Geçmiş ve gelecek birbirine karışırken bir pusulanın içine kapatılıyorum. Avuçlarımda biriktirdiğim gerçekliği birbirine çarpıp karıştırırken hapsedildiğim pusula bir dağdan aşağı bırakılıyor, sarsılıyor. Taklalar atarak yuvarlanıyorum.
Sonra... So...
Йой! Нажаль, це зображення не відповідає нашим правилам. Щоб продовжити публікацію, будь ласка, видаліть його або завантажте інше.
instagram: zynepguvercin
instagram: dunyakuzey
tumblr: inastris
twitter: zeynepguvercin_
spotify: mitolojik.biri (kehribar zehri için liste var)
Oy ve yorumlarınızı eksik etmezseniz sevinirim.
YENİ BÖLÜM SINIRI 600 OY VE 600 YORUM
🍂✨
♪Tuğkan - Civciv♪
🍂✨
Uyku ile uyanıklık arasında geçen o zaman dilimi benim için öyle güzeldi ki! Gözlerimi açsam tatlı uykumdan kopacak, kendimi uykuya bıraksam yumuşacık bulutların arasında dolaşacakmış gibi hissederdim. Araf'ta kalmanın o bilinmez çaresizliğinde değildim, ikisinin arasında salınarak zaman öldürmeyi tercih edenlerdendim.
Etrafımdaki ufak sesleri, hareketlenmeleri duyuyor ama uykumdan tamamen sıyrılıp ne olduğuna bakmıyordum. Mırıldanarak yüzümü iyice yastığıma gömerken tenimin üstündeki dokunuşları hissediyordum. Öyle tatlı geliyordu ki, istemsizce inleyişlerim ve mırıldanmalarım tamamen benden bağımsızdı. Latte sabah gezmesindedir, yine beni kullanıp üzerime çıkmıştır, diye düşünüyordum. Yumuşacık dokunuşlar boynumda dolaşırken, "Latte, çok uykum var!" diye inleyerek onu el yordamıyla kendimden uzaklaştırmaya çalıştım. "Biraz daha," derken sevgi arsızı kedimden farkım yoktu.
Rüyamda da küçük bir çocuk gibi kollarını iki yana açmış kocaman bir ayının kollarına koşuyordum. Böyle bir rüya gördüğüm için şaşırıyor ama seviniyordum. Yüzümü tüylü göğsüne gömüp, sıkıca sarılırken kendimi bir kez daha uykunun kollarına bıraktım.
Uykumdan bu sefer tamamen sıyrılırken, mırıldanarak elimi yüzüme kapattım ve ovuşturarak saçlarımı geriye ittim. Esneyerek yanağımı yastığıma sürterken hissettiğim sertlikle kaşlarım çatıldı. Uyku mahmuru bakışlarımı başımı koyduğum, yanağımı yasladığım yastığıma çevirdiğimde gözlerim irice açıldı. Şaşkınlık içerisinde irkilerek yerimde doğrulurken duyduğum boğuk kahkahayla Kuzey'e baktım.
Kuzey, "Günaydın, güzelim," dedi. Sol kolu başının altında, sırıtarak bana baktı.
"Ah, ne aptalım!" Ellerimi yüzüme kapatırken Kuzey'in kahkahaları odayı inletiyordu. Rüyamın etkisiyle ayı diye Kuzey'e sarılmış, yetmezmiş gibi tamamen üstüne çıkmış ve göğsüne kurulmuştum.
"Çok tatlısın." Diğer eli bileğimi kavrayarak beni tekrar göğsüne çekti, çenem göğsüne yaslandı.
