for sale

25 2 0
                                    

O yüz.... O çehreyi hayatım boyu unutamayacağım sanırım. Ömrüm boyu nefret ettiğim o çehre benim sonum olabilirdi. Tek bir bakışıyla yok olabilirdim. Kader o çehreyle ne olacağımızı daha göstermemişti. Ama sonum olacağını ikimiz de biliyorduk....

--------------------------------------------------------------------------------------------------------

1 Ay Sonra

1 ay. Tam bir ay oluyor Jungkook'un pis işlerini yapmaya başlayalı. Bir gün bir seri katile yardım edeceksin deseler onları olduğu yere gömerdim. Ancak şuan gömülen bendim. Ailemin ölümünden bu yana karanlıkta yaşıyordum zaten. Çok değişmiştim. Ancak Jungkook'un yanında kalmaya başladığımdan beri karanlığın ta kendisini yaşıyordum. İkisi farklı durumlardı. Bir tanesi içinde yaşamak bir tanesi onu yaşamak....

Çektiğim acıların haddi hesabı yoktu ancak bunun hesabını yapan biri de yoktu. Jennie'yi görmek artık benim için bir hayal olmaya başlamıştı çünkü operasyon olduğu günler dışında birbirimizi göremiyorduk. Görsek bile ağzımız açılmıyordu. 

Bu tutsaklık artık yüreğime oturmuştu ve ağır geliyordu. Bu tutsaklıktan nasıl ve ne şekilde kurtulacağımı bilmiyordum ancak bir plan yapmam gerekiyordu. Aslında operasyona çıktığımızda kaçabilirdik ancak her operasyona gittiğimizde Jungkook'un adamları etrafımızda oluyor ve kaçmamız mümkün olmuyor. 

Dün gece yapmayı düşündüğüm planı kurguladım. Ancak aklıma kuzenim Rose'den başkası gelmedi. Kendisi çok ünlü bir  politikacı olduğundan aslında bizi kurtarabilirdi. Ancak operasyonalar dışında telefon yüzü görmüyorduk. Bu yüzden Rose'yi aramam zordu. 

1 aydır uyumuyordum ve artık gözlerimin morardığını, dudaklarımın kuruduğunu ve yavaş yavaş çökmeye başladığımı hissediyordum. Ancak değişen bir şeyler vardı. O boğucu camsız oda yerine beni camlı ancak aynı boğuculukta olan bir odaya almışlardı. Camlar kilitliydi ancak dışarısı net bir şekilde görülüyordu. Bu yüzden saatleri, günleri, haftaları, ayları hesaplayamasam da sabah, öğlen veya akşam olup olmadığı konusunda tahmin yürütebiliyordum.

Öğlene doğru olan saatlerde kapımın kilidi açıldı. Dönen anahtar sesinden sonra kapı kulpunun aşağı inişinin sesi geldi ve odaya Jungkook girdi. 

Söyleyeceği şeyleri artık tahmin edebiliyordum " Operasyon var, hazırlan. 1 saat sonra benim odada." Ancak söylediği şey bu sefer farklıydı.

"Ölüm tarihini mezarının üzerine kazıdım Lalisa"

Lisa: Demek ölüyorum hm?

Jungkook: Öyle de denebilir.

Lisa: Ne demek istiyorsun.

Jungkook: Seni satıyorum.

Lisa: Ne saçmalıyorsun gene sen?

Jungkook: Seni arkadaşım Oh Sehun'a satıyorum.

Lisa: Ucuza gitmemişimdir umarım. 

Jungkook: Senin sayende multi-trilyoner olmuş olabilirim.

Jungkook: Neden seni önceden satmak aklıma gelmedi ki.

Lisa: Kıyamadın veya yarama basmak için satmayı göze almadın.

Jungkook: Birincisini ironi niyetine söylediğini düşünüyorum.

Lisa: Ben ironisine söylesem bile senin olmadığını düşündüğüm kalbin tersini söylüyor.

Jungkook: Olmadığını bilmen ne güzel. Zaten onu da sen parçalamıştın. Hatırlatmama gerek yok diye düşünüyordum.

𝒍𝒊𝒔𝒌𝒐𝒐𝒌///////////Chasseur de tueurHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin