Kahramanlara İnanır Mısın¿

ÖZEL BÖLÜM (+18 Smut!)

Öncekile bu banim tarafımdan yazılmış bir bölüm olsada edalicilveliii ye ait bir kugunun bölümüdür. Kahramanlara inanır Mısın'a da katmak istedim çünkü yazdığım çoğu bölümden daha iyi hdndndnnd. Bu bölüm ve dahasini kurgusunda bulabilirsiniz. Bazı anlık, planlanmış değişiklikler var. Keyifli okumalar.

{Lütfen yaşlara fakza takılmayın bu detayı bölüm bittikten sonar fark ettim. :) }

(Emoji den sonra anlatıcı değişiyor.)

Aşk nedir? Zehir, şarap, oyun kimine göre kaçış... Olabilir. Şiirler bu konuda çok şey anlatır. Siz hangisini okudunuz bilmem.

Aşk birbirini seven iki insan arasında yaşanır. Aralarında ırk, yaş, din yahut cinsiyet kalmaz. Aşk farklı yüzlerle herkese ulaşır. Kimisi kaçmayı seçer yıpranır, kimisi boyun eğer ezilir, kimisi kabul eder işte sadece o sevilir.

Ben şimdi sana iki aşığın hikâyesini anlatacağım.

Kimler mi? İsimlerini ben de bilmiyorum. Onlar sana söyler. Ama onlarla ilgili kimsenin bilmediği bilgiler verebilirim.

Mesela biri var. Çok sever geceyi. Çocukken güneş onu çok yakmış. Tek dostu olmuş gece. Ama gene güneş kurtarmış onu, bir çift göze saklanarak. Masalları da sevmez mesela. Onun okudukları hep kötü sonla bitmiş. Kral annesini ve babasını almış ondan.  Siz nasıl masallar okudunuz bilmem ama unutmayın; okuduğunuz masalları yaşarsınız.

Diğeri ise masalları çok sever. Kurtuluşuna uzanan yol gibidir onun için masallar. Ama beyaz atlı prenslere değil ejderhalara, cadılara inanır. Bir cadı ona göre kılıç tutan bir ahmaktan daha güçlüydü. Bir elf ona göre uzun saçlı sarışın prensesten daha güzeldi. Bir dev kraldan daha üstündü. Yaşlı bir âlim herkesten bilgeydi. O masallarda kötü karakterleri severdi. İyi karakterler zaten masal diyarında kazanıyordu. O zaman gerçek dünyaya kötüler kalırdı.  İnsanlar gerçek dünyayı okusa masallardan keyif almazdı ki. Bir şeylerin ters işlemesi gerekirdi.  Peki ejderhaların, büyücülerin, kötü meleklerin onu kurtaracağı kişi kim miydi? Şu an aşık olduğu yüzün başka bedendeki hâli. 

Evet, onun travmaları, kabusları olan yüz ile şu an aşık olduğu yüz aynı. Farklı kişiler ama aynı yüzler. Onun aşk için vereceği en büyük fedakarlık çocukluğunu yakmasıydı. Ya da nefretle zehirlemesi mi demeliyim?

  Ama sana bir detay vermeyi unuttum. Fakat bu detayı şu soru ile açıklayabilirim.

Genelde erkekler mi aşık olur kadınlar mı?
İkisi de mi?

Peki genelde aşık olunan taraf kimdir?
İkisi de mi? Eh doğru.

Peki bir erkeğe kim aşık olur?
Ne, neden bunu kısıtladın? Bir erkeğe sadece bir kadın mı aşık olur?

Peki aşk isteyerek mi olur? Kime olacağını kim seçer? Tanrı mı? Pekii Tanrı'nın cinsiyeti nedir?
Haşa bir şey çarpıtmıyorum.

İşte bu iki aşığın aşkınında bir cinsiyeti yoktu.

Hala mı günah? Peki... hiç günahı olmayan, tek bir hata dâhi yapmamış insanlar lütfen okumayı bıraksınlar. Burası günahkârlar bölgesi, onlara göre değil.

Hala benimle olduğunu görüyorum. O halde devam edelim. Bir kuşevinde tekrar bir gece vakti oturan sohbet eden iki genç var. İlerle biraz daha göreceksin. Onlar anlatacak sana hikayenin geri kalanını ben yoruldum.

🌙 (Ay bugün çok güzel.)

Tezgaha eğilmiş, bize sıcak kakao hazırlıyordum. İdın, resmen çikolataya bağımlıydı. Ve bu zararlı ama onu mutlu ediyordu. Eh bende bunun karşısında boyun eğiyordum. Aldığımız her nefes bile bizi zehirlerdi, bazen keyif aldığımız şeyleri yapmak daha iyi olabilirdi.