[13]*Gariplik*

5.7K 240 166
                                    

Birşey farkettim. Ben 1 haftadır çok rahatım. Vallaha. Çağan benimle hiç uğraşmıyor. Uğraşmayı bırak, ağzını açıp bir kelime bile etmedi. Hafızasını mı kaybetti? Gökten kafasına kendisi kadar taş düştü? Eniştesi doğurduda hala şaşkınlığını mı atamıyor?

Şuan acayip saçmaladım. Ben bu halleri hiç normal görmüyorum. Sanko bomba bir olayın öncesiymiş gibi. Sevdiğimden değil ama bu Çağana cidden birşeyler olmuş. İyice suskunlaşmış, tenefüse bile çıkmıyor. Sadece ve sadece düşünüyor. Ben benimle oturunca Çağan benimle fazla uğraşır diye düşünüyordum. Aksine normal insan gibi. Birşey yapmıyor. Keşke zihnini okuya bilsem. Neler düşündüğünü hemen anlardım. 

Neyse Banane? Bana bulaşmasında ne yapıyorsa yapsın. Böyle rahatım. İstediğim gibi okulda rahat gezebiliyorum. Her an karşıma Çağan çıkıcak diye birşey yok. Yaşasın özgürlük!

"Kimya sınavına hazırlandınmı?" Diye Alisa diğer sıradan seslendi. Ona döndüm. Birazdan sınava girecektik. Ve bende öyle bir özgüven varki, bok olmazsam iyidir.

"Evet hazırım! Eminim bu sınavdan birşey çıkacak. Ee peki sen çalıştın mı?" Diye sohbet etmeye devam ettik.

Bu sırada sınıfa Çağan girdi. Tanrım! Çok berbat görünüyor. Göz torbaları ben burdayım diye bağırıyordu adeta. Çok ama çok yorgun görünüyordu. Çok zayıf görünüyor du. Adeta çökmüş tü. Ve ilk defa galiba okula geç gelmişti.

Gelip yerine geçti. Alisa "noluyor?" Dermiş gibi kafasını salladı. "Bilmiyorum" diye omuz silktim.

Ardından önüme döndüm. Çağan kafasını sıraya koymuş ve gözlerini kapatmıştı. Zilin çalmasıyla, hocanın sınıfa girmesiyle birazcık gerilmiştim.

Sanki biz sınava değilde, sınav bize girecek gibiydi.

***
Zil çaldığında hoca sınav kağıtlarını toplamaya başlamıştı. Nefesimi dışarıya verdim. Biraz zor olsada iyi geçmişti.

Çağana hızla ayağa kalkarak sınıftan çıkmıştı. Takmayarak kalemimi çantama koydum.

"Hadi gidelim" diyen Alisaya döndüm.

"Nereye?"

"Cehenneme! Tövbe tövbe. Hadi dışarı çıkalım öğle arası" dediğinde ayağa kalktım. Sınıftan çıktık.

Önce kantine gidip birşeyler atıştırdıkdan sonra kolidorda gezmeye başladık. Bu sırada Alisa Netflixden izlediği bir diziyi heycanla anlatıyordu.

İyice ona odaklanmıştım. Dizinin konusu gerçekten de sarıyordu. Bu diziyi yazdım bir kenara.

Aniden birinin omzuma çarpmasıyla geri sendelendim. Sinirle kafamı kaldırdım.

"Önüne baksan-" Çağanı görmemle olduğum yerde kaldım.

"Pardon bilerek olmadı" dedi ve hızla yanımızdan geçip gitti. Hayatımda yaşadığım en büyük şoku yaşamış olabilirdim.

Çağan bırak pardon demeyi, açıklama hayatta yapmazdı. Ciddiyim. Çağana birşey olmuştu. Ve buda bana karşı olan haraketlerinin kanıtıydı.

Tamam zorbalık yapmaması güzel ama. Noldu birden bire?. Ne değişti?. Bu fazla meraklılığım başıma bir gün bela olucak.

Şaşkınlıkla Alisaya baktığımda ona bana aynı tepkiyle bakıyordu.

"N-noldu az önce?" Dedim. Alisa ise konuşmayı bırak sesini bile çıkarmadı.

***
Aradan bir süre zaman geçmişti. Çağan hala garip davranıyordu. Hep yorgun ve düşünceliydi.  Dersin ortasında gözlerini bazen bana dikiyordu. Gözünü kırpmadan bakıyordu.

İçimdeki meraka engel olamıyordum. Ve şimdi bir mallık yapacaktım. Başıma birşey gelebilirdi, yada durduk yere belayı kendime çekiyordum.

Çağanın sınıfta tek olduğundan emin olduktan sonra sınıfa girdim. Etarfta kimselerin olmaması güzel bir avantajdı.

Çağan öylece bana bakıyordu. Biraz ani olduğu için kısa bir an şaşırmıştı.

Sırasına yaklaştım tam önünde duruyordum. Sorar gözlerle bakmaya başlamıştı.

"Neden böyle yapıyorsun?" Diye sordum.

"Ne yapıyorum?" Dedi. Nefesimi dışarı verdim ve gözlerimi elalarına diktim.

"Bana karşı olan davranışların.." diyip durdum. Sustu. Birşey diyemedi ve sustu.

"Sana gel bana zorbalık yap demiyorum ama.." dedim devam ederek.

"Bana karşı olan davranışların bir anda değişti. Daha nazik ve saygılı davranmaya başladın. Sadece soruyorum. Ne değişti?.." dedim. Uzun bir sessizlik vardı. Çağan gerilmişti. Cevap vermek gibi niyetinde gözükmüyordu.

"Cevap ver! Ne değişti ha söylesene!" Dedim sabrım tükenmiş gibiydi. Ne olduğunu öğrenmezsem çıldırırdım herhalde.

"Söyle Çağan! Yoksa bana acıyor musun? Yada bir oyun kurdun ve oyunun tıkırında gidiyor ha!" Dedim sesimi yükselterek. Yutkundu. Kafasını hayır ablamda salladı.

"O zaman ne amına koyayım ne!?" Sabrım tükenmişti artık. Gözlerini kapattı ve nefesini dışarıya verdi. Gözlerini açtı ve gözlerini doğrudan gözlerime dikti. Dudaklarını araladı.

"Sana aşığım"

Kestik! Lütfen sövmeyin

Yazım yanlışları için özür dilerim

Derslerim yoğun olduğu için bölüm atamıyorum.

En heyecanlı yerinde kestim

Gördüğünüz üzere Çağan bu sefer gerçekten aşık olmuş.

Peki Tuana ne yapıcak?

Onu sevicekmi? Affedicek mi?

Hepsi yeni bölümlerde.

Yeni bölüm 70 oyda kalın sağlıcakla!

Takıntılı ZorbamWhere stories live. Discover now