11. LİSE

43 2 2
                                    

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.


Düşüncelerime sirayet eden uğursuz huzursuzluk, retinamdan anlamsızca akıp giden ve zihnim için hiçbir anlam ifade etmeyen yol gibi bedenimin altından kayıp gidiyordu. Başımı cama yasladım, kendi kaderlerinin yolunu çizip yansımamın koynundan aşağı süzülen yağmur damlalarının yoluna uzaklara dalan bulutlu gözlerle baktım. Yüzümü yalayan ışık, gözlerimin ışığını azaltıyor ve görüşümün bulanıklaşmasına neden oluyordu.


Yavaş ama seri adımlarla yürümeye devam ettim. Yağmurun toprakta bıraktığı taze ıslak çimen kokusu burnumu dolduruyor, etrafımı bir sis gibi saran soğuk tenimi ısırıyordu. Gökyüzü ateşin göğe yükselen dumanın kül rengine hapsolmuş gibi içine dönük ve karanlıktı.

Çıplak ayaklarıma saplanan buz gibi suyla birlikte durdum. Saklanan bir çocuğun etrafı gizlice izlemek için başını saklandığı yerden çıkarıp etrafa bakması gibi uzuvlarını yoğun sisin arasından uzatıp beni seyreden salıncak ve kaydırak, uzun ve sık ağaçlar tarafından çevrelenmiş ada gibi terk edilmişti.

Yürümeye devam edeceğim sırada bir inilti duymamla olduğum yerde kalakaldım ve dikkatle dinledim. Bu küçük bir çocuğunun acı dolu inlemesiydi. Ellerimi etrafıma sarıp yürümeye devam edip paslı bir tabela görmemle tekrar durdum.

Yaşam Parkı, 50 m ileride

Beşin yanındaki sıfır karalanmış yerine bir yazılmıştı. Acı dolu iniltiyi tekrar duymamla irkilip başımı çevirdim ve elimi başıma götürdüm.

"Hay sikeyim."

"Benim hatam, pardon."

Ne olduğunu anlamaya çalışırken İlkan şoför koltuğuna elini sallayıp "Niye verdiniz şuna direksiyonu? Düz yolda araba kullanamayacağını hatırlasaydım sana vermezdim," diye isyan edince Ekin aynadan İlkan'a baktı.

"Sana inat yaptım. İyiki yapmışım. Hatta dur, bir daha yapayım."

Reha kafasını geriye atıp nefesini verince Metehan yüzünü sıvazladı. Kaşlarımı çatıp kollarımı etrafıma sardım.

"Susar mısınız artık?"

"Düz yolda araba kullanamıy..."

"Ağladın diye yorumladım."

"Bundan sonra ben kullanacağım şunu."

"Kudurdun diye yorumladım."

"Biraz daha tartışmaya devam ederseniz sikileceksiniz diye yorumladım."

Reha kızgın gözlerle Ekin ve İlkan'a bakınca Ekin elini dudaklarına götürdü. Bunu gülmemek için yaptığı belliydi. Yüzümü buruşturup bakışlarımı cama çevirdim ve arkamda kalan seslere kulak tıkadım. Zihnim karmaşık ve uykuluydu. Ense kökümden başlayan ağrı dikişlerime vuruyor ve haince sızlatıyordu.

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Aug 01, 2023 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

51 METRE: VEYL-Ü LEZÂ  +18Where stories live. Discover now