1

6.6K 197 100
                                    

Topuklarımın üzerinde arkama döndüğümde yatağımda oturan Asena'ya göz kırptım.

Telefonuma gelen bildirim sesi göz temasımızı kestiğinde masanın üzerinde duran telefonuma uzanıp elime aldım. Gelen mesaja bakıp karşımda duran Asena'ya da sesli okudum, "Bora, bara vardıklarını söylüyor."

Gay bara gidecektik ve neredeyse 2 saattir hazırlanıyorduk. Eyelinerdan bir kez daha nefret etmiştim, homurdanarak 1 saatte anca istediğim sonucu elde edebildiğim için.

Ve kendi makyajını yaparken sürekli bana "Korkma Gizem!" diye seslenen Asena beni güldürüp işimi daha da zorlaştırmıştı.

Aynada hızmamı ve kaşımdaki piercingi düzelttikten sonra kendimi süzdüm. Siyah, ip askılı, vücudumu saran mini bir elbise giymiştim.

Asena ise her zamanki gibi benim zıttım görünüşteydi. Ben kızıl saçlarımı düzleştirip açık bırakırken o sarı uzun saçlarını alttan sıkı bir topuz yapmıştı. Üzerinde benim giydiğim elbisenin beyazı vardı ve benim koyu makyajımın aksine açık pembe tonlarında farı ve pembe eyelinerı ile şirin görünüyordu.

"Hadi geç kalmayalım eğlenceyi kaçıracağız!" Heyecanlı bir şekilde bana seslenen arkadaşıma güldüm. Telefonumu çantama yerleştirerek kapıya yöneldiğimde seri adımlarla beni takip eden Asena'nın topuklu ayakkabısının çıkarttığı sesler ulaştı kulağıma.

Hızla evimden çıktığımızda yakın mesafede olan bara adımladık. Bizimkilerin yanına vardığımızda herkesle selamlaşmaya başladık fakat gözüm birini daha arıyordu. Hissettiğim eksiklik ile etrafıma bakındım.

Kalabalığı incelediğimi gören Bora'nın beni aydınlatarak "Hemen arkanda." demesi ile arkama döndüm. Direk dansçısı ile sahnede dans eden Açelya, tam olarak da hissettiğim eksiklikti. Ona gülerek önüme döndüğümde bizimkiler hemen sohbete başlamışlardı.

Bora, "Birinizden geçinmem lazım yanımda hiç para yok." dediğinde konuştum, "Ben alayım, aşkım." Alayla bana baktığında konuştu,

"Para babası mı baba parası mı?"

Omzumu silktim. Baba parasıydı.

Buna rağmen çalışmak için diretiyordum çünkü kendi paramı kazanmanın nasıl bir şey olduğunu tecrübe etmem gerektiğini düşünüyordum.

Bora ile ona içki almak için bar tezgahına doğru yürürken aklıma gelen fikir ile birden durdum ve arkamdan gelen Bora muhtemelen ani hareketimle dengesini kuramadığı için bana çarptı.

Bora yan tarafıma geçip bana cins cins bakarken, "Eureka!" dediğimde daha da cins cins bakmaya başladı.

"İyi misin, Gül?" Sorusuna güldüm.

"Ne iş yapacağımı buldum, oğlum!" diyerek 32 diş sırıtıp ona baktım.

"Neymiş o?" Omzumu silktim, hayal ettiğim kadar eğlenceli olması tek isteğimdi. "Barmenlik."

"Yakışır." Birden bana uyum sağlayan hali ile hâlâ r harflerini uzatırken onu kesmek adına birden ciddileşip "Kâfi" dedim ve önden yürümeye başladım.
Başlarsa, susmazdı. Biliyordum.

Arkamdan "Ruh hastası." homurdanmalarını görmezden gelirken bar taburesine oturdum. O istediği kokteyli söyleyip tadına bakarken onun adına ödemeyi yaptım.

Kendim için de şarap istedikten sonra etrafima bakınmaya başladım.

"Bi çıtır gördüm sanki? Evet evet bi çıtır gördüm." Bora'ya döndüğümde bir şey söylememi beklemeden transa geçmiş gibi belli bir noktaya bakarak yanımdan ayrıldı.

Sen Misin O? (gxg)Where stories live. Discover now