Aklıma bile gelmiyorsun artık... O kadar kalbimdesin ki.
-Cemal Süreya
***
Can Berke - Zor
mr.Jade - Hasretinle Yandı Gönlüm
***
"İstanbul'un parkında," dedi küçük Asel karşısındaki Asaf'ın ona açık bakan avuçlarına vurup bir yandan da tekerlemeyi söylerken. "Yıldızların altında, bir oğlan görmüştüm, aman Allah, 13-14 yaşında."
"Bisiklete binersin," dedi Asaf ona anlamazca bakarken. "Bizim orada inersin, annem babam sorarsa, aman Allah, lastik patladı dersin."
"Babam lastiğe bakar," diye devam ettiler çatlak patlak oynar gibi oynamaya. "Patlamadığını anlar, iki tokat üst üste, aman Allah, kapı dışarı atar."
"Sıkıldım bu ne biçim oyun?" dedi Asaf ellerini çekerek.
"Ya Acaf mısıkçılık yapma!" diye cırladı Asel hemen.
"Ne mızıkçılığı kızım," dedi Asaf terslenerek. "Saçma bir oyun. Yok parkta görmüş çocuğu da babası pataklamış bilmem ne."
"Biras daha oynuyalım Acaf lüffen lüffen lüffen." dedi Asel ona ellerini kenetleyip şirince bakarken.
Asaf bu bakışlara dayanamıyordu. Ve işte yine Asel kazanmıştı.
Bir süre sonra yine oynamaya başladıklarında Asaf sıkılsa da Asel sevdiği için razı olmuştu.
***
Asel sabah erken kalkmış ve kocasının yanağına ufacık bir öpücük kondurup yataktan kalkmaya niyetlenmişti. Lakin kocasının bir asker olduğu gerçeğini bir anlığına unutmuştu.
Asaf hemen gözlerini açıp kollarını eşinin beline sarmıştı. Onu yatağa çekerken derin bir öpücüğü paylaşmışlardı.
Asel'in bırakması üzerine sunduğu isteklerin hepsini reddeden Asaf, karısını bırakmak niyetinde değildi.
Bir süre yatakta birlikte uzanmışlardı ve ardından Asel, bulduğu boşluktan sıyrılıp kaçmıştı. Asaf peşinden gitmeyip bir süre daha uyurken Asel lavaboya gidip elini yüzünü yıkamış ve kendini mutfağa atmıştı.
Bugün yoğun bir gündü.
Asaf ile ortak arkadaşları kahvaltıya gelecekti ve ardından da mahalleye gideceklerdi. Yaz tatili olduğu için hem kendisi tatildeydi hem de Asaf birkaç aylığına izin almıştı.
Mahallede eski halleri gibi davranmaları gerekiyordu çünkü evlendiklerinden henüz mahallelinin haberi yoktu.
Asel kollarını sıvayıp güzel bir kahvaltı hazırlamaya koyuldu.
Yeni evlerinin geniş, güzel bir bahçesi vardı. Evet, yeni bir ev almışlardı. O gün yaşanan bombalı tuzaktan sonra yeni bir yere ihtiyaçları olmuştu ve hemencecik bir ev almışlardı.
Asel masaya birkaç tür reçeli daha koyduktan sonra ellerini beline koyup gururla baktı masaya yüzündeki gülümseme eşliğinde.
O sıra birisi sarıldı arkasından beline. Genç adam çenesini eşinin omzuna yasladığında yanağına bir öpücük bırakmayı da ihmal etmemişti.
"Harika görünüyor," dedi Asaf eşinin kokusu ile sarhoş olmuşken. "Ama bu güzel masa için bile olsa yanımdan ayrıldığın için sana biraz kırgınım."
YOU ARE READING
ZEMHERİ
ChickLitAsaf gözünü kırpmadan, "Korkutuyor muyum seni?" dedi. "Korkutur mu beni beklemek seni?" Sonra acı acı gülümsedi. "Dönüşsüz gidişleri hangi kadın ister ki zaten, sen de haklısın. Bir asker olarak bunu sana hiç söylememeliydim, korkuttum belki de seni...
