[51] Diri, diri toprağa girmek

845 60 20
                                    

Iyi okumalar aşklarım🎀
Oy ve yorum yapmayi unutmayin lütfen!🤍
Oy siniri:50

***

Tuana'dan

Çağan duydukları karşısında kaşlarını çatı "Ne gitmesi yavrum? Tuana benim için sadece bir hata olan o gece yüzünden sizi kayb edemem. Buna izin vermem!" Dedi ondan izin istemiyordum ve istemeyecektimde! "Senden izin istemiyorum! Sana gideceğimi söyledim" dedim kalbim ondan kopmak istemiyordu ama aklım ondan çoktan gitmişti!

Elimi tuttu ben ise sertçe elimi çektim, yaptığım harekete karşi derin bir nefes çekti "Tuana, Tuanam sen sadece benimsin, bana aitsin gidemezsin, bu evden bensiz çıkamazsın!" Dedi derin bir nefes çektim ciğerlerime...

"Ben senin değilim sana ait değilim!" Demem ile "Bana aitsin! Benimsin Tuana bizi düşünmüyorsan Adayı düşün!" Dedi ben bunları Adayı düşündüğüm için yapıyordum zaten!

"Adayı senden çok düşünüyorum merak etme!" Dedim eğer gerçekten kizini düşünseydi biz böyle olmazdık...
"Bu mu Adayı düşündüğün halin! Adayı babasız bırakmak isteyerek mi Adayı düşünüyorsun sen!" Dedi ben ise "hayir! Ada'nın sürekli kavga ile büyümemesi için, piskolojisinin bozulmaması için yapiyorum!" Dedim o ise

"Tuana ben seni seviyorum herşeyden, herkesten çok! O bebeğini benden olup olmadığı bile kesin değil! Ve sen bunlara inananiyorsun!" Dedi Onun gözlerinin içine baktim ve "sen bile yapmadım diyemiyorken ben nasıl sana inanayım!" Dedim bağırarak.

"Tuana, lütfen yapma bizi bitirme!" Dedi fakat biz çoktan bitmiştik hatta kendi bitirmişti. "Tamam! Yeter, kızım için Ada için kalıcam! Ama eğer o bebek seninse işte o zaman ardima bakmadan Americaya giderim!" Dedim Ada babasız durmazdı bu imkansızdı!

Beni kendine çekip sım sıkı sarıldı geri çekilmedim çünkü buna ihtiyacım vardı hemde çok! Göz yaşlarım bir bir düşmeye başladı ve her biri Çağanın gömleğini ıslatı...

Dudakları saçlarıma değdi, kendi hıçkırıklarım kulağıma ulaştığında kalbim sızladı...

'Senin yüzünden ağlarken bile sana sığınacak kadar çaresizdim ben.'

***
Kendime geldiğimde Çağandan ayrıldım ve göz yaşlarımı silip banyoya girdim. Çağanın odadan çıktığına emin olduktan sonra göz yaşlarım tekrar akmaya başladı...

Dudaklarımdan ilk çığlığım firar etti sonra bir tane daha ve bir tane daha durmadı hiç durmak istemedim...

Çığlıklarıma sevdiğim adam değil banyonun soğuk duvarları şahit olmuştu. Işte bu benim kalbime bir kez daha hançeri bastırdı ve bir çığlık daha çıktı dudaklarımdan belkide bizimkisi aşk değil güvendi çünkü benim aşkım hâlâ duruyordu ama güvenim gitmişti...

Ben daha çoçuğuma olan acımı yaşayamamışken duyduğum sözler ile güvenimi boş çıkması aşkımın canımı yakması ile uğraşıyordum.

Belki herkes kendi elleri ile öldürüyordu sevdiğini? Kimisi hançeri kalbine saplayarak kimisi sözlerini kalbine saplayarak...

Çağan beni sözlerini kalbime saplayarak öldürmüştü, ve bu vücüdüma değil ruhuma zarar vermişti. Ruhum bedenim terk edip gitmişti şimdi vücüdümün toprağa girmesini bekleyecektim...

Banyonun kapısı büyük bir hızla açıldığında sulu gözlerimi o tarafa çevirdiğimde Çağanı gördüm ve hıçkırarak "gi-git!" Dedim o ise beni onaylamadı ve yanıma gelip diz çöktü, ellerini bana dokunmak için uzatığında sürünerek geri çekilince afaladı...

Titreyen dudaklarımı araladı ve bitkin sesim soğuk banyonun duvarlarında yankılandı "do-dokunma ba-bana o ka-kadına do-dokunduğun el-ellerle dokunma ba-bana" dediğimde sözlerim onun kalbini sızlatmış olacak ki gözlerini yumdu bana onca şey yaptıktan sonra bile onun ela gözlerini kapalı görmekten yine payıma düşen acıyı yaşadım...

Bitsin istedim bu bitmeyen acım, bir son buldun istedim her gün toprağa diri diri gömülüşüm, bitmedi bitmeliydi ama bitmedi...

Diğer bölüm bomba gibi gelecektir...

Yeni GelinWhere stories live. Discover now