𝒍𝒊𝒔𝒌𝒐𝒐𝒌///////////Chasseur de tueur

death proposal

Lalisa'dan

Uzun bir uykudan kalkmışçasına yorgundu bedenim. Sabahın aydınlık ışıklarıyla gözlerimi açtım. Ama zihnimin kendine gelmesi birkaç dakikamı almıştı. Neredeydik? En son bizi kaçırmaya çalışan adamlarla dövüşüyorduk. Yanımdaki koltukta yatan Rose'ye baktım. O da yavaş yavaş ayılmaya başlamıştı. Düşündüğüm kadarıyla bir oturma odasındaydık. Odada 2 koltuk ve bir televizyon dışında bir şey yoktu. Ayağa kalktım ve kapıya yöneldim. Kapının açık olmasını umut ederek kapı kulpunu döndürdüm ancak açılmadı. İçimden sessizce küfür ederek bu sefer Rose'ye yöneldim ve hafif sarstım.

Lisa: Rosee

Rose: Efendim Lisa.

Lisa: Kalkk

Rose: Biraz daha

Lisa: Ya Rose kalk

Rose: Öfff iyi tamam.

Bunu demesiyle koltukta doğruldu ve birkaç dakika sonra ikimizde tamamen ayık bir şekilde ayaktaydık.

Rose: Burası neresi?

Lisa: Bende bilmiyorum.

Lisa: Ama çok tanıdık geliyor.

Odada bir cam olduğunu fark etmem birkaç dakikamı almıştı. Cama yöneldim ve dışarı süzmeye başladım. Burası Jeon'un malikanesiydi.

Lisa: Sanırım kurtulduk.

Rose: Nerdeyiz peki?

Lisa: Adamlardan kurtulduk ama şeytanın yuvasına geri döndük gibi görünüyor.

2 Saat Sonra

Ne kadar süredir burada olduğumuzu bilmiyorduk ancak ikimizde acıkmıştık. Açlıktan ölmek üzereyken kapının kilidinin açılma sesini duyup bir umut yemek getirdiklerini düşünmeye başlamıştık.

Düşüncemiz doğruydu.

Kapıda bir adet yarım ağız sırtan Taehyung ve elinde yemek dolu bir tepsi.

Taehyung: Kızlar.

Taehyung: Özledin mi beni Lalisa.

Onun sırıtan alaycı yüzüne karşılık bende sırıtmaya başlamıştım. Rose ise sadece olanları kavramaya çalışarak biraz şaşkın biraz korkmuş bir ifadeyle bize bakıyordu.

Lalisa: Seni özlediğim söylenemez ama yemek yemeyi özledim.

Lalisa: O yüzden siktir git ve bir daha dönme :)

Taehyung: Hay hay emrin olur .:)

Bunu deyip odadan usulca çıktı ve saniyeler sonra aynı kapı kilidi sesi tekrar geldi. Gene baş başa kalmıştık.

Rose: Psycholar falan ama yemek veriyorlar en azından.

Lalisa: Aç olmasam yemeğe zehir kattığını bile düşünebilirdim.

Daha fazla konuşmadan yemeğimizi yemeye koyulduk. Beş dakika kadar sonra tabak tertemizdi.

Ancak biz buradan çıkış için plan konuşmaya başlamadan kapı kilidinin sesi tekrar duyuldu. Ancak bu sefer kapıda duran Taehyung'un çehresi değil Jungkook olmuştu.

Jungkook: N'aber hanımlar.

Lalisa: Sen gelmeseydin gün yapıyorduk Jeon.

Jungkook: Eğlencenizi böldüm kusuruma bakmayın ama sen benimle geliyorsun Lalisa.