14. Bölüm

332 37 4
                                    

"Gece hadi kalk herkes seni bekliyor."

Deniz'in sesiyle birlikte uyandım. Yatakta hafifçe doğruldum.

"Günaydın."dedim.

"Günaydın. Hadi kalk kahvaltı için bizi bekliyorlar."dedi Deniz de.

"Tamam kalktım."

Deyip yataktan çıktım.

"Ben gidiyorum sende giyinip gel."

Dedi ve odadan çıktı. Bende o çıktıktan sonra rutinimi halledip aşağı indim. Yarın okul vardı Allah aşkına niye iki gündü ki tatil insan okulu üç gün tatili dört gün yapardı demi yani. Yemek odasına girdim Deniz'in dediği gibi herkes bizi bekliyordu. Sandalyeye oturup kahvaltıya başladım.

"Kızım bir yerin falan ağrıyor mu?"
dedi annem.

"Yok annem iyiyim."dedim.

"Çocuklar biz diyoruz ki sizin sınavlardan sonra tatilde Mardin'e gidelim. Hem Gece'yi babamlar da merak ediyor."dedi babam.

"Evet baba ya bende Mardin'i özledim."dedi Doruk.

Yemekten sonra salona geçmiştik. Yanımda oturan Toprak abime sadece onun duyabileceği sesle aklımdaki soruyu sordum.

"Abi sana bir şey sorucam."dedim.

"Sor bakalım ufaklık."dedi.

"Ufaklık ne ya."

"Sen benim bundan sonra ufaklığımsın seni hep koruyacağım. Hadi şimdi sor sorunu."

"Bu ufaklık meselesini sonra konuşucam. Şimdi ben kaçırıldım ya Fırat'ı gördüğümde yüzünde yaralar vardı ve tek elini kullandı bana vururken. Siz mafayasınız ya ona bir şey yapmış olabilir misiniz?"

"Alakası yok. Zaten onu ilk gördüğümde gözüm tutmamıştı birine bulaşmış çekmiş cezasını işte."

"Abi hadi ama."

"Tamam sana yalan söylemek çok zor. Muratla birlikte biraz hırpalamış olabiliriz."

Aklımdaki şeyin olmaması için dua ettim ve korka korka sordum.

"Neden peki."

"Gece o adamın ve oğlunun sana neler yaptığını biliyorum. Hepsini."

Hepsini derken neye vurgu yaptığını çok iyi anlamıştım. Niye olmuştu böyle bir şey. Ya Poyraz'ı da öğrendiyse.

"Nasıl öğrendin."

"Ben değil Murat öğrenmiş. Film izlediğiniz gün sen uyuya kalınca Murat seni odana götürmüş belin açılınca da işte yaralarını görmüş. Ama sana söz veriyorum yaralarını sarıcam."

Konuşmamızı bölen şey annemin dediği olmuştu.

"Ben dışarı çıkıyorum."dedi annem.

"Tamam anne, bizim de zaten Muratla işimiz vardı hatta hadi Murat bizde gidelim."dedi Toprak abim.

"Bende sizinle geliyorum çocuklar."
dedi babam.

"Hadi o zaman bir an önce gidelim."
dedi Murat abim.

"Abi bizde gelsek ya."dedi Güney.

"Durun durduğunuz yerde sadece üçümüz gidiyoruz."dedi Toprak abim.

Sanırım Fırat'a gidiyorlardı. Daha sonra annem, babam, Toprak abim ve Murat abim evden çıktılar.

"Film izleyelim mi?"dedi Doruk.

Herkes olur diyince aşağı film odasına gittik. Güzel bir film seçip izlemeye başladık.

...

Az önce izlediğimiz üçüncü film bitmişti. Sabahtan beri sadece film izlemiştik. Niye çünkü yapacak bir şey yoktu. Film bitince film hakkında yorumlarınızı yaptık ve yukarı çıktık. Her filmden sonra yorum yapmıştık. Salona gidince salonda oturan ve gergin oldukları suratlarından belli olan üç kişiyi gördük. Bu üç kişi babam, Toprak abim ve Murat abimdi. Anlaşılan Fırat'ı bulamamışlardı. Murat abimin yanına oturdum. Biz oturduğumuz da zil çaldı. İçeriye annem girdi.

Kaybolan Zamanlar Where stories live. Discover now