Bölüm 12

988 272 165
                                    

İki sahneli korku filmi, ilk perdesini açtı. Cüneyt'in ailesinin karşısında oturuyorlardı. Balın iki yaşlının arasında gülücüklerini esirgemeden duruyordu. Önce beraber olduklarını söyleyecekler sonra bir anda evlenmeye karar verdiklerini anlatacaklardı. Pek tabii ev sahibi gerçeğini bilmeleri gerekmiyordu. Güzel haberi vermeye fırsat kalmadan da bebeği öğrendiklerini ve tam paket mutluluk sunmaya geldiklerini anlatma planıyla karşılarına geçmişlerdi. Uygulama planlama kadar kolay değildi. Kırmadan, üzmeden altından kalkmak zordu. Bir evin tek oğlu ve bir evin tek kızı için illa ailelerin hayalleri vardı çocukların yıkmasını planlamadıkları. Cüneyt'in konuşması sırasında büyüklerin yüzü bir gülüp bir hüzünlenmiş bir şaşırıp bir hissizleşmişti. Aynı anda pek çok duyguyla savrulmuşlardı. Sonuç karşılarında bebek bekleyen bir karı koca ardı.

"Tüm bunlar yaşanırken ailelerimiz ne der, ne hisseder diye düşünmediniz mi?"

Babanın sesi biraz sitemkâr biraz sinirliydi.

"Haklısın baba ama çok hızlı oldu"

İşaret ve başparmağını burun kemerine dayayan adam bir süre öylece durdu.

"Ne diyelim, bize sadece hayırlısı olsun demek kalmış. Ela kızım ailemize hoş geldin"

"Sağ olun, hoş buldum"

Ortamda garip bir hava vardı. Herkes birbirine şaşkınca bakıyordu. Yanlış bir cümle kurmaktan kaçıyorlardı. Böyle olunca da konuşmalar kısıtlanıyordu. Bir gece kaldıktan sonra Ela'nın ailesine gitmek üzere yola çıktılar. Geçen her kilometre Ela'nın sıkıntısına eklemeler yapıyordu. Cüneyt'in ailesi karşısında utanmıştı ama az hasarla geçmişti. Peki ya kendi ailesi... Annesi anlayışlı kadındı, kızını her zaman dinler ve kararlarına saygı gösterirdi. Şu an sınırları zorluyor olsa da yine destek olacağına inanıyordu. Ah babası... Kesin Cüneyt'in canına okuyacaktı. Bu gerçeği Cüneyt'e söylemekten korktuğu için yanında arabayı kullanan adam rahattı. Başını çevirip arka koltukta uyuyan Balın'a baktı. En büyük gücü bu kızdı. Onun yanında dozu ayarlarlar diye düşünüyordu. Balın'ı kabul ettilerse yeni bir torunu da kabul ederlerdi.

"Ederler tabii"

"Ne dedin canım?"

"Yok... Kendi kendime konuşuyordum"

"Sen gergin misin?"

"Biraz"

Gerilmekten kopmak üzereydi ama söyleyemiyordu. Cüneyt bir an gözünü yoldan ayırıp gülümseyerek baktı.

"Boşuna germe kendini. Bak gördün bizimkiler nasıl kabul ettiyse seninkiler de kabul edecek"

"Ya tabii..."

Apartmanın önüne geldiklerinde Balın yarım gözle kalkıp etrafına bakındı. "Geldik mi?" derken bile bir yanı hala uyuyordu.

"Geldik, hadi toparlan"

"Ay ne bitmez yolmuş"

Balın esneyip gerindi. Cüneyt arkasına dönmüş hayretle ona bakıyordu.

"Kız bütün yol uyudun"

"Alt tarafı yarım saat uyudum abi"

Cüneyt ve Ela bakışıp gülüştüler. Balın dört saattir uyuyordu. Bir süre arabanın dışında Balın'ın toparlanıp kendine gelmesini beklediler. Nihayetinde arabadan çıkan kız neşeyle etrafına bakındı.

"Ne güzelmiş burası" dedikten sonra yüzünü buruşturdu.

"Yalnız benim çok tuvaletim geldi"

"Gelmese şaşardık"

GÜVENLİK (Tamamlandı)Where stories live. Discover now