AŞK-I BONEDO | BOYNEXTDOOR

8. BÖLÜM ~Bence o da senden hoşlanıyor~

Riwoo anlatmaya devam ediyor

Jae, bana otobüste söylediklerini açıklayacağını söyleyip beni yemekhanede oturduğu masaya oturtmuştu fakat Leehan saatlerdir olduğu gibi hâlâ garip davranıyordu...

Yanımızda kalıp bizimle oturacağını söyleyip ısrar ediyordu.

Jae ile konuşacağımız şeyin ne olduğunu tam olarak bilmiyordum fakat kesinlikle kişisel ve özel olduğundan emindim bu nedenle Leehan'ın bu defalık gitmesinin doğru olduğunu düşünüyordum fakat o fazla inatçıydı...

Taesan geldi ve Leehan'ı alıp götürdü.

Gitmeden önce Leehan'ın bana söylediği şey kalbime büyük hasar vermişti...

Sonrasında benimle özel, baş başa, yalnızca ikimiz deyimleriyle konuşmak istediğini söylüyordu.

Gözlerim bütün bunları söyleyen dudaklarına indi, öpülesi dudaklarına...

''hı, hım, ha, tamam, peki, nasıl istersen'' gibi şeyler mırıldanmaya başladım heyecanla ve sonrasında göz kırpıp yanımızdan uzaklaşmıştılar...

Az önce yaşadığım bu an bu gece hayallerimi süsleyecekti bundan emindim.

Leehan mükemmel biri off ben onu hak etmiyorum gerçekten hak etmiyorum...

Bir süre sustuktan sonra sonunda konuyu açan ben olmuştum.

''Jae hadi artık anlatsana, otobüste neden öyle dedin?'' diye sordum merakla.

''Ne demiştim ki?'' diye bir soru sormuştu soruma karşılık.

'''Ahh Liu keşke benim de senin gibi bir sevgilim olsa' demiştin ya Jae?? '' dedim şüpheli bir tavırla.

''Eee dedim evet ne oldu ki?'' diye sormaya devam etti, sanırım benimle dalga geçiyordu fakat ben sabırlı bir insandım.

''Eeee Jae neden öyle dedin anlatacak mısın?'' dedim ciddileşen ses tonum eşliğinde.

Jae'nin ''Ben bilmem sevgili olan sizsiniz'' demesi üzerine o anki şok ile beraber ayağa kalkıp ''Neeee!?'' diye bağırarak ortaya koymuştum tepkimi...

''Sevgilim mi? Kiminle sevgiliymişim? Ne anlatıyorsun Jae?'' şeklinde birkaç soru sordum. Kafam anlattıklarını hiç bir şekilde almıyordu...

Yavaş yavaş ayakta olan bana doğru geldi, tam önümde durduğunda sağ eliyle belimi kavradı ve sol elinden destek alarak sırtıma bastırıp beni kendine çekti, öylece kalakalmıştım...

Kafasını bana doğru çevirdiğinde nefesi önce boynuma sonra da yavaş yavaş kulaklarıma değmeye başlamıştı.

''Yani demeye çalıştığım şey...'' dedi kulağıma fısıldayarak ve yaklaşık 5 saniye sustuktan sonra ''Leehan ile başarılar'' diye ekledi sözlerine.

Nefesi yeniden boynuma inmişti. Derin bir soluk aldı burnu hâlâ boynuma değerken.

''Tebrikler!'' dedi coşkulu bir sesle beni saran kollarını çözerken. Ve sonrasında yeniden oturup yemeğini yemeye devam etti.

Az önce de çok garipti... Genelde Jae bana her zaman sarılırdı, güzel koktuğumu söyler burnunu boynuma dayardı fakat bu defa garip gelmişti, bir gariplik vardı...

''Leehan nerden çıktı? Ne diyorsun yani?'' diye sordum konu dağılmadan.

''Ahh Riwoo aptal mıyım ben?'' dedi bir anda yükselerek.