19) "Akşam Yemeği"

14.4K 1K 209
                                    

Selamınhelloooo!!

Gençler ben karakterler için model seçmedim ama isterseniz bulurum. Hatta isteklerede açığım. En alta çocukları ve fiziksel özelliklerini yazacağım. Ona göre bildiğiniz modeller varsa isimlerini yazın bende bakarım.

Medya jsbzhwnxjxn

Keyifli okumalarr

🗝️

Yemek odasına giriş yaptığımızda herkesin gelmiş olduğunu fark ettim. Bir ben ve Peker eksiktik. Ki Peker bana haber vermek için gelmişti odama kadar. Yoksa bana kalsa yemeği ayrı yer, kahvaltıyı ayrı yapar, kimseye görünmeden dışarı çıkar ve yine kimseye görünmeden eve gelirdim. Kısacası otel gibi kullanırdım burayı.

Böyle düşünmek belki saygısızlıktı ama ben hayatım boyunca bu şekilde yaşamıştım. Yurtlarda ömrüm böyle geçmişti. Ne geç geldiğim için hesap soran vardı, ne de erken çıktığım için. Bizim için endişelenende yoktu, hiç olmamıştı. Hâl böyle olunca, bu şekilde düşünmem gayet normaldi bence. Yeniliğe açık bir insan olmadığım için onlara adapte olmam, alışmam oldukça zor olacaktı. Biliyordum. Ama alışmakta istemiyordum.

Ferit Korhan bile bu kadar tutarsız değil Ahu.

İç sesime karşın gözlerimi devirdim. En olmadık zamanlarda ortaya çıkıyor, beni delirtiyordu.

Gözüm istemsizce yemek masasına kaydı. Sofrada tabiri caizse yok yoktu. Umarım kalan yiyecekler çöpe gidip israf falan olmuyordur diye geçirdim içimden. Aksini düşünmek dahi istemiyordum. Gerçi Güney Bey ve Neslihan Hanım anlayışlı insanlara benziyorlardı. Har vurup harman savuran tipler değillerdi.

Bizi gören Neslihan Hanım'ın yüzünde güller açtı desem yeridir. Kadın onca erkeğin arasında sıkılmış olmalıydı ama sorun şuydu ki, bende pek kız gibi davranmıyordum.

"Hoşgeldiniz çocuklar," dedi Neslihan Hanım. Eliyle sofrayı işaret etti. "Oturun hadi."

Peker'e bir bakış attığımda çekingenliğimi anlamış gibi Kamer'in tam karşısında kalan sandalyeyi çekti.

"Gel Ahu sen böyle otur."

Şaşırtıcı bir şekilde hiçbir şey demeden dediğini yaptım. Her ne kadar asi bir kişiliğim olsa da, bende nihayetinde insandım. Çekindiğim zamanlar oluyordu elbette. Tıpkı şimdi olduğu gibi. Gerçi her hareketini dikkate izleyen sekiz tane insan olunca, çekinmemek elde değildi.

Öylece sofraya bakarken yine Neslihan Hanım'ın sesiyle bakışlarım ona döndü.

"Nasılsın Ahu, dün gece rahat uyuyabildin mi?" diye sordu.

Hiç uyumamıştım ama onların bunu bilmelerine gerek yoktu.

"Evet."

Bir bakış attı bana. Ardından imayla gülümsedi. Bu tepkisine bir anlam veremesemde çokta sorgulamadım.

İçeri bir kadın girdi o sırada, arkasında sabah bana kapıyı açan kızla birlikte. Kızı bildiğimden ona hiç bakmadan ilk defa gördüğüm kadına döndüm. Elli yaşlarında olduğunu düşündüğüm tonton bir teyzeydi. Kocaman gözleri ve yanakları onu sevimli kılıyordu ama benim yaşlılarla anlaştığım pek söylenemezdi. Hatta sevmiyorum desem yeridir.

Sen insan sevmiyorsun Ahu.

Doğru.

Kadın önümüzdeki çorba kaselerine birer kaşık çorba koyduğunda Neslihan Hanım ona seslendi.

"Meltem Abla," dediğinde aralarındaki ilişkinin bir çalışan ve patrondan öte olduğunu anladım.

Adının Meltem olduğunu öğrendiğim kadın merakla ona döndü.

Tomris | Gerçek Ailem Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin