2. Bölüm (Kör İnsan)

94 24 32
                                    

İyi okumalar :)

İyi okumalar :)

Ups! Gambar ini tidak mengikuti Pedoman Konten kami. Untuk melanjutkan publikasi, hapuslah gambar ini atau unggah gambar lain.

***

Ups! Gambar ini tidak mengikuti Pedoman Konten kami. Untuk melanjutkan publikasi, hapuslah gambar ini atau unggah gambar lain.


***

  Biz insanlar kuşlar gibi uçtuk, Balıklar gibi yüzdük, böcekler gibi kazdık ama İnsan olamadık.

***

  Sabah kalktım, üstümü değiştirdim ve aşağı indim. Saat kaçtı, açıkçası hiç umrumda değildi. "Günayy... dınn." Bir an afalladım. Annemle babam kahvaltı yapıyordu ve yanlarında Ada vardı. Şey bu normal zamanlarda normal olabilirdi ama mutlaka haberim olurdu. Süperiz olabilirdi ama dün olan konuşmadan sonra pek içler açıcı bir sürpriz değildi.

"Uykucu uyandı demek." Annemi takmadan her şey yolunda imajı vermek için gülümsedim. "Amman." Elimi salladım. "Zaten doğru düzgün uyumuyorum uyuduğumda da bırakın öğlene kadar uyuyim."

Ada araya girdi. "Saat 8:24" şaşırmış gibi yaptım. "Vayy canına. Çok geç, ben nasıl bu kadar uzun süre uyurum?" Ada güldü. "Hadi uykucu kahvaltı yapta çıkalım."

Kesin dün gece uyumadan önce ona söyleyecek bir yalan düşündüğümü düşünüyorsundur tabii ki düşündüm... Öhm. Bu Bir yalandı, ne?  Bana öyle bakma dün çok yorgundum iyi bir uykuya ihtiyacım vardı sıkıntı yok, buluruz bir şeyler.

"Ben bizimkilere yardım etseydim, hani dükkan açılışını az kaldı ya." Maalesef babam benim bu bahanemi de yıktı. "Gerek yok, sen arkadaşına git. Bak seni bekliyor saat 7.00'den beri. Zaten pek bir şey kalmadı, kalanlarda senin yapabileceğin şeyler değil." Ada'ya son model Bir seni sonra halledeceğim bakış attım ve; "Peki babacığım. Zaten geç kalmam." deyip masaya Ada'nın yanına oturdum. "O kadar da erken gelmeyiz bence." dedi. Ailem Ada'yı uzun zamandır tanıyordu ve Ada ailem üzerinde bana karşı bir zafer elde etmişti bile.

Ona doğru eğildim ve kulağına fısıldadım. "Ne yapmaya çalıştığını anladım ama ben konuşmadığım sürece beni konuşturamazsın." Gülümsedi, ağzına bir zeytin attı ve bana döndü. "Bak seni konuşturmanın yolunu biliyorum. Konunun içinde Alex'in hiç tahmin etmediğim bir alakası olduğunun ve bunu seni mutlu ettiğini de biliyorum." Bı an afalladım o haklıydı ama nasıl? "Sen... nasıl?"  Ağzına bir zeytin attı ve bana döndü. "Unutma tek gözle kuru sen değilsin ve söz konusu sen olunca en iyi okurda benim." İyi ama gözlerim ve Alex'in arasında nasıl bir bağ vardı ki? Bu çok saçmaydı kesin işin altında bir şey vardı da bana söylemiyordu. Küçük bir hain vardı. Dün Alex ile birlikte olduğumu kulağına fısıldamıştı. Gülümsedim. "Bundan hiç şüphem yok güzelim." Beni asla konuşturamaz.

Kahramanlara İnanır Mısın¿Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang