9. GERÇEK

40 4 5
                                    


Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


Odadan çıktığım an Azra yanımda belirdi. "Ne oldu? İyi misin?" Yüzü gergin gözüküyordu. Sadece başımı sallamakla yetindim. Omzumun ağrısı başıma yavaşça yayılan ağrının habercisiydi.

Ekin merakla bir bana bir de Reha'ya baktı. "Siz ikiniz ne yaptınız odada? Yankı kapıyı da kapattı."

"Oyunu bitir İlkan. Sağ kalanları serbest bırak."

İlkan şaşkınlıkla yerinde doğrulurken Metehan kucağında laptopu kapattı, kaşları en az Ekin kadar çatıktı.

"Sen de hemen adamı ara Ekin. İstanbul için uçağı hazırlasın, giderken video çeksin."

Hepsi şaşkınlıkla sanki karşılarında uzaylı varmış gibi bakınca Reha Azra'ya baktı. Ekin ne olduğunu anlamaya çalışırken sorgulamadan telefonunu çıkardı. Metehan ayağa kalktı ve bakışlarıyla Reha'ya bir şeyler anlatmaya çalıştı ama anlamadım.

Reha omuz silkerek "Hepsini bırakıyoruz," dedi, sonra bana kaşlaı çatık baktı.

"Sen ciddi misin yoksa dalga mı geçiyorsun?" diye sordu İlkan. Reha sıkılmış yüz ifadesiyle "Ne zaman dalga geçtiğimi gördün?" dedi. İlkan tereddüt etse de telefonunu çıkarıp yukarıya gitti.

"Bir anlaşma mı yaptınız?" Metehan Reha'ya doğru yürüdü. Her şeye nasıl nokta atışı yapabiliyordu?

"Evet. Detayları sonra konuşuruz."

"Herkesi bırakıyor musunuz şimdi?" Azra şaşkınlıkla Reha'ya baktı.

"Sağır mısın?"

Metehan tereddütle bana baktı, sonra kaşlarını çatarak Azra'ya kilitlendi. Reha Metehan'a bakıp "Kabul edecektir merak etme," dedi. Azra için mi demişti? Hayır, ona kabul etme hakkı tanımaz.

"Yankı neler oluyor?"

Azra koluma dokunduğunda ona dönüp gülümsedim. "Seni kurtarıyorum."

Kaşlarını çattı, ela gözleri nemliydi. "Ne demek bu?" Onu tehlikeye mi atıyordum? Sustum, cevap vermedim. Çünkü konuşursam eğer temeli çürük bina gibi dayanamayıp yıkılacaktım. İlkan aşağı indi ve "Oyun bitti. Adamlar girecekler şimdi," dediğinde kalbim gürültüyle sallandı.

"Arkadaşların yaşıyor merak etme bücür. Bir iki sıyrık almış olabilirler tabii," dedi bakışlarımı görünce.

"Uçak on dakika sonra hazır."

Reha bana göz ucuyla bakıp "Sana bir kıyak daha yapayım. Vedalaşman için iki dakikan var. Bana olan borçların artıyor," dedi ve sağlık malzemelerinin bulunduğu odaya gitti. Hemen arkasından Metehan onu takip etti. Azra'ya döndüm, gözlerinde yaramazlık yapınca ailesinden gizlenen bir çocuğun ifadesi vardı.

51 METRE: VEYL-Ü LEZÂ  +18Where stories live. Discover now