***
Bir söz verdim mutluluğa;
Gözlerim ile ihanet ettim.
Bir söz verdim hayata;
Ölüm ile ihanet ettim.***
Akşam yemek yedikten sonra odama çekildim ve tahmin et ne yapıyorum? Tabii ki sevgili dostum Ada'yla hiç bilmediğim bir konu hakkında telefonda konuşuyorum. Peki konu ne? Tabii ki Hyun Su ve motoru.
Sen de mi aynı şeyi düşündün?
Tebrikler.Yatağa uzanmış, bir elim ensemdeydi, bir elimleyse bilekliğimle oynuyordum. Telefon karnımın üstünde; Ada'yı dinliyor gibi yapıyordum.
Kutlu arkadaş Asya.
Söyledikleri arasında sadece, "Ayy motor çok iyiydi. Bir araba geldi ve yana kaydırdı. Rüzgar geliyor ve kasktan taşan saçlarıma değiyordu. Ahh o ses" gibi şeyler dedi. Geri kalanını anlamadım. Lütfen sorgulama. Bir sürü şey dedi. Yok vites, yok susturucu, kask, viraj...
İyi tarafından bakalım son dediği cümleyi tamamen anlamıştım. "Hyun Su'nun elleri çok iyi görünüyordu." Bu cümleyi duyunca yüzümde hafif bir serseri gülümsemesi oluştu. Sonra ona acayip sinirlenmemi sağlayacak o cümleyi söyledi. "Her neyse ben ayrılıyorum kesin ne dediğimi anlamadın."
Lan salak o zaman neden sabahtan beri anlatıyorsun?
Telefona bir süre öldümcül bakışlardan attım. Karnımın üstünde durduğu için komik göründüğüne emindim.
"Haklısın güzelim görüşürüz." Telefonu yüzüne kapattım, bundan nefret ettiğini biliyordum. Ufak çaplı bir intikam.
'Arama sonlandı.' yazısına baktım. Oha! Tam 1 saat 5 dakika 48 saniye konuşmuştuk.
Topu topu 10 dakika sürmüş bir yolculuk ve o gelip bana bir saat anlattı mı? Geçirdiği her dakikayı her detayına göre anlatsa yine yaklaşmaz süre. Ama yok, Ada ve motor aşkı. Normal davranacağım.
Aşağı bizimkilerin yanına gittim. Film izliyorlardı. Beni görünce annem şakaya vurdu. "Oo, odasından çıkmış bizim yabani Ergenus." Ada'nın tırtıklı bakışından attım. "Ya anney!?" babam araya girdi. "Ney?" ve somurtarak karşı koltuğa geçtim. Annem ve babam benimle dalga geçmeye devam ederken ben filme takıldım. Bir adam dünyanın öbür ucuna gidiyor, bir kıza yardım ediyor, sonra anlamadığım bir şekilde eski ülkesine dönüyordu ve evet kız yanındaydı. O ne, onlar öpüşüyor mu?
YOU ARE READING
Kahramanlara İnanır Mısın¿
Teen Fiction18 genç düşün. Birinden farklı yetenekleri olan 18 geçen. Ama normal yetenekler değil. zihin okumak, hayvanlarla konuşmak, yenilmezlik vesaire. Bu gençlerin Yok olmanın eşiğindeki adalet için savaştığını düşün. Adalet savaşçıları... Bir araba tüm h...