19•|Bilinmeyen adam

4.2K 105 28
                                    

Merhabalar şimdiden iyi okumalar!

Oy ve yorumlarınızı bekliyor olacağım tekrardan iyi okumalar:)

Oy ve yorumlarınızı bekliyor olacağım tekrardan iyi okumalar:)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

19.Bölüm
“Beni bulun!”
“Bir göz yaşı bir yangın damlası.”

Karanlığın boğuldum bu gece. Ansızın gelen kişilerle. Çıkmaz bir yola girdim... girdik desek daha yeridir. Düşmanım dediğim insanlarlamı bir olucam şimdi. Bana acıları, acıların en dibini yaşatan insanlarla mı bir olacağım şimdi. Çıkmaz bir sokak mı yoksa evrenin en dar, en çıkmaz yoluna ait olan bir labirentmiydi bu? Neydi bu? Nasıl olmuştu bu? Kimdi bunlar? Yada bu adam kimdi? Aklımda binlerce soru, çıkmaz sokaklarla doluydu yollarım. Beklemediğim dolu dolu yaşamlar artı sınavlar. Ama sadece benim sınavım değildi bu, benim, Bora'nın... şuan bu odada bulunan herkesin sınavıydı bu.

Birisi bizi bir çıkmaza soktu.

Burnumdan soluyordum, nefes alış verişimi düzene sokmaya çalışıyordum ama karşımdaki kadın konuştukça doğrusu saçmaladıkça benim başımdan kaynar sular dökülüyordu.

“Sevgilim bak dedim sana bu kadınla bir daha bir araya gelme diye... dakikasında iş açtı başımıza.”

Benden önce Serap daldı konuşmaya. “Ne diyorsun lan sen. Napmış bu kadın sana pardon sizi.” dedi hızlı bir şekilde kimeleri ağzından fırlatırcasına.

“Eğer gelmeseydi hayatımıza tekrardan girmeseydi şuan telefonunuza aptalca bir mesaj gelmezdi.” konuştu yere yakın kadın.

Ben gayet sakinliğimi kazanmıştım Mert'in bana verdiği suyu içip dudaklarımı ıslatıp ağzımdan soluk aldım.

“Bana baksana sen ya! Ne bu egolu tavırlar falan! Sen suçu bizde mi arıyorsun!” bu sefer Nazlı'nın kelimeleri ağzından fırlamıştı.

Karşıdaki kadın dudaklarını birbirine bastırıp baktı bize tek tek.

“Evet siz! Sizin yüzünüzden oldu! Ne diye çıktınız yine siz!” dedi yere yakın kadın tekrardan.

Bu sefer ben ona derin, derin öfke, öfke dolu, dolu ve dahası... bir şekilde baktım. Gözünü bana dikti çattı kaşlarını baktı yüzümü yüzsüzce.

“Asıl senin ne işin var toplantının ortasında. Git evinde meyve suyunu, kahveni, sütlü bilmem neyini içsene.” dedim sorar bir şekilde.

Koluna yapışmış olan Bora'ya baktı, Bora'nın kollarını bizden saklarcasına sarmıştı.

Aptal kadın, yere yakın kadın. Pisliğin de boğulasın...

Oturmuş olduğum yerden kalkıp pencereden dışarıya bakan abime ilerledim yavaş yavaş, şuan sövmemek için orada duruyor, sakinliğinin gelmesini bekliyordu. Çünkü şuan tamda başından aşağıya kaynar su dökülen asıl kişi Gökalp Gönük'tü. Şuan bu odada bulunan herkes kessin sesini lütfen yoksa Gökalp abim şuan herkesin anasından bacısını gelmişine kadar gidebilecek bir durumdaydı. Tabi birde Bora vardı. Onunla aynı odada bulunuyor elinden bir şey gelmiyordu, Bora'yı öldürmek istiyordu şuan, karısı ile karşımızda duruyordu çünkü.

Benimsin (18+)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin