Telefonun tuş kilidini kapatarak yanına bıraktı. Louis'nin yazışmasının bitmesini beklerken telefonundan haberlere bakmıştı. İki haftadır sürekli olarak magazin sitelerinde kendi adını görüyordu ve bu durumdan sıkılmıştı. Louis'de telefonunu kapatarak yanına bıraktı. Sırtını kendi göğsüne yaslamış olan sevgilisinin saçlarını öptü. "Sıkıldın mı?"
"Seninle alakası yok. Hala haberler bitmedi. Gördükçe canım sıkılıyor."
"Bir süre daha devam eder susarlar. Hatta ara ara yapacak haber bulamayınca tekrar gündeme getirirler. Hiçbir açıklama yapmamanıza rağmen sanki sevgili olmuş da ayrılmışsınız gibi davranırlar."
"Tek bir fotoğraf yüzünden iki haftadır beş yüz tane haber yaptılar. Kadın da pişman oldu paylaştığına. Neden özellikle benimle ilgili haber yapılıyor onu anlamıyorum. Senin de fotoğrafın var o postta."
"Yani benim de mi adım başkasıyla çıksın istiyorsun?" dedi alayla. Harry buna güldü. "Benim Taylor ile uzun zamandır arkadaş olduğumu herkes biliyor. Bu tarz haberler yapmaya tenezzül etmiyorlar artık. Sizin daha önce birlikte bir fotoğrafınız ya da tanıştığınıza dair bir kanıt olmadığı için ve 'ideal çift' algısına uyduğunuz için bu haberlerin çıkması normal. Zamanla unuturlar."
"Max ile konuştum. Haberlerin çıkmasına kendisinin onay verdiğini söyledi. Sence ne yapmaya çalışıyor?" Louis gözlerini devirdi. Para aşığı bir köpekten başka bir şey değildi.
"Biraz daha para kazanmaya çalışıyor. Aynı zamanda seni medyaya unutturmamaya çalışıyor. Sıkma canını." diyerek boynunu öptü. Harry başını ona çevirerek göz göze geldi. "Yakın zamanda tura çıkmam gerekecek, öncesinde küçük bir tatile ne dersin?"
"Tatile gitmemiz demek birilerinin bizi görmesi demek."
"Görsünler, ne olacak ki?"
"Ne mi olacak?" diyerek ondan uzaklaşıp yüzleri karşı karşıya gelecek şekilde oturdu. "İnsanlar ilişkimizi bilmiyorlar Lou."
"Duyururuz." Harry onun ciddi olup olmadığını anlamaya çalışıyordu. "Neden sakladığımızı bile anlamıyorum ki. Tepki çekeriz diye mi? Eğer öyle olsaydı daha önce bizi sevgili sanarken de tepki gösterirlerdi. Ayrıca niye başkalarına göre yaşıyoruz ki hayatımızı?" Harry sessiz kalarak ona sokuldu. Asıl korktuğu şey Max'in bu ilişkiyi baltalamaya çalışmasıydı. Daha aralarında ilişki olduğunu bilmeden oyunlara başvuruyorken bilse neler yapardı kim bilir.
"Endişelenmeni gerektirecek bir şey yok aşkım. Biliyorsun ki Max ile çok iyi baş edebilirim."
"Max'e söylediğimizde de direkt saklamamızı isteyecek."
"Onun isteğine göre hareket edeceğimizi kim söyledi. O bizim menajerimiz, sahibimiz değil. Hayatımıza alacağımız kişilere de karışmayıversin."
"Herhalde ilk yan yana gelişimizin onun isteğiyle olduğunu unutuyorsun."
"Yoo, hiç de onun isteğiyle değildi. Ben istedim seninle olmayı. Ona kalsa klasik bir şekilde projedeki kadınlarla görüntülenecektik. Süreci ben yönettim. Max sana bunu söylememiş olabilir ama tüm buluşmaları ben ayarlayıp ona haber verdim. Seninle görüşebilmek için aramızdaki sözleşmeyi bahane edip durdum."
"Şaka yapıyor olmalısın." derken onun gözlerine iri gözlerle baktı.
"Sence şaka yapar gibi bir halim mi var?" Harry gamzelerini ortaya çıkararak gülümsedi. Dudaklarını Louis'nin dudaklarının kenarına bastırdı.
"Bana bu kadar erken aşık olduğunu bilmiyordum."
"Ben seni ilk gördüğümden beri aşığım."
