Chapter:37

1.9K 165 10
                                    

Chapter : 37

Multimedia: Başrol üç karakterimiz. Ahn Miryo, Seo Jung Hoo, Baekhyun..
○●○●○●○●

Ne zaman doğru yöne gitsem, kendimi bundan daha kötüsü olmaz diye düşünürken buluyorum. Doğrularımın her zaman böylesine yanlış olması, her zaman kötü sonuçlar doğurması sadece benim hatam olmamalı. Hastalıklı beyne sahip bir insanın doğru düşündüğü ne zaman görülmüştü ki? Ben bundan ötesi değildim. Hasta bir beynim vardı ve yaptığım ve yapacağım tüm kötü şeyler iradem dışımda gelişiyordu.

Fakat bu sefer farklıydı.

Baekhyun'a tamamen kendi isteğim ve irademle gelmiştim. Tamamen kendi isteğimle zarar vereceğimi düşünüyordum. Benim tarafımdan yaralanacağını ve bunu tüm ömrü boyunca üzerinde bulunduracağını, hiçbir zaman unutamayacağını bildiğim halde ona gelmeyi tercih etmiştim. Bir insanın sevdiği bir insana zarar verecek olmasına rağmen yaklaşmasına ne denirdi? Çünkü ben tamda bunu yapıyordum. Onun kalbini kıracak ve bir daha tamir edilemeyecek bir hale getireceğimi bildiğim halde, onunla aynı yatakta uyumayı bile göze almıştım.

Daha ne kadar adi bir insan olabilirdim merak ediyordum. Ona delicesine zarar vermek istemesem de bunun olacağı ihtimali göz ardı edilemezdi.

“  Uyku tutmuyor mu? " 

Gözlerim açık bir şekilde kendimden daha iç karartıcı olan tavanı izlemeye devam ederken yanağımda hissettiğim yumuşak parmak ve kısık sesle konuşması yüzünden ona dönmek zorunda kaldım. Perdeleri olmayan pencereden içeriye sızan ay ışığı tam da Baekhyun'un yüzüne vuruyordu.

Neden bu kadar saf bir güzellikte olmak zorundaydı? Ona bakarken kalbimin yerinden çıkacak olma ihtimaline dayanamıyordum. Sinir bozucuydu. Fazlasıyla..

"  Seninle uyursam rahat bir uyku çekerim diye düşünmüştüm ama pekte öyle olmadı. Tch! "

Onunla dalga geçmek her zaman keyfimi yerine getirmiş olsa da bu sefer işe yaramamıştı. Fakat yine de gülümsedim. Baekhyun bunun sahte bir gülümseme olduğunu anlamadı. Anlayabilme ihtimali olduğunu da sanmıyordum. Onun yanında çok sık gülümsememiştim şimdiye kadar. Sahte mi yoksa gerçek mi anlayabilecek kadar beni tanıyor muydu ki?

"  Rahat bir uyku çekmen için sana bir yöntemden bahsetmem gerekiyor sanırım. " 

Baekhyun'un kendiyle övünür, oldukça beğenmiş hali ortaya çıktığında bakışlarımı yeniden ona çevirdim. Her zaman böyle olmak zorundaydı, değil mi?

" Neymiş o? “ 

Pek meraklı gözükmemeye çalışarak çenem havada bir şekilde sordum, Baekhyun gülümsemeye devam ederken.

" İşte bu. “ 

Sözünü bitirir bitirmez kendimi bir anda kolları arasında, iki büklüm sıkışmış bir halde bulunca ne yapacağımı cidden şaşırmıştım. Bir süre Baekhyun'un keyifli kıkırdamalarını dinlemek zorunda kaldım.

" Sıcak bir sarılmanın açamayacağı bir kapı yoktur. Buna uykuda dahil. “ 

Baekhyun çenesini, başımın hemen üzerine yerleştirmekle uğraşırken kendimi ondan uzaklaştırmamak için büyük bir mücadele vermiştim. Ona bu kadar alışmamam gerektiğini biliyordum. Gün geldiğinde ve herşeyi öğrendiğin de yüzüme bakarak benden nefret ettiğini söylediğin de ne yapacaktım?

“  Neden bundan faydalanıyormuşsun gibi bir hisse kapıldım? “ 

Dirseğimle sertçe boşluğuna bir tane geçirdiğim de kıkırdamaları daha da büyüyerek ağız dolusu bir kahkahaya dönüştü. Uzun bir süre kahkaha atmaya devam ederek bana sarılmayı bir an olsun bırakmadan sakinleşmesini bekledim.

She is a Rainbow. / OMS / (✓)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin