅤ

Mutluyuz huzurluyuz
orsp arda bey afied olsun tokat(60) yemişsiniz PUHAHAHAHAHMXKFMDKDKFMFK

Neyse çikolatalı süte yazık oldu bu arada
Hepsi oc Arda yüzünden 🫠 

Okuduğunuz için teşekkürlerrrrr

ZorbardaOnde as histórias ganham vida. Descobre agora