kırk

24.2K 1.8K 326
                                    

Medyadaki sarkıyı açıın moda girmelisiniz!!

-

Arabadan inip kapısını kapattığımda, bakışlarım hızla büyük binanın üzerine çevrilmişti. Şirketin, bahsettikleri kadarıyla, gösterişli bir yer olduğunu biliyordum ama bu yer gerçekten büyük ve şık duruyordu. 

Abimin arkasından ilerleyip binadan içeriye girdiğimde, bizi büyük bir giriş karşılamıştı. Ben bir süre etrafı inceledikten sonra asansöre ilerlemiş ve binmiştik. "Beğendin mi?" Abim bakışlarını telefondan çekip yüksek bir kat numarası tuşladığında başımı sallamıştım.

"Evet, acayip büyük yermiş." Dediğim şeyle dudakları kıvrıldığında ben de gülümsemiştim. Konuştuğumuz günden beri her bir adımını özenle atıyor gibiydi ve bu hallerini özleyen benim için oldukça güzeldi bu.

Asansörden indiğimizde pek kişinin olmadığı bir kat karşılamıştı bizi. Katın bir duvarında tek bir siyah kapı ve Koray'ın adının yazılı olduğu bir kapı isimliği vardı. Oraya doğru ilerlemeye başladığımızda Koray'a ulaşmamın çok kolay olduğunu fark ederek peşinden ilerledim. 

"Bir toplantıya gireceğim birazdan, Koray'dan almam gereken bir dosya var." Abim bana bakıp konuştuğunda başımı sallamıştım. Kapıyı çaldığımızda gelmemizi seslenmişti ve içeriye adımlamıştık. Gördüğüm görüntüyle ilgiyle bakınmıştım, çok güzel bir odaydı. Ama onu en güzel yapan şey bir süre sonra gördüğüm, koltuğunda oturan adamdı.

"Selam," Abim odaya adımladığında Koray'ın masasına ilerlemiş ve istediği şeyi aramaya başlamıştı. "Selam, hoş geldiniz." Koray ile bakışlarımız kesiştiğinde az önceki mesajlarımız aklıma dolmuş ve gülümsemiştim.

"Hoş bulduk. Şu dosyaydı değil mi?" Abim elindeki tutup gösterdiğinde Koray başını sallamıştı. "Bugün Bora da benimle geldi, ben gelene kadar burada durabilir mi?" Abim Koray'a doğru konuştuğunda başını onaylarcasına sallamıştı.

"Tabii ki, istediği kadar." Bakışları ben ve abimde mekik dokurken konuşmuştu. "Tamam, eyvallah." Abim istersem onun odasında da durabileceğimden arabada bahsetmişti, bu yüzden bana sorma gereği duymadan istemişti bunu. Tabii ki kendim sıkılırım tarzı bir şey söylemiş ve burada beklemeyi tercih etmiştim.

"Ben gidiyorum o zaman, toplantıya az kaldı." Abim gerekli dosyayı alıp bize bakındığında ona, "Kolay gelsin." demiştik ve odadan çıkmıştı. 

Odasını karıştırmaya gelmiş gibi gözüken haylaz bakışlarımı gören Koray, büyükçe gülümsemiş ve koltuğundan kalkıp kalçasını masaya yaslayarak kollarını açmıştı bana. Hemen yanına ilerleyip ona sarıldığımda tamamlanmış gibi hissediyordum. Zaten temas seviyor olduğumdan, ona karşı her bir dokunuşumda iyileşiyor gibiydim.

"Nasılsın bebeğim?" Biraz geri çekilip yüzümü avuçları arasına almış ve konuşmuştu. 

"Oldukça iyi," Yanaklarımdaki elleri yüzünden biraz boğuk konuşmuştum ve onu güldürmüştü bu. "Sen peki?" Ellerinden kurtulmak istesem de bacakları arasında olduğumdan kurtulamıyordum. Sütun gibilerdi resmen, sıkışıp kalmıştım.

"Geldin ve çok iyi oldum," Dediği şeyle mümkünmüş gibi biraz daha gülümsediğimde, bir eli önce gülüşümü sonrasında saçlarımı bulmuştu. Sanırım dokunma arzumuz günden güne artıyordu. 

Saçlarımdaki eli hafifçe inip boynumun arkasını bulduğunda, yoğunlaşmış bakışlarını görebiliyordum. Bakışları dudaklarımı bulduğunda gülüşüm hafifçe solmuş ve anın getirdiği çekimle biraz daha yaklaşmıştım ona. Hiç değişmeyen o güzel kokusu anında burnuma dolmuştu bile.

VESAİRE | BXBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin