Bölüm 8

391 73 17
                                    

Mert'i kalabileceği uygun bir motele yerleştirdikten sonra Ela, hızla eve gitmişti. Bahçe kapısından eve girip annesine görünmeden odasına çıkmak isterken annesi biranda salondan çıkıp karşısına dikildiğinde irkildi.

"Neredeydin?" diye soran Sevim Hanım'ım yüzünde sert bir ifade vardı.

Ela yutkunarak derin bir nefes alıp "Koşudaydım" dediğinde annesi "Geç kaldın, kahvaltı saatini kaçırdın" dedi.

"Evet, bugün biraz daha uzun mesafe koştum" diyen Ela elini ensesine atıp terleyen saçlarını teninden uzaklaştırırken "Çıkıp duş almam gerek anne, pis kokuyorum" dedi.

Annesini geçip merdivenlere yönelirken Sevim Hanım arkasından "Akşama misafirlerimiz var" diye bildirdi.

Merdivenlerin yarısında arkasına dönen Ela "Misafir mi? Ama ben akşam dışarı çıkacaktım" dediğinde Sevim Hanım, geldiğinden beri bir kere olsun akşam dışarı çıkmayan kızına kaşlarını çatarak baktı.

"Akşam dışarı mı çıkacaktın? Kiminle?" diye sorduğunda Ela hızla "Geçen gün sahilde tanıştığım arkadaşlarla" diye cevap verdi.

Annesi "İsimleri ne?" diye ısrar ettiğinde Ela "Ayça ve Merve anne" diyerek aklına gelen ilk isimleri sıraladı.

"Daha önce hiç duymadım, hangi ailenin çocukları" diyen annesine gözlerini deviren Ela "Biz de yeni tanışıyoruz anne. Henüz kimin soyundan geldiklerini öğrenecek kadar vaktim olmadı" diye karşılık verdi.

Annesinin yüzü öfkeyle kararırken Ela yaptığı hatayı fark ederek yutkundu. "Konuşmana dikkat et küçük hanım, yine haddini aşmaya başladın" diyen annesine hızla bir özür mırıldandı.

"Arkadaşlarını ara ve iptal et. Bu akşam misafirlerimiz var hiçbir yere gidemezsin" diyen annesi arkasını dönüp gittiğinde Ela ağzının içinde "Lanet olsun" diye homurdanıp odasına çıktı.

Duş aldıktan sonra üstünü giyinirken telefonu çalmaya başladığında komodinin üstündeki telefona koştu. Mert'in aradığını görünce "Sevgilim" diyerek telefonu cevaplarken gülümsedi.

"Ne zaman çıkacaksın?" diye soran Mert'in sorusuyla yüzü düştü.

"Mert bu akşam misafir geliyormuş, çıkamayacağım" dediğinde genç adam "Şaka yapıyorsun değil mi?" diye sordu.

Ela kısaca "Hayır" diye cevap verdiğinde Mert "Ela sadece bu akşam buradayım. Yarın öğlen geri dönüyorum" dedi.

Genç kız sıkıntıyla "Biliyorum ama..." demişti ki Mert lafını kesti."Çok güzel bir restoranda bize yer ayırttım. Baş başa güzel bir yemek yeriz diye düşünmüştüm"

Genç adamın söyledikleriyle Ela kaşlarını çattı. Daha önce Mert ile bir restoranda yemek yememişlerdi. Gittikleri en iyi yer okulun yakınındaki köfteciydi.

"Sen bir restoranda yer mi ayırttın?" diyerek gülümsediğinde Mert "Evet bebeğim, senin için" diye karşılık verdi.

Alt dudağını kemiren Ela kararsızca odasının kapısına baktı. Yine "Bilmiyorum" diye fısıldadığında Mert "Bu akşam son kez görüşeceğiz, tatil bitene kadar bir daha birbirimizi göremeyeceğiz" diye hatırlattı.

İç çeken Ela "Tamam, saat beş gibi sana göndereceğim adrese gel. Bir şekilde evden çıkmanın yolunu bulacağım" dediğinde Mert sevinçle kahkaha atmış ve "Seni seviyorum aşkım" diyerek telefonu kapatmıştı.

Ela da gülümseyerek elini kalbinin üstüne koydu. Mert'e deli gibi aşıktı ve onun için her şeyi yapmaya hazırdı.

Saat beş olduğunda Mert, Ela'nın attığı adrese gelmişti. Sahile sıfır havuzlu villayı gördüğünde bir ıslık çalıp "Var be" dedi. Yan yana sıralı villaların bulunduğu sokakta dururken etrafına bakıp telefonunu çıkarttı. Denizden dönen, sahile giden insanlar yanından geçerken o Ela'yı arayarak karşısındaki evi izlemeye devam etti.

Sana KapıldımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin