Bölüm 25

1K 274 187
                                    

Her telaş bir bir atlatılmıştı fakat bu koca aile de olaylar bitmiyordu. Cüneyt, Balın'ı işe bıraktıktan sonra telaşla eve geri döndü. Ela onu evin içinde volta atarak beklediği için yorulmuştu. Bu defa işi şansa bırakmamaya kararlı çift doktorun yolunu tuttular.

Bir gece önce Ela yine Cüneyt'e geciktiğini söylemişti. Tam adam sevinecekken kadın hevesini sonraya saklamasını söyledi çünkü bir daha aynı utancı yaşamak istemiyordu. Tabii o ne derse desin Cüneyt içinde kıpırdanan babalık duygularını dizginleyemedi. Kutlamalara başlamanın tam zamanıydı. Madem sonuç kesin olmadan kimseye söylemiyorlardı o zaman ikisi kutlama yapabilirdi.

Doktor muayenesi ve kan tahlili sonucu ellerinde belgeyle hastaneden çıktılar. Cüneyt, karısını kucaklayıp etrafında döndürdü. Babalığının kanıtı elindeki kocaman kâğıtta yazıyordu. Akşam önce yakınında olan sevdiği herkesi eve davet etti. Aileler sonra gelecekti. Bu defa Ela'nın babasının karşısına çıkarken eli güçlüydü. Her lafı püskürtebilecekti.

Salonda herkes eşini yanına almış oturuyordu. Bir Yamaç vardı tek olan ama o da halinden şu an için şikâyetçi değildi. Balın'ın doğum gününden sonra Müjgan'ı bir daha görememişti. Beğenisini içinde tutup hayatına devam ediyordu.

Cüneyt ender gösterdiği kocaman gülümsemesiyle "Ela hamile" dedi fakat beklediği tepki gelmedi. Tüm yüzler haberin devamını bekliyordu adeta. Cüneyt'in gülen yüzü düştü.

"Neden tepki vermiyorsunuz?"

Tarık "Belgeyle gel birader" dediğinde her kafa onaylarcasına sallandı. İyi ki bir defa yanılmışlardı. Cüneyt arka cebinden kâğıdı çıkartıp sehpanın ortasına açık bir şekilde koydu ve parmağıyla bakmalarını işaret etti. Kafalar öne uzandı, sonuç okundu ve tatmin olmuş insanlar hızla ayağa kalkıp tebriklerini sundu.

"Oh! Sonunda kanıtlı olarak amca oluyorum."

Ercüment, Duru'ya bakıp "Bizim de size güzel bir haberimiz var" dediğinde dikkatler onlara döndü.

"En kısa zamanda gün alıp evleniyoruz"

Beklenen haberle daha da mutlu oldular. O akşam aile için bol kutlamalı geçti. Tabii şimdi Cüneyt'in Ethem Bey'in karşısına çıkma zamanı gelmişti.

Uzun yolculuğun sonunda Ela'nın ailesinin evine geldiler. Bir önceki gibi önce Cüneyt'in ailesine uğranıp mutluluklarını paylaşmışlardı. Eve girmeleriyle beklenildiği gibi Balın tuvalete koşturmuş sonra salondaki yerlerini almışlardı.

Baba, tekli koltukta, ortama hâkim, çocuklarını süzerken Cüneyt ve tam destekçisi Balın hemen yanında oturuyordu. Ela ise annesinin yanındaydı. Anne her türlü sürpriz karşısında kızını desteklemeye hazırdı. Cüneyt ve Balın'ı ilk günden kalbine almıştı. Kızının onların yanında mutlu ve huzurlu olduğunu biliyordu.

Ethem Bey şöyle bir etrafa göz gezdirdikten sonra "Aynı filmi ikinci defa seyrediyor gibiyim" dedi. Cüneyt gelişen olaylar karşısında sakinliğini koruyan bir adam olsa da yanında kıkırdayan Balın tüm dikkatini dağıtıyordu. Neyse ki dirseğiyle dürtünce Balın kendini tuttu.

"Size güzel bir haberimiz var."

"Hah! Ben de diyorum ne yumurtlayacak"

Karısının uyarılarına aldırış etmeyen adam anlat der gibi Cüneyt'e gözlerini dikti.

"Ela hamile"

"He he eminim öyledir. Gerçek haber ne? Boşandınız mı?"

"Ethem!"

"Baba!"

Feryatları Balın'ın gülmesi takip etti. Ethem, Balın'ı çok eğlendiriyordu. Cüneyt gözlerini devirip arka cebinden ayırmadığı katlı kâğıdı çıkartıp itinayla açarak masanın üzerine bırakıp babanın önüne sürdü. Bu defa kanıtla gelmenin haklı gururunu taşıyordu. Baba usulca kâğıdı alıp yazılanları okudu.

GÜVENLİK (Tamamlandı)Where stories live. Discover now