Thirty three

2.1K 165 78
                                    

Önceki bölümde bahsettiğim Şahin'in Batı'ya verdiği imzalı mendil değil,imzalı kol düğmesiydi.Sonradan aklıma geldi.Hiçbiriniz de uyarmıyosunuz dikkatsizler sizi fjdkdkdkdk.Düzeltmeye üşendim kalsın öyle.

"☘️Huzurumun sebebini sordular,gözlerini anlattım...☘️"

_____

" Batu yavaş yesene elinden alan mı var?" Murat yanındaki bedene sitemle söylenirken, Batuhan ağzı tıka basa dolu, hatta ağzından yemek parçacıkları düşerken Murat'a baktı ve ağzındaki yemekler yanağını doldurmuşken gülümsedi.

" Çok acokmoşom." deyip çayını yudumladı. Ağzındakileri yuttuğunda  " Dün de pek bir şey yiyememiştim." dedi bu sefer anlaşılır bir şekilde.

Bugün hepimiz bir aradaydık.Tam elli kişi yan yana ikili uzun masanın etrafında toplanmış kahvaltı yapıyorduk.Tabiki iki kişi hariç;Tekin ve Recep abi.

O günden sonra Recep abinin Şahin'den izin alıp tekrar memleketi Rize'ye gittiğini öğrenmiştim.Kafasını toplaması ve olanları düşünmesi için iyi bir süreçti.Fakat Şahin'in söylediğine göre geri gelip gelmeme durumu daha belli değildi.'Belki de hiç geri dönmeyebilirim dedi' demişti Şahin.Bu içimi burkan his yüzünden tam anlamıyla rahat değildim.

Umarım dönerdi...

Murat ona hafif bir tebessümle bakarken masaya Şahin'in geldiğini herkes ayağa kalkmaya yeltendiğinde farketmiştim.

" Oturun kalkmayın, günaydın herkese." Şahin elini havaya kaldırıp kalkmamalarını söylediğinde herkes tekrar yerine oturdu.Herkes aynı şekilde 'günaydın' dileklerini iletirken sevgilime bakıp gülümsedim.Üzerinde siyah tişörtü ve siyah kot pantolonu vardı.O da bana göz kırptığında yüzümdeki gülümsemeyle tabağıma kahvaltılık alıp yemeye başladım.

" Batı şu salamı uzatsana." Yanımdaki Zafer'in ricasıyla sol tarafımda duran salam tabağını ona uzattım.
" Eyvallah..." deyip elimden aldı.Arada bir kaçamak bakışlarla.Şahin'e bakıyordum.

Şahin'le yan yana oturmamıştık çünkü ben bilerek ondan uzağa oturmayı tercih etmiştim.Her dakika,her saniye dip dibeydik zaten.Biraz uzak kalayım ki beni özlesindi öyle değil mi? İlişkimiz sıkıcı bir hâl almasın.

" Elinize sağlık bu arada arkadaşlar her şey çok lezzetli gerçekten." Ebru ve Serkan'a yönelik konuştuğumda Ebru gülümseyerek gururla kızıl saçlarını arkaya savurdu.

" Afiyet olsun, çünkü benim elim değdi ondan.Sadece abim yapmış olsa bu kadar güzel olmazdı inan."

Serkan'ın yüzümde herzaman ki 'herkesten nefret ediyorum' ifadesi varken kardeşine kafasını iki yana sallamakla yetindi.

" Şahin abi sana bir şey sorabilir miyim?" Şahin çatalındaki omletini ağzına atarken " Sor tabi Serkan." dedi.Serkan ve Ebru Şahin'in çok eski tanıdığı oldukları için diğerlerinin aksine 'patron' değil 'abi' diye hitap ediyorlardı.Bu tabiki aralarındaki samimiyetle de âlâkalıydı.

" Tekin, nereye gitti biliyor musun?Kimseye bir şey demeden gitmiş.En azından güvenliği için konumunu bilmemiz gerekmez mi? "

Şahin elindeki çatal ve bıçağı masaya bırakıp geriye yaslandı.Masadaki çayını eline alırken
"Tekin yurt dışına gitti,ben nereye gittiğini biliyorum.Ayrıca yanında da yeterince adam var endişelenme." dedi.

Serkan " Ne endişeleneceğim onun için abi?İnsani bir duyguyla sordum tamamen." dediğinde Ebru gözlerini hızlı hızlı kırpıştırıp abisine baktı gülümseyerek.

PALYAÇO  [GAY] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin