Nineteen

3K 181 18
                                    

Flashback bölümüyle karşınızdayım. Yazmaya üşenmediğim bir gündü kdkdkd.

Oylarınızı eksik etmeyin lütfen✍️

"☘️Uzaktan seveceğim haberin olmayacak...☘️"

_____

ŞAHİN BATI TANIŞMA...

Yanımdaki arkadaşla fırından çaldığımız ekmeği bölüşürken bir anda karnımın guruldama sesiyle birbirimize baktık.

Aynı anda bir kahkaha patlatırken elimi karnıma koydum. Yanımda benim gibi sokakta yaşayan bir çocuk vardı. Her gün neredeyse farklı çocuklarla tanışıyordum ama bu tanışma uzun süreli olmuyordu. Çünkü bizim gibi sokakta yaşayan çocuklar bir yerde sabit kalmazdı.
Semt semt, mahalle mahalle gezer kalacak boş bina, yiyecek içecek bir şeyler arardık. Birbirimizi tanımasak bile her zaman aramızda bir bağ oluşurdu. Sanki yıllardır tanışıyormuşuz gibi.

Belki de aynı kaderi yaşadığımızdan kaynaklıydı bu durum...

" Ekmek de baya tazeymiş."

İsminin Taha olduğunu öğrendiğim çocuk ekmekten kocaman bir ısırık alarak konuşmuştu. Bende iştahla yemeye başladım. Bizim için bu taze ekmek ziyafet demekti.

Üstümüzdeki kıyafetler yırtık ve tozluydu. Yüzümüzde is'ten tozdan siyah lekeler vardı. Vücudumuzda yer yer morluklar ve yaralar da mevcuttu.

Ama nedense her şeye rağmen neşeliydik. Neşemizi hiç kaybetmiyor eğlenmesini biliyorduk.

" Bu mahalleden misin sen?" diye sordum. Ağzındakini çiğnerken kafasını iki yana salladı.
" Yok, dün geldim buraya yarın da gidiyorum."

Bu böyleydi işte. Her gün başka bir yer. Karnını doyurabileceğin yeri bulman lazımdı. Ben onlara göre biraz daha şanslıydım. Beni arada bir evine misafir eden birisi vardı. Asiye ana...

Bu yüzden ben buradan başka bir yere gitmiyordum. Benim gibi bir kaç çocukta gitmiyordu. Asiye ana sayesinde.Bize çok yardım ediyordu. Kendisi emekli bir sınıf öğretmeniydi. Bana okuma yazmayı öğreten kişiydi aynı zamanda. Çok geç öğrenmiştim ama öğrenmiştim. Ona ne kadar minnet duysam azdı.

" Senin buradasın sürekli sanırım." dedi ekmeğinin son lokmasını ağzına atarken. Ağzımdaki lokmayı çiğnerken kafamı salladım.
" Sana bir şey soracağım" dedi bana dönerek. Merakla ne soracağını bekledim.

" İlçenin çıkışında bir yerde büyük bir kumarhane varmış biliyor musun?" diye sordu. Mafya gibi adamların kapısında nöbet tuttuğu önünden bile kimsenin geçmesine izin verilmeyen kumarhaneden bahsediyordu. Zaten bu sebepten dolayı ilçenin çıkışına yapılmıştı. Göz önünde olmayan herkesten uzak yere.

" Biliyorum." dedim devamını getirmesini belirterek.
" Var mısın oraya gidip kasayı patlatmaya?" dediğinde kendimi tutamayarak kocaman bir kahkaha attım. " Deli misin oğlum, İçeri bile giremezsin ne kasa patlatması?"

Gülmeme sinir olmuş gibi yüzüme bakıp göz devirdi." Niye giremeyelim buluruz bir yolunu sen var mısın yok musun onu söyle."

" Biz kasayı mı patlatırız yoksa onlar bizim kafamızı mı patlatır bilemedim" dedim elimle hayali silah işareti yaparak. Yüzü alaya bürünürken " Korkaksın lan sen, anlaşıldı" dedi, küçümser gibi bakıyordu.

" Hadi lan ordan kim korkak!" dedim aksi bir sesle.

" Korkaksın tabi amına koyayım." dedi o da aksi bir şekilde. " Denemiyorsun bile."

PALYAÇO  [GAY] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin